‘Bu davanın tarafı milyonlardır’
İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptali talepleri yarın Ankara’da Danıştay 10’uncu Dairesinde görülecek.

Kadına yönelik şiddetin kaynağını eşitsizliğe dayandıran ve kadına şiddeti önlemek üzere devlete çeşitli sorumluluklar yükleyen İstanbul Sözleşmesi’nin Cumhurbaşkanı kararı ile bir gecede feshedilmesine karşı pek çok kadın örgütü, baro, siyasi parti kararın iptali talebiyle Danıştay’da dava açmıştı. Açılan davalarda Danıştay yürütmeyi durdurma taleplerini reddetmişti. Ankara’da Danıştay 10’uncu Dairesi Sözleşmeden çekilme kararının iptali talebiyle açılan davaları karara bağlamak üzere yarın 9.45’te görüşecek. Türkiye’nin dört bir yerinden bini aşkın avukat, davayı takip etmek üzere Ankara’da olacak.

Avukat Eylem Sarıoğlu ve Avukat Sinejan Kut Ekmek ve Gül’e Danıştay’da görüşülecek duruşmaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

‘BEN YAPTIM OLDU’ DİYENLERE KARŞI DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKMAK İÇİN…

Kayseri Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Eylem Sarıoğlu, kadın ve erkek eşitliğine inanmayan tek adam iktidarının, kadınlara yönelik şiddetin ortadan kaldırılmasının koşulunu kadın-erkek arasındaki eşitlik şartına bağlayan İstanbul Sözleşmesi’nin hükümlerini uygulamadığını, Sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmediğini söyledi. Bu sebeple ısrarlı bir şekilde “Sözleşmeyi uygula” dediklerini ancak tek adam rejiminin, kadınların “Ölmek istemiyoruz, eşit bir yaşam istiyoruz” talebine, en temel hukuk normlarını bile hiçe sayıp Sözleşmeyi feshederek cevap verdiğini belirtti. Sarıoğlu, Sözleşmenin feshi kararının iptali için açılan davalara dair şunları söyledi: “28 Nisan’da yapılacak duruşmada sözleşmenin feshinin usulüne ilişkin ayaklar altına alınan hukuk kurallarını elbette tartışacağız ve bu konudaki itirazlarımızı sunacağız. Fakat esasen tek kişinin almış olduğu bu kararın biz kadınların, çocukların ve her türlü ayrımcılığa uğrayan kesimlerin hayatlarını, yaşamlarını nasıl etkilediğini tartışacağız. Çünkü İstanbul Sözleşmesi kadına yönelik şiddetle mücadelede en önemli yasal araçlardan biri olup Sözleşmeye sahip çıkmanın kadınların yaşamlarına ve eşitlik taleplerine sahip çıkmak olduğu gibi bir gerçekliğimiz var.” Yarın görülecek duruşmanın her gün kadın düşmanı politikaları hayata geçirmek için çaba harcayanlar ile onların tüm kararları karşısında duran, gerçek eşitlik isteyen kadınlar arasında; nafakanın kaldırılması, aile arabuluculuğu gibi kadınların haklarına yönelik saldırı planlarını gerçekleştirmek için zemin arayanlarla “haklarımızdan ve hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz” diyenler arasında; “Ben yaptım oldu, Meclis de neymiş” diyen tek kişi ve ona biat edenlerle, demokrasiye sahip çıkanlar arasında görülecek bir duruşma olacağını belirtti. Türkiye’nin hemen hemen tüm bürolarından, ülkenin dört bir yanından gelen yüzlerce avukat olarak duruşma salonunda, Danıştay’ın önünde olacaklarını ve bu hukuksuzluğa karşı seslerini bu kez de Danıştay üyelerine ileteceklerini söyledi. “Bu davanın tarafı sadece davaları açanlar değil bu ülkenin milyonlarıdır. Milyonların yaşam hakkını görmezden gelemezsiniz, eşitlik talebine kulaklarınızı tıkayamazsınız” diyeceklerini ifade etti. Sarıoğlu, “Bu ülkenin milyonları olarak da İstanbul Sözleşmesi’ne sonuna kadar sahip çıkacağız” dedi ve hem hukuksal hem siyasal olarak mücadeleden vazgeçmeyeceklerini duyurdu.

‘DANIŞTAY’IN VERECEĞİ KARAR HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ AÇISINDAN BELİRLEYİCİ OLACAK’

Ankara Barosu üyesi Avukat Sinejan Kut, Danıştay duruşmasına katılmak üzere onlarca barodan bini aşkın kadın avukatın yetki belgesi sunmasını, hem temsil gücünü hem de İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçilmediğini göstermek açısından önemli olduğunu belirtti. Danıştay savcısının mart ayında vermiş olduğu mütalaanın İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanı kararı ile çıkılamayacağı yönünde olduğunu hatırlatan Kut, Sözleşmeden çekilmenin Anayasa ve hukuka aykırı olduğunu ve daha da önemlisi kadınların iradesinin yok sayılması açısından da yok hükmünde olduğunu başından beri söylediklerini ifade etti. “Sözleşmenin feshi tartışmalarının başladığı, tek adam kararıyla imza çekildiği süreçte de sokaktaydık ve kadın mücadelesinin bir kazanımı olan İstanbul Sözleşmesi bizimdir demiştik. Kadın örgütleri, sendikalar, barolar açtıkları iptal davaları ile hukukun üstünlüğü ve insan hakları mücadelesi anlamında ısrarlı takibini sürdürdü ve iktidarın hiç istemediği şekilde İstanbul Sözleşmesi hâlâ gündemde kalmaya devam ediyor” diye konuşan Kut, günde 3 kadının öldürüldüğü bir ülkede, verilen keyfi kararların kadınların yaşamını tehlikeye attığını belirtti." Danıştay’ın vereceği karar hepimizin geleceği ve hukukun üstünlüğü anlamında elbette belirleyici olacak” diyen Kut, karar ne olursa olsun kazanılmış haklarına yönelik saldırılar karşısında haklarına da hayatlarına da sahip çıkmaktan vazgeçmeyeceklerini ekledi.

TÜBAKKOM ÇAĞIRDI: SORUMLULUĞUMUZ
Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) yaptığı açıklamada, Danıştay’ın vereceği kararın sadece İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararının hukuksuzluğuna ve bunun iptal taleplerine ilişkin değil, aynı zamanda Türkiye’nin geleceği ve hukukun üstünlüğünü adına belirleyici olacağını ifade etti. “Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak baroların temel sorumluluğudur” denen açıklamada tüm baro başkanlarına, baroların kadın hakları komisyonlarına ve tüm avukatlara davayı izleme çağrısında bulundu.
EŞİK: İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİ SAVUNUYORUZ

Eşitlik İçin Kadın Platformu, 73 Barodan kadın avukatın 28 Nisan Perşembe günü İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak için Ankara’da olacağını duyurdu. EŞİK yaptığı açıklamada, eşit ve şiddetsiz bir yaşam isteyen herkesi hukuka ve İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkmaya çağırdı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz çünkü...

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Kararı ile feshedildiği açıklanan İstanbul Sözleşmesi nedir? Kadın...

Belediye işçisi kadınlar: İstanbul Sözleşmesi bizi...

Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube üyesi işçi kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceklerini belirte...

Şiddet failinden avukata telefon: İstanbul Sözleşm...

Sözleşme'den çekilmenin şiddet faillerini cesaretlendirdiğine dikkati çeken Av.Rabia Özgökçe: "Şimdi...