Adı Arin, 5 Haziran 2017’de doğdu, 3.5 aylıkken cezaeviyle tanıştı. 9 aydır dört duvar arasında, iki gün hücre cezası bile çekti, üstelik de annesinin katılmadığı bir cezaevi eyleminden dolayı... Astım hastası bebeğinin cezaevinin kötü koşullarında kalmaması için denetimli serbestlik başvurusunda bulunan annesinin başvurusu ‘hücre cezası’ gerekçe gösterilerek reddedildi Mardin İnfaz Hakimliği’nce.

“Tutuklu” bebek Arin ağır astım ve bronşit hastası... Anne sütünü emerken, biberonla su içerken bile tıkanıyor. Geceleri nefes alamadığı için annesi tüm gece onu kucağında tutuyor. Hastane revirine tıkanmış ciğerleri ve 39.5 ateşle gittiğinde “Havalar sıcak, ondandır” denilerek geri gönderiliyor, yazılan ilaçlar astım ve bronşitine iyi gelmediği için fenalaşıyor, babasının borç bularak cezaevine alınmasını sağladığı hava cihazı artık küçük geldiği için nefesine yetmiyor. Bu fenalaşmanın üzerine acil olarak hastaneye sevkinin yapılmasına karar veriliyor, sevk kararının üstünden günler geçiyor, ama 13 aylık Arin bebek, halen cezaevinin dört duvarı arasında... Halen nefessiz. Üstelik sıcaktan, susuzluktan ve cezaevinin kötü koşullarından ötürü vücudu yara içinde... İçeriye pişik kremi bile sokamıyor babası...

Arin bebek cezaevi havalandırmasında...

İÇME SUYUNDAN ARTTIRIP, BEBEKLERİ SERİNLETİYORLAR

Mardin’in Ömerli ilçesi DBP eski İlçe Eşbaşkanı Esma Yılmaz, 2016 yılında gözaltına alındıktan sonra tutuklanmış ve 3 ay sonra tahliye edilmişti. 29 Kasım 2017’de yeniden tutuklandı, Mardin Cezaevine 3.5 aylık Arin’le birlikte girdi. Geride 3 çocuğu kaldı Esma’nın. Mardin Cezaevindeki 40 günün sonunda “cezaevinin dolu olması” gerekçe gösterilerek Urfa Urfa 2 No’lu T Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi bebeğiyle. Bu cezaevinde 10 kişilik koğuşta 33 kişi kalıyorlar; Arin’in dışında iki bebek daha var... Onlar da hasta, onların da bedenleri yara içinde... Onların anneleri de Urfa’nın sarı sıcağıyla yanan cezaevinin dört duvarı arasında birazcık serinletmek için atletlerini ıslatıp giydiriyor bebeklere... İçmek için ayrılan suyu biriktirip bir leğene dolduruyor koğuştaki kadınlar; bebekler içine girsin, serinlesin, yaralarının kaşıntısı, acısı dinsin diye... Sadece bebekler değil, koğuştaki kadınlar da yara bere içinde.

BABA MİHDİ: BARİ MARDİN CEZAEVİNDE KALSALARDI...

“Temizlenemiyorlar bu sıcakta, düşünün günde sadece 1 saat su veriliyor, o da soğuk. 5 bin kişilik koca ceza kampüsü yapmışlar ama demeleri o ki su için yeterli sistem henüz kurulmamış. Bebekler için ıslak mendil bile sokamıyoruz cezaevine. Pişik kremi yaa, pişik kremi sokamıyoruz...Eşim ve bebeğim Mardin’delerken sabah gidip alıyordum bebeğimi, temiz hava ve doktor ihtiyacını karşılıyordum, kardeşleriyle vakit geçiriyordu. Urfa’ya sürdüler. Şimdi ancak haftada bir gün gidebiliyorum. Diğer çocuklarımı anca ayda bir kez götürebiliyorum annelerine. Hadi geçtik hasta bebeği olan eşimin cezasının ertelenmesini, hiç olmazsa bizim yaşadığımız kentte cezaevinde kalsalardı. Bebek fenalaştığında gelir, götürürdüm hastaneye...” Baba Mihdi Yılmaz cezaevindeki koşulları ve bebeğin durumunu telefonda kısık sesle anlatıyor, ki diğer çocuklar duymasın. Çünkü çok üzülüyorlar, sadece anneleri için değil, kardeşleri için de çok endişeleniyorlar... Mardin Ömerli’de yaşayan baba, 6, 10 ve 13 yaşındaki üç çocuğuna tek başına yetmeye çalışıyor. İşlettiği benzin istasyonu 2 yıl önce iflas etmiş, sonrasında ise eşinin cezaevi süreciyle yaşadıkları ve çocukların bakımını tek başına üstlenmez zorunda kalışı nedeniyle çalışamamış. “Ben sadece Arin için konuşmuyorum, o koğuşta iki bebe için, cezaevlerindeki 600’ü aşkın bebek için konuşuyorum, bebeklere bunu reva görmesinler” diyor kızgın ve kırık bir sesle.

HAVA MAKİNESİ CEZAEVİ KOMİSYONUNUN DA TALEBİ OLMUŞ

Cezaevindeki bebeklerin durumu için başvurmadığı yer kalmamış; meclise taşınmış cezaevindeki bebeklerin yaşadıkları, Urfa Cezaevindeki koşullar soru önergesine bile dönüşmüş, ama cevap yok. Meclis Cezaevi Komisyonundan vekiller gidip yerinde görmüşler koşulları, Arin bebek için acilen hava makinesi getirilmesi ve ilaçların karşılanması için komisyondaki vekiller girişimlerde bulunmuş, “Tamam” demiş yetkililer, aradan geçen 6 ay içinde hiçbir gelişme yaşanmamış. Arin bebek hala nefessiz...

“Yetkililere sesleniyorum” diyor baba. “Bebek onlar.”

2015 öncesine göre kadın tutuklu-hükümlü sayısı 3 kat arttı. 10 bine yakın kadın cezaevinde. Bu ülkede doğumhaneden bebeğiyle birlikte alınıp cezaevine götürülen kadınlar var. Bu ülkede annesi babası cezaevinde olduğu için dışarıda yapayalnız kalan, yurda yerleştirilen çocuklar var. Evet, bebek onlar. Cezaevinde anneleriyle birlikte kalan 600’ü aşkın bebek... Sağlıkları, rahatça nefes alıp, bebek gibi emekleme, oynama hakları, mama ve yiyecek hakları ellerinden alınan bebekler... Arin onlardan biri...

* Ana görsel temsilidir.