Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve üniversitelerin bütçeleri bugün Meclis Genel Kurulu’nda görüşülüyor. Birleşimi TBMM Başkanvekili Tekin Bingöl yönetiyor.
Görüşmeler Yenil Yol Partisi milletvekillerinin konuşmaları ile başladı.
Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve DEVA Partisinden oluşan Yeni Yol Grubu adına yapılan konuşmalarla bütçe görüşmeleri başladı. Yapılan konuşmaların kiminde Aile Bakanlığı bütçesinde “ailenin güçlendirilmesine” ayrılan bütçe az bulundu.
‘Çocuğun adı yok bütçede’
Yeni Yol Grubundan İstanbul Milletvekili Elif Esen konuşmasında çocukların korunamadığına verilerle dikkat çekti. “Çocuk hep bir şeylerin alt satırında, bu ülkenin bugünü de geleceği de çocuklarımız. İzmir’de anneleri kağıt toplarken ölen 5 evladımız, üzerinden 5 ay geçmişken aynı şekilde ölen 3 evladımız… O kadar çok örnek var ki. Çocuklarımızı korumakta eksik kalıyoruz. Geçtiğimiz yıl sadece 1 yılda 202 binden fazla çocuk suça sürüklenmiş. Cezaevinde yatan mahkumların sayısının neredeyse yarısı. Zorunlu eğitimde olmasına rağmen okula devam edemeyen yaklaşık 1 milyon çocuk var. Nerede bu çocuklar?” dedi.
Yeni Yol Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, kesintisiz 8 yıl eğitimden 12 yıla çıkmasına “zanaatkar yetişmiyor” dedi.
İYİ Parti Grubu adına yapılacak konuşmalar Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş’ın konuşması ile başladı. Taş, konuşmasında “kadının, ailenin merkezi olduğu için kadının önemli olduğuna” dikkat çekti. Taş, nüfus artış hızının azalmasının araştırılması için komisyon kurulması önergelerinin reddedildiğini hatırlattı.
‘Çocukların beslenmesi yerine garantili geçişli köprülere bütçe ayırdınız’
İYİ Parti Milletvekili Şenol Sunat, MEB bütçesinin okuldan kopuşu, çocuk işçiliği artıran bir bütçe olduğunu vurguladı. Sunat yüzbinlerce imza toplanan, kadınların, veli derneklerinin, meslek odalarının, eğitim sendikalarının, siyasi partilerin yükselttiği okullarda her çocuğa bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek verilmesi talebini bütçe görüşmelerinde Meclis kürsüsüne taşıdı: “Her 3 çocuktan 1’i okula aç gidiyor, diğer ikisi de beslenemiyor. Sizin döneminizde çocuk yoksulluğu çocuk açlığına dönüştü. MEB Strateji Belgelerinde yazılı olup hayata bir türlü geçiremediği çocukların beslenme hakkından bahsetmek istiyorum. Siz çocuklar yerine bu ülkenin garanti geçişli köprülerine, yandaş projelere bütçe ayırıyorsunuz. Ücretsiz sağlıklı okul yemeği her çocuk için hak olmalıdır. Sadece pilot illerde değil öncelikli ve acil olarak ulusal olarak uygulanmalıdır. Gerekli bütçe ve lojistik yatırımlar hızla planlanmalıdır. Bu, çocukların eşit, adil, onurlu bir gelecek hakkıdır.”
İYİ Parti Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu, bu bütçenin eğitimi hak olmaktan çıkarıp ayrımcılığa dönüştürdüğü bir bütçe olduğunu belirtti. Hangi hedefe ne kadar bütçe ayrıldığı, hangi programın hangi yıl hayata geçirileceğinin de bütçede yer ayrılmadığına dikkat çeken Türkoğlu, çocukların okullara aç gittiğini söyledi. "Çocukların 3'te 1'i hiç süt içmedi. Kemikleri gelişmiyor, bodurluk yaşanıyor" diyerek okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek verilmesi talebinin aciliyerini vurguladı.
Bütçe görüşmesi MHP, DEM Parti ve CHP Grubunun konuşmaları ile sürdü.
Aile Bakanı şiddetten kurtulmak isteyen kadınların ‘işaretini’ görmedi
TBMM Genel Kurulu bütçe görüşmelerinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş sunum yaptı. Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Sera Kadıgil, Bakan Göktaş konuşurken MESEM uygulaması sonucunda yaşanan iş cinayetlerinde yaşamını kaybeden çocukların fotoğraflarını ve “Çocuktan işçi olmaz” yazılı bir pankartı Meclis sıralarına koydu.
Dilovası’nda yanarak ölen çocuk işçilere, Meclis yemekhanesinde istismara uğrayan kız çocuklarına, annelerinin bırakacak bir yeri olmadığı için evde yalnız kalıp yanarak can veren çocuklara değinmeyen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, 180 bin 391 çocuğun ‘Sosyal ve Ekonomik Destek’ (SED) hizmeti aldığını belirtti. Göktaş’ın bu açıklaması, 180 bin çocuğun temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak bir yoksulluk içinde olduğunu itiraf etmiş oldu.
Göktaş konuşmasında, 81 ilde sosyal kreşler açacaklarını; bu sosyal kreşlerin, sosyal yardım programlarından yararlanan ailelere ücretsiz olacağını, tüm yurttaşlar için çocuk bakımını daha erişilebilir kılacaklarını duyurdu.
Kadına yönelik şiddete ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bakan, uzaklaştırma kararlarına rağmen öldürülen kadınlardan, defalarca şikâyetçi olmalarına rağmen engellenmeyen faillerden söz etmedi. Göktaş, konuşmasında şunları söyledi: “Sıfır tolerans ilkesinden asla taviz vermedik, vermeyiz. Her zaman dile getirdiğimiz gibi, tek bir vaka bile bizim için fazla bir vakadır. 81 ilde meslek elemanlarımızla, avukatlarımızla her türlü şiddet, tehdit, istismar, ısrarlı takip vakaları ve iddialarını büyük bir titizlikle takip ediyoruz. Mağdurların korunması ve faillerin en ağır şekilde ceza alması için açılan davalara Bakanlık olarak müdahil oluyoruz. (…) Şunu özellikle vurgulamak isterim ki, şiddetle mücadelede en etkili adım erken fark edebilmektir ve asla sessiz kalmamaktır. Bu nedenle; ‘Şiddeti önlemek için işareti fark et, asla sessiz kalma’ diyoruz.”
Bakan, yaşadığı şiddete karşı ses çıkaran, destek arayan ancak destek mekanizmalarından ihtiyaç duyduğu desteği alamayan kadınları görmezden gelirken, şiddeti önleme sorumluluğunu ise “şiddeti fark et” diyerek devletin üzerinden attı.
Göktaş, “112’si Bakanlığımıza bağlı olmak üzere, 150 kadın konukevi ile hizmet veriyoruz. Adıyaman, Hatay, İstanbul ve Kocaeli’de 4 yeni kadın konukevi yapacağız” dedi. Ancak Bakanlığın bütçe teklifinde 2026 yılı için yapılması planlanan sığınmaevi sayısı sadece 1 olarak yer aldı.
Bakan Göktaş ayrıca, yarından itibaren 3 bin sözleşmeli personel alımı yapılacağını duyurdu.
Milli Eğitim Bakanı MESEM'le ölen 15 çocuğu görmezden geldi, 'Çocuğun emeğini devletin güvencesine aldık' dedi
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Meclis kürsüsünde milletvekillerinin tepkileri arasında konuşma yaptı.
Bu yıl 16 yaşındaki Alperen'in fabrikada çıkan yangın sonucu hayatını kaybetmesi sonucu 87 çocuk işçi hayatını kaybederken, MESEM’lerde 15 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.
Tekin, MESEM’de öldürülen çocukları görmezden gelerek “MESEM’ler çıraklık eğitimini örgün eğitimin bir parçası haline getirmiştir. 14 yaşını dolduran orta öğretime devam ederken sigortalı, sözleşmeli olarak devletin doğrudan sorumluluğu altında eğitim görmektedir. Çocuk işçiliği ile mesleki eğitim arasında kesin çizgiler vardır. İş sağlığı ve iş güvenliği anayasadan başlayarak kanunlarla güvence altındadır. Her çocuğumuzun emanet olduğu bilinciyle hareket ediyoruz. Onu ucuz işgücü olarak gören her yaklaşım kabul edilemez. Karşımızda mesleki eğitimi görmezden gelen tek kelimelik etiketlere indirgiyorsunuz. Asıl mesele meslek öğretmenin ötesinde gencin hayat yolculuğunu güvenli saygın bir şekilde kurabilmektir. En hassas olduğumuz konuda iş güvenliği ve iş sağlığı gelmektedir” diye konuştu.
Tekin MESEM'leri "Çocuk işçiliği özendirdiğimiz, piyasaya teslim ettiğimiz asılsızdır. Çocuk işçiliği diye kriminalize edemezsiniz. Çocuğun emeğini devletin güvencesine aldık" diyerek savundu.
Genel Kurul’daki görüşmeler sürdükçe sayfa güncellenecektir...
Fotoğraf:Wikimedia Commons
İlgili haberler
MEB bütçesi Mecliste | Kadınlar temizliğe, beslenmeye, eğitime bütçe istiyor!
'Tabii ki çocuklarımız ve okullarımız için bütçeden payımızı istiyoruz. Gönül ister ki okullarda eğitimden başlayarak her şey güzel olsun, bütün çocuklarımız destek görsün ama öyle bir şey yok.'
Aile Bakanlığının 2026 bütçesi: Sosyal yıkım
Aile Bakanlığı; çocuk, engelli, yaşlı demeden yaptığı üç kuruş yardımı kesme peşinde. 2026 bütçesine göre yardım yapılan kişi sayısı düşürülecek, yoksullar daha da yoksullaştırılacak.
2026 bütçesinde kadının güçlendirilmesine bir kadın için günde 51 kuruş ayrıldı
2026 bütçesinde “kadının güçlendirilmesi” için ayrılan pay toplam bütçenin yalnızca yüzde 0,04’ü oldu. Ailenin korunmasına ayrılan kaynak ise kadının güçlendirilmesine ayrılan bütçeyi yine üçe katladı
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN

























