İZMİR

Genel-İş İzmir Kadın Komisyonu, cemaat ve tarikatlar eliyle gerçekleştirilen çocuk istismarına ilişin Büyükşehir Belediyesi (Kültürpark 1 No’lu hol) önünde basın açıklaması düzenledi.

“Bu ülkede dokunulmazlık milletvekillerin değil çocukların hakkı olmalı” yazılı pankart açan işçiler sık sık, “İstismar suçtur aklanamaz”, “Çocuk gelinlere sen de dur de”, “AKP elini çocuklardan çek” sloganları attı.

Basın açıklamasını okuyan Genel-İş İzmir 3 No’lu Şube Mali Sekreteri Serap Yılmaz, “Her güne, bir kadın cinayeti, şiddeti, bir çocuk istismarı haberiyle uyanıyoruz. İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını 6 yaşında ‘evlendirdiği’ne ilişkin fotoğrafların ortaya çıkmasının ardından, yüzümüze ülkenin gerçeği bir tokat gibi yine, yeniden çarptı” dedi.

‘İSTİSMARA, TECAVÜZE VE TACİZE SESSİZ KALMAYACAĞIZ’

“Ensar Vakfı’nda 45 çocuğa tecavüz edenlerin, 6 yaşında çocuğun evlilik kisvesi altında istismarına göz yumanların, Meclis Araştırma Önergelerini reddedenlerin gerici ve karanlık zihniyetine karşı bugün sesimizi daha da yükseltmek, bu karanlıkla mücadele etmek zorundayız” diyen Yılmaz, laiklik için mücadele edeceklerini söyledi.

İstismarın devlet eliyle örtbas edildiğini söyleyen Yılmaz, “Hukukun nasıl işlevsizleştirildiği, devlet eliyle nasıl karanlık zihinlerin eğitim adı altında zorla yerleştirildiğini bir kez daha gözümüze sokuyor. Bu zihniyete karşı yas tutmayacak, isyanda olacağız! Ne istismara ne tecavüze ne tacize sessiz kalmayacağız. Buradan bir kez daha sesleniyoruz; karanlık zihinlerinize kadınları, çocukları, laikliği, aydınlığı teslim etmeyeceğiz” dedi.

SES ADANA ŞUBESİ: ÇOCUKLARIMIZI KARANLIĞA TESLİM ETMEYECEĞİZ

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adana Şubesi yaptğı basın açıklamasıyla failleri aklayan, cemaatlere kaynaklar aktaran, çocukları korumayan iktidarın sorumluluğuna dikkat çekti. Açıklamayı yapan SES Adana Şube Eş Başkanı Halide İnci, çocukların cinsel ve fiziksel istismarının kınamalarla geçiştirilemeyecek kadar önemli, münferit olarak kabul edilmeyecek kadar da toplumsal bir soruna dönüştüğünü dile getirdi. 

Olayın gündeme gelmesinden sonra İsmailağa Cemaatine bağlı Hiranur Vakfının kurucusu olan Gümüşel’i internet sitesinden kaldırarak kendisini temize çekeceğini düşündüğünü ifade eden İnci, “Oysa gerçek hiç, ama hiç öyle değil. Konya’da Ensar Vakfında, İstanbul’da İstek Vakfında yaşananları, İstanbul Eyüp’teki Uşşaki Tarikatı liderini, Adıyaman’ın Besni ilçesinde Süleymancılar Cemaatine bağlı yurt müdürünün yaptıklarını unutmadık! Erzurum Hacı Bahattin Evgi Yatılı Erkek Kuran Kursu’nu unutmadık!” şeklinde konuştu. 

‘CEMAATLERLE PROTOKOLLER İMZALAYAN MEB ÇOCUKLARI İSTİSMARA AÇIK HALE GETİRİYOR’

Eğitim sisteminin dışında bırakılan 1,5 milyonu aşkın kız çocuğunun yaşamlarını şiddet ve istismar riski altında sürdürdüğünü ifade eden İnci, “Milli Eğitim Bakanlığı ise bu konuda hiçbir çalışma yürütmemekte aksine cemaat, tarikat ve vakıflarda yaşanan istismar vakaları ortadayken, onlarla protokoller imzalayan Bakanlık bu karanlık yapıların okulların içine girmesine izin vererek çocukları istismara açık hale getirmektedir” dedi. 

Çocukları karanlığa teslim etmemek için gerçeği ısrarla söylemeye devam edeceklerini dile getiren İnci, “Çocuklarımızı karanlığınıza teslim etmeyeceğiz. Laik, eşit ve demokratik bir toplum, çocuklarımıza özgür bir dünya bırakma mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz!” dedi.

BURSA

Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi de yaşananistismara tepki gösterdi. Açıklamayı Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Serpil Altun okudu. Bu ülkede iktidar istismar vakalarının önünü açan politikalarını ilmek ilmek ördüğünü hatırlatan Altun şunları söyledi: “4+4+4 eğitim sistemine geçilerek kız çocuklarının evlendirilmelerinin önü açıldı. Ülkemiz çocukları istismar edenlerin ‘cezasızlıkla’ ödüllendirildiği bir utanç tablosuna dönüştürüldü. Kadını ikinci cinsiyet olarak gören zihniyet, çocuk istismarında ‘rızadan’ bahsetti. Bu ülkede çocuğa yönelik cinsel istismar ile ilgili af ve istismar eden kişi ile evlilik için yasal düzenlemeler gündeme getirildi. Yasal olarak çocuk evliliklerini meşru kılmak için her fırsatta adım atmaya çalışan zihniyet, kadın örgütlerinin mücadelesi sayesinde bu sapkınlığı yasalaştıramamıştır. İstanbul Sözleşmesi aile yapısını ve toplum ahlakını bozacak diye korkan, milli ve manevi değerlerimize aykırı diye haykıran karanlık zihniyete soruyoruz. Sizin milli ve manevi değeriniz, kutsal aile dediğiniz şey bu mudur? Tüm birey ve kurumları çocuk hakları ihlallerini önlemek için harekete geçmeye, merkezi ve yerel yöneticilerimizi, yasa yapıcıları hızla ek önlemler almaya davet ediyoruz. Tarikatlarda, vakıflarda ve cemaatlerde gündeme gelen hiçbir istismar skandalında susmadık, susmayacağız.”

EMEP: HABERİNİ YAPMAK DEĞİL ÇOCUK İSTİSMARI SUÇTUR
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan imzasıyla yapılan açıklama da İsmailağa Cemaati ile ilişkili Hiranur Vakfının kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızının 6 yaşından itibaren yaşadığı cinsel istismarı ortaya çıkaran gazeteci Timur Soykan’ın sosyal medyada hedef gösterilmesine tepki gösterdi
“Timur Soykan’a yönelik sosyal medya linci ve hedef gösterilmesi hiçbir şekilde savunulamayacak bir suçun altında kalmamak için yapılan saldırı hamlesidir” diyen Gürkan, tarikat-cemaat yapılanmalarının suç odakları haline geldiğinin altını çizdi. Gürkan, “Bunların ticari, siyasi, eğitim kurumlarındaki varlıkları, medyada propaganda yapmaları yasaklanmalı ve bütün suçları bağımsız mahkemeler ile yargılanmalıdır” dedi. Gürkan, bu suç odağı haline gelmiş kurumların tehditkâr nüfuzunun ancak gerçek bir laiklik esasına dayalı halk demokrasisiyle yenilebileceğini söyledi. Gürkan Emek Partisinin siyasal gericiliğe karşı mücadeleyi demokrasi mücadelesinin bir parçası olarak değerlendirdiğini ve bu davanın özgülünde tüm demokrasi güçlerini istismar davasının takibine, adalet için mücadeleye çağırdıklarını ifade etti.

EŞİK: MEVCUT YASALARI UYGULAMAYANLAR, YASA DA ANAYASA DA YAPAMAZLAR

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) de Hiranur Vakfında yaşanan çocuk istismarına ve AKP'nin “başörtüsü” ve “aile” düzenlemesi içeren kanun teklifine dair yazılı açıklama yayımladı. EŞİK, “Eşitlik ve laiklik ilkelerine savaş açanlar, İstanbul Sözleşmesi’ne saldıranlar, 'evlilik' kisvesi altında çocuk cinsel istismarının yolunu açanlardır” dedi.

Cinsel istismarın yıllar önce tespit edilmesine rağmen soruşturmanın üstünün örtüldüğü belirtilerek “On yıl önce 2012 yılında, cinsel istismar doktor tarafından fark edilmiş, bunun üzerine soruşturma başlatılmış, ancak organize sahtekarlıkla soruşturmanın üstü örtülmüştür. Yıllarca bu istismarı yaşamış ve hayatta kalmayı başarmış olan kadının beyanı, doktor raporları, fotoğraflar, ses kaydı, şüpheli ikrarları dikkate alınarak; suçlular ve bu suça yardım ve yataklık eden herkes; evlenme ehliyeti olmayan çocuklara dini nikah kıyan din görevlileri, evlatlarını çocuk yaşta evlendiren aileler, ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyerek buna göz yuman görevliler ve resmi otoriteler kamu davası açılarak yargılanmalı ve eylemleri nedeniyle cezalandırılmalıdır” denildi.

AKP’nin sunduğu “başörtüsü” teklifine de değinilen açıklamada “Mevcut iktidar tarikatlarla iş birliği içinde hem eşitlik hem de laiklik ilkelerine savaş açmıştır. Mağdur ettikleri milyonlara rağmen, hala mağduru oynamakta usta bu aktörlerin bu topluma verdiği zarar büyüktür. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve laiklik ilkelerini benimsemeden, ayrımcılığa karşı net tavır almadan, kız çocuklarına ve kadınlara karşı şiddet önlenemez. Kadına şiddeti ve ayrımcılığı “din” diye “manevi değer” diye meşrulaştıranlar, çocuk cinsel istismarını affa kalkışanlar, yasa da Anayasa da yapamaz!” ifadeleri yer aldı.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül