Üniversite öğrencisi kadınlar özellikle kadın olmaktan yaşadıkları sorunları, öğrenciliğin zorluklarını, yerel seçimlere dair düşüncelerini bizlerle paylaştı. İstanbul Aydın Üniversitesi’nden hemşirelik öğrencisi bir kadın geleceği konusunda kaygılı. Sağlık alanındaki mülakat en büyük endişesi, “Çünkü mülakat mesleki yetkinliği ölçmeye yönelik değil ne yazık ki torpile göre olacak” diye anlatıyor endişesini.

Hemen hemen her kadının yaşadığı problemleri kendisinin de yaşadığını anlatan öğrenci “Ailemden ayrı yaşıyorum ve çevre baskısı, çevre güvenliği başlıca sıkıntılardan. Kendimi güvende hissetmiyorum. Eve giriş çıkış saatlerimiz, eve kimlerle geldiğimiz, tek başına yaşayıp yaşamadığımız maalesef ki çevrede ki insanlar tarafından hep bir sorun olarak karşılanıyor. Elektrik, su, yemek masrafları sürekli bir zam durumu ve öğrenci olarak zaten iş bulma sıkıntısı yaşarken bir de bu pahalılık yaşamı iyice zorluyor” diyor.
Ülkedeki kadına yönelik şiddete dair de şu düşüncelerini ekliyor: “Kadına yönelik baskıların değişmesini, kadınların çalışma alanlarının genişletilmesini istiyorum. Sadece fiziksel değil, sözlü ve psikolojik tacize de uğruyoruz eşitlik yok.”

‘BİZ KADINLAR BİRLİK OLABİLİRSEK...’

Yine aynı üniversiteden bir gıda mühendisliği öğrencisi Zeliha Demirci ise, kadın olmanın zorluklarını şöyle anlatıyor; “Benim için kadın olmak çok güzel bir şey olmakla birlikte maalesef çok zor. Çünkü tüm yaşamımızı erkek egemenliğinden sıyrılmaya çalışarak geçiriyoruz. Bugün bir kadın olarak birçok zorlukla ve haksızlıkla karşı karşıya kalıyorum. Okula giderken otobüste bir çok kez rahatsız edildim, hırkamın cebine telefon numarasını bırakan da oldu, evime kadar beni takip eden de. Fakat tüm bunlara rağmen büyük bir umutla doluyum çünkü eğer tüm kadınlar birlik olabilirsek her şeyin üstesinden gelebileceğimizi ve kendimiz için daha iyi bir dünya yaratabileceğimizi biliyorum.”

‘KENDİMİ GÜVENDE HİSSETMEK İSTİYORUM’

İstanbul Kültür Üniversitesi hukuk bölümü öğrencisi Ece Sare’nin de en büyük endişesi işsizlik; “Çok fazla hukuk fakültesi açıldı, çok mezun var ve işsiz kalıyoruz burada tabii bir torpil sistemi söz konusu ve kadın ayrımcılığına da çok rastlıyoruz. Her şeyde öncelikle erkeklere fırsat tanınıyor. Artık fırsat eşitsizliğinin bitmesini istiyorum. Çevremde hala kadın olduğu için okutulmayan tanıdıklarım var. Bu fikir yapısının acilen değişmesi gerek. Yarın iş hayatıma başladığımda biliyorum ki aynı işi yaptığım erkek meslektaşımla aynı şartlar altında
değerlendirilmeyeceğim ve erkek olduğu için o benden her zaman daha üstün görülecek tıpkı bugün okulda yaşadığımız gibi. Bu cinsiyet eşitsizliğinin her alanda yok olmasını istiyorum.
Daha rahat yaşayabilmek, kendimi her yerde, her saatte, her kıyafetin içinde güvende hissedebilmek istiyorum.”
Görüştüğümüz diğer İKÜ hukuk öğrencisi kadınlar için değişmesi gereken en önemli şey ayrımcılık. “Kadındır yapamaz algısının kaldırılması”nı istiyorlar.

‘GENÇLERİ DÜŞÜNMESİ OYLARINI YÜKSELTMESİNİ ETKİLEDİ’
Kadın öğrencilerin yerel seçime dair söyleyecekleri de oldu. Hukuk öğrencisi Ece, “Hiçbir gücün ilelebet var olmayacağına, ilelebet var olacak tek şeyin sadece milletin iradesi olduğunu gösteren bir seçim oldu. Demokrasinin belirli güçler tarafından ne olursa olsun yıkılamayacak kadar güçlü olması benim için sevindirici bir durum” diye konuştu.
Gıda Mühendisliği öğrencisi Zeliha Demirci ise “İmamoğlu, 18 günlük görev sürecinde bile öğrenciler için birçok şey yaptı. Gençleri düşünmesi oylarını yükseltmesinde bence etkili oldu. Hemşirelik öğrencisi ise “Halk artık bir şeyleri değiştirmeleri gerektiğini anladı.” Öğrenciler belediye seçimini İmamoğlu’nun kazanmış olsamasına sevinselerde daha yapılacak çok şeyin olduğunu ifade ediyorlar. Özellikle başkanlık sisteminin son bulması, ülkede temiz bir demokrasi olması, millet yararı düşünülerek hareket edilmesi talebindeler