AKP'nin 22 yılı | Hak gasbı ve şiddet sarmalı
AKP'nin kuruluşunun 23. yılındayız. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ında katılımıyla AKP'nin kuruluşu kutlanmışken 'değinmeyi unuttukları' kadınların AKP iktidarı boyunca ne yaşadığını hatırlayalım.

Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla AKP'nin 23. yılı bir programla kutlandı. Recep Tayyip Erdoğan sloganları eşliğinde devam eden programda ilk olarak AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ konuştu. Dağ konuşması boyunca akla hayale sığmayan hizmetlerin AKP döneminde yapıldığını, zulme karşı mücadele etme ve değerlerine sahip çıkma gibi çeşitli niteliklerinde AKP'ye ait olduğunu ifade etti. Ardından kısa bir video sonrası söz alan Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşması boyunca ekonomiden eğitime, sağlıktan gençliğe kadar birçok alanda AKP'nin başarılarını (!) ifade etti. Ancak gelin görün ki bu konuşmada AKP iktidarı boyunca kadınların neler yaşadığı - 2-3 cümleyle ifade edilen başörtüsü konusu- dışında yer almadı. Bizler de AKP'nin iktidar olduğu süre boyunca kadınlara neler bahşettiğini (!) hatırlatmak istedik.

KADIN İSTİHDAMI DİYE ESNEKLİK VE GÜVENCESİZLİK YAYGINLAŞTI

Bugün açısından Orta Vadeli Program ve 12. Kalkınma Planı ile gündeme gelen esnek çalışma, AKP'nin ilk iktidara geldiği senelerden beridir gündeme sokmaya ve yaygınlaştırmaya çalıştığı bir politika halini aldı. Kadınlar açısından ev içi angaryanın yükünü azaltacak kamusal haklar özelleştirilir ve bir sosyal yardım haline getirilirken "aile ve iş yaşantısının uyumlaştırılması" geçmişten günümüze kadınları ucuz iş gücü olarak sermayenin insafına terk eden bir hal aldı. Bugün bu hal tek adam yönetiminin güncel politikalarıyla yaygınlaştırılmaya ve kalıcılaştırılmaya çalışılıyor. AKP'nin iktidara geldiğinden beri kadınların eşit bir biçimde istihdama katılmasının önünü kesen ve güvencesizliği yaygınlaştıran ve kamusal haklarına ket vuran bazı hamleleri ise şunlar:

• 2007-2013 yıllarında uygulamaya konulacak olan 9. Kalkınma Planı Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu plan iş gücü piyasasının "esnekleştirilmesi" ve iş veren üzerindeki yükümlülüklerin azaltılması üzerine kuruluydu. (1 Temmuz 2006)

• 6111 sayılı Torba Yasa Resmi Gazete'de yayımlandı. Yasa dayanağını hükümetin hazırladığı Ulusal İstihdam Strateji Belgesi'nden alıyordu. Burada da istihdamın esnekleştirilmesi, kuralsızlaştırılması ve güvencesiz bir şekilde düzenlenmesi hedefleniyordu. Bu şekilde düzenlenmek istenen istihdam biçimleri kadın ve genç istihdamı üzerinden yaygınlaştırılmak isteniyordu. (25 Şubat 2011)

• Maliye Bakanlığı'nın yayınladığı Kamu Sosyal Tesislerine İlişkin Tebliğ ile kreşlere kamu bütçesinden harcama yapması engellendi. (21 Ocak 2013)

• Evde bakımı bir sosyal hak olmaktan çıkararak sosyal yardım olarak tanımlayan 6518 sayılı kanun Resmi Gazete'de yayımlandı. (19 Şubat 2014)

• Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan Ulusal İstihdam Stratejisi (2014-2023) ve Eylem Planları (2014-2016), Resmi Gazete’de yayımlandı. Burada özellikle kadınların istihdama eğreti de olsa eklemlenebilmesi için esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerinin yaygınlaştırılması, kadınların bu tarz çalışmaya teşvik edilmesi, kadın girişimciliğinin desteklenmesi yer alıyordu. (30 Mayıs 2014)

• Ahmet Davutoğlu, kadınların iş yaşamı için büyük bir değişim yaratacağını söyleyerek “Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı”nı açıkladı. Program, kadınların esas görevini annelik olarak görüyor ve çalışma hayatı yüzünden kesintiye uğramaması için düzenlemeler yapıyordu. (8 Ocak 2015)

• Kadınların ev içi angarya yükünü artıran ve kadın emeğinin ucuz ve güvencesiz olmasını garanti altına almayı hedefleyen Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Yasa Tasarısı’nın bir kısmı 6663 sayılı Torba Kanun’a yedirilerek TBMM tarafından kabul edildi. Bu yasada kadınlara analık izni sonrası birinci çocuk için 2 ay, ikinci çocuk için 4 ay ve üçüncü çocuk için 6 ay yarı zamanlı çalışma seçeneği sunuldu. (10 Şubat 2016)

• Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, kadın çalışanların süt izninde geçirdiği zamanın kadının “çalışmadığı” zaman olarak kaydedilmesi ve döner sermaye ödeneklerinin kesilmesi talimatını verdi (6 Mayıs 2016)

• Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6745 sayılı Kanun’un 5 inci maddesiyle, eğitim ve öğretim işletmelerine ilişkin 5 yıllık kazanç istisnası, özel kreş ve gündüz bakımevleri için de uygulanır hale getirildi. Yani kreşler özelleştirilirken, kreş sahiplerine bir de üzerine vergi istisnaları getirildi. (7 Eylül 2016)

• 2019'da kıdem tazminatının fona devredilmesi ve BES sisteminin zorunlu hale getirilmesi tartışmaları yani aslında kadınların emeklilik ve kıdem tazminatı haklarının gasplarına yol açacak düzenlemeler gündeme getirilmeye başlandı. 

KADINLAR 22 YILDIR AYRIMCILIK VE HAK KAYBI İLE BAŞ BAŞA

AKP iktidara geldiği süreçte kadın hareketinin getirdiği İstanbul Sözleşmesi gibi belli başlı kazanımlardan söz edebiliyoruz. Ancak bugün gördüğümüz eğitimde gericileşme, kadınların toplumun bir parçası olarak değil yalnızca ailenin bir parçası olarak ele alma, kadınların yaşam haklarına rağmen aile kurumunun iktidarın istediği biçimiyle sürmesi için boşanmaların engellenmesi, uzlaştırma gibi çeşitli hamleler AKP'nin iktidarının henüz çok başlarından itibaren ele alınan politikalar. Bugün, 4-5 yargı paketi boyunca gündem edilen nafaka hakkının gasbı, Medeni Kanun'da kadınların aleyhine istenen değişiklikler, boşanmalarda arabuluculuk, şiddetin cezasız bırakılması ya da önlenmemesi gibi sorunların yanı sıra geçmişte AKP döneminde yapılan bazı hamlelerini hatırlayalım:

• AKP Hükümeti öncesinde hazırlanan Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usüllerine Dair Kanun AKP döneminde yasalaştı. Bu kanunda öne çıkan noktalar, aile mahkemelerine atanacak hakimlerin "evli ve çocuk sahibi, otuz yaşını doldurmuş" olma şartı ve hakimin, sorunlar sulh yoluyla ortada kaldırılması mümkün olduğu kanaatindeyse dava esasına girilmeden tarafları sulhe teşvik etmesi yükümlü kılınmasıydı. (18 Ocak 2003)

• AYM, reşit olmayan kız çocuklarının rızası dışında kaçırılması ancak hiçbir zarar görmeden ailesine teslim edilmesi ya da serbest bırakılmaları durumda verilen 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasını iptal etti. (12 Nisan 2003)

• AKP'li Tuzla Belediyesi yeni evlenen çiftlere "Delilleriyle Aile İlmihali" isimli kitabı dağıttı. Kitapta "kadın iz bırakılmadan dövülebilir, kızlar 9 yaşında evlenebilir, koca (eşini) mektupla boşayabilir" ifadeleri yer aldı. (2 Mayıs 2006)

• Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM), AB desteğiyle yürütülen Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetle Mücadele Projesi kapsamında “Kadın Sığınma Evleri Kılavuzu” hazırladı. Bu klavuzda büyük sığınma evlerinde kalan kadınlarda "büyük bir otelde yaşadığı" hissi yaşadığı gerekçesiyle sığınmaevleri için en uygun sayı 15 kadın ve çocukları olarak belirlendi. (8 Aralık 2008)

• Kırıkkale Valisi Hakan Yusuf Güner, "3 çocuk yapma şartıyla evlenecek fakirlere ücretsiz gelinlik vereceğiz" diyerek kampanya başlattı. (4 Mayıs 2010)

• Yükseköğretim Kurulu, Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Çeker’in, “dekolte giyinen kadının tacizle karşılaşmasının sürpriz olmayacağı” açıklamasını “akademik ifade özgürlüğü” olarak değerlendirdi. (19 Mart 2011)

• Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’da değişiklik yapılarak, Kuran kurslarına 12 yaş sınırlaması kaldırıldı. (20 Aralık 2011)

• Dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, boşanmaların önüne geçmek için gençlere danışmanlık hizmeti vereceklerini söyledi. (30 Mart 2012)

• 4+4+4 Kademeli Eğitim Yasası Resmi Gazete'de yayımlandı. (11 Nisan 2012)

• Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez kürtaj için "Kürtaj haram ve cinayettir, çocuk aldırmak cinayet hükmündedir" dedi. (4 Haziran 2012)

• 10. Kalkınma Planı açıklandı. Bu plana göre boşanmaların azaltılması için aile danışmanlığı ve uzlaştırma mekanizmaları geliştirilecekti. (6 Temmuz 2013)

• MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre lisede okuyan öğrenciler evlendiklerinde açık liseye geçerek eğitime devam edecekti. Bu şekilde çocuk yaşta evliliğin yolu MEB tarafından açıldı. (7 Temmuz 2013)

• Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam artan istismar ve çocuk ölümlerine karşı kadınlara çocuklarına çığlık atmayı öğretmeleri gerektiğini öğütledi. (30 Nisan 2014)

• MEB "Mesleki ve Teknik Ortaöğretimde Okul Çeşitliliğinin Azaltılması Genelgesi" yayımladı. Genelgede yalnızca kız öğrencilerin eğitim görebileceği okullar bulunabileceği ifade ediliyordu. (1 Mayıs 2014)

• Cinsel saldırı-taciz suçlarında cezaları artırdığı iddia edilen 6545 sayılı Kanun, Resmi Gazete’de yayımlandı. Kanunla cinsel saldırıya maruz kalanın beden ve ruh sağlığının bozulmasını ağırlaştırıcı neden olmaktan çıkardı. Kadın örgütleri bu kanunu "özde cezasızlık" olarak değerlendirdi. (28 Haziran 2014)

• Adalet Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı işbirliğiyle, “Gündem Buluşmaları: Nafaka Sistemi Çalıştayı” düzenlendi. Nafaka sistemi ve boşanan kadınların haklarında kısıtlamalar yapılması 2015 Boşanma Komisyonu Raporu’ndan beri yoğun olarak tartışılıyordu. (10 Ekim 2018)

• 2016'da AKP'li milletvekilleri tarafından Meclis Genel Kuruluna getirilen çocuklara yönelik cinsel istismarın "evlenme" durumunda affını öngören ancak sonrasında kadınların tepkisiyle geri çekilen yasa teklifi yeniden Meclis gündemine geldi. Kadın mücadelesi bu düzenlemenin yasalaşmasını engelledi. (2019)

• Pandemi döneminde, iktidarca hazırlanan İnfaz Paketi’ne göre, kasten öldürme, uyuşturucu madde imal ve ticareti, cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı suçlarını işleyen bütün suçlular tahliye edilecekti. İnfaz Paketi TBMM'de kabul edildi. (15 Nisan 2020)

• Bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Türkiye İstanbul Sözleşmesi'ni feshetti. (20 Mart 2012)

• İktidarın sunduğu 4. Yargı Paketi'nde çocuk istismarı olaylarında tutuklama için "somut delil" şartı koşuldu. (2021)

• Okullarda bir öğün ücretsiz yemeğe bütçe ayrılması teklifi AKP ve MHP'nin oylarıyla reddedildi. (Kasım 2022)

Kaynaklar: Çatlak Zemin, Ekmek ve Gül
Fotoğraflar: DHA

İlgili haberler
İşte AKP normali

AKP’nin otoritesini sarsan herhangi bir söz, eylem ve hak talebine ise iktidarın tahammülü yok. AKP’...

AKP’nin seçim kozu: ‘Bize oy vermezseniz sosyal ya...

Her an “Yardımlarım kesilir” korkusu yaşamadığımız bir düzeni kurmayı istemenin cevabını sandıkta ve...

AKP’nin 21 yılında kadınlar-1 | Sağlık hizmetinden...

Beyannameyi okuyunca akıllarda şu soru beliriyor: Cumhurbaşkanı iktidarda olduğu süre boyunca yapmad...