Dün imkansız gibi gördüğümüz birliğimizi bugün fabrikamızda kurmaya başladık ve mücadelemiz ile güneş açtı. Bizler 30 dakika mola saatinde 2 dakika bile oturamayan işçileriz. Bu şikayeti dile getirdiğimizde ise “Akşam eve gider, dinlenirsiniz” denilip her talebimiz yok edilmeye çalışıldı. Biz işçiler makineyi her açtığımızda sömürü çarkının da döndüğünün farkında hiç değildik düne kadar. Çünkü hepimizin derdi “Akşam eve nasıl giderim, çocuklar ile nasıl ilgilenirim?” olurdu. Ama bugün o güneşi öyle açtırdık ki birlik olmadan hayalini kurduğumuz hayatlara kavuşamayacağımızı anladık. Önce küçük bir grup kurmaya karar verdik. Her molada yan yana gelmenin olanaklarını zorladık ve ne yapacağımızı konuştuk. Yan yana gelince hepimizin öz güveni arttı. Kolay olmadı elbette. Yeri geldi tartıştık, yeri geldi sustuk. Ama sustukça bizlerden neler gittiğini de öğrendik.
Kurduğumuz grupla su sebillerinden başladık. En temel ihtiyacımız olan suyu, temiz içmek istedik. Dilekçe yazdık, imzalar topladık. İşte o gün anladık, daha da büyüyor birliğimiz. Bunun birlikte zorunlu mesailer ile yıpranan hayatlarımıza kadar birçok sorun karşısında şimdi ne yapmalıyız dedik ve birliğimizi örgütlü bir şekilde sürdürmek için “En kötü sendika sendikasızlıktan iyidir” diyerek sendikal örgütlenmeye başladık. Sürecimiz devam ederken bu mektubu burada bitiyorum. Ama aylar sonra yeniden yazacağız ve o zaman mücadelemizle kazandık diyeceğiz.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Omega Motor'da işten atmalar sürüyor
Vardiya çıkışında görüştüğümüz kadın işçilerden biri, patronun ve insan kaynakları müdürünün kıdemli...
Mesele rant değil, hayat olmalı
‘Deprem için vergiler toplandı ama bir yatırım yapılmadı. Daha doğrusu herkes kendi cebine yatırım y...
Kreşimiz özelleştirilmesin!
Kadınların omuzlarına yüklenen çocuk bakımının sebebi olan, kadınları çalışma hayatından uzak tutma...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.