Dersim’de kurulu olan ve açıldığı dönem “başarı öyküsü” denilerek haberleri yapılan, kadınlara istihdam sağladığı yönünde övülen Yıldız Tekstil (Yılteks) fabrikası, işçilerin parasını aylardır ödemiyor. Yaklaşık 3 aydır ücretlerini alamayan ve çoğunluğu kadın olan işçiler iş bıraktı.

ÜCRET YOK MESAİ VAR

Yaklaşık 120 işçinin çalıştığı işyerinde işçilerin sigortaları yatmasına rağmen ücretleri yatmıyor. İşverenin ücretleri ödememe gerekçesi olarak satılan ürünlerin parasını alamadığını söylediğini belirten işçiler, ücretlerini alamadıkları halde mesaiye bırakıldıklarını anlatarak duruma tepki gösterdi. İşçiler, ücretlerinin ödenmesi talebiyle işbaşı yapmazken, işverenin ‘gelmek istemeyen gelmesin’ dediğini ayrıca işverenin işe gelmeyen işçilerin tek tek isimlerini aldığını belirtti. Ücretlerini alamayan ustabaşları ise işten ayrıldı. Görüştüğümüz işçiler, 3 aydır ücret alamadıkları için faturalarını çevrelerinden aldıkları borçlarla ödediklerini dile getirdiler.
İşçilerin parasını ödemeyen fabrikanın kısa süre önce Kanal D haber bülteninde “kadın istihdamı sağladığı” söylenerek övgü dolu haberleri yapılmıştı. “Başarı öyküsü” denilerek sunulan haberde fabrika aracılığıyla kadınlara meslek kazandırıldığı, kadınlara imkan sunulduğu söylenmişti. Haberde ayrıca fabrikanın valiliğin desteğiyle kurulduğu bilgisine de yer verildi.

"Başarı öyküsü"nden işçinin hakkını gasbetmeye giden yol

Dersim'de kurulu olan ve "başarı öyküsü" denilerek haberleri yapılan, kadın istihdamı sağladığı yönünde övülen Yılteks fabrikası, işçilerin parasını aylardır ödemiyor https://t.co/xyiZDZ9HNi pic.twitter.com/3qUIHNuEua

— Evrensel Gazetesi (@evrenselgzt) 6 Temmuz 2019

DAHA ÖNCE BİR KADIN İŞÇİ ÇALIŞMA KOŞULLARINI EKMEK VE GÜL’ E ANLATMIŞTI

Daha önce Ekmek ve Gül dergisine fabrikadaki çalışma koşullarını yazan tekstil işçisi bir kadın şunları söylemişti:

Ben devlet teşvikiyle kurulan bir tekstil firmasında çalışıyorum. Çalıştığım işletme bir buçuk yıldır kurs adı altında üretim yapıyor. Fabrikada yaklaşık 90 kişi çalışıyor ve bunların yarısından fazlası İŞKUR’a bağlı. Açılmasından yerel seçimlere kadar gelen sürede servis ve yemek Vali tarafından karşılanıyordu. Vali aynı zamanda kayyım olarak belediyeye atandığı için bu masraflar belediye bütçesinden karşılanıyordu tabii ki. Yerel seçim sonrasında hem servis hem yemek kaldırıldı. Yeni belediye başkanıyla görüşmeler sonrasında servisi devam ediyor. Fakat yemek 1 ay boyunca verilmedi, evlerimizden götürmek zorunda kaldık.
Tek sıkıntı bunlar değil tabii... LCW gibi dünya markalarına üretim yapıyoruz ama markanın ünlü olması bizlerin daha iyi koşullarda çalışmasına yetmiyor. Sürekli performans dayatmasıyla karşı karşıya kalan makineler gibi olduk. Sürekli bant sayıları karşılaştırarak yarışa sokuluyoruz. Tuvalette sabun çoğu zaman sabun olmuyor, maaşlarımızı neredeyse iki ayda bir alıyoruz. Sıkıntıları patrona söylediğimizde hiçbir çözüm üretilmiyor, “Beğenirsen çalış, beğenmezsen kapı” deniliyor. Bir araya gelip bu sıkıntıları konuşmamızdan çok korkuyorlar, en ufak bir şeyde “Hemen eylem yapıyorsunuz” diyorlar.
Bir ay boyunca verilmeyen yemekleri ayarlamaları bir buçuk ayı buldu. Sorduğumuzda geçiştirdiler. Yapılan bir toplantıda işçi arkadaş “Ne zaman yemek verilecek” diye sorduğunda patrondan “Önce çalışın da hak edin” cevabı aldı. Biz işçilere köle gibi bakan patronlara karşı bizler de gücümüzün farkına varıp bir arada durmalı ve insanca çalışma koşulları için mücadele etmeliyiz. Bunun dışında bir çözüm yok. 

EVRENSEL MUHABİRİNE ENGEL!
İş bırakma eyleminin devam ettiği firmaya işçilerle görüşmek ve taleplerini öğrenmek için giden Evrensel Gazetesi muhabirlerinin ise işçilerle görüşmesinin işveren temsilcisi tarafından engellendiği öğrenildi.