‘Malzeme benden kıymetli değil!’
‘Yazdığım mektubu okuyan herkese seslenmek istiyorum. İşçiler birlik olsun... Mücadele etmeliyiz, bunu kendimiz için yapmalıyız.’

Merhaba, ben 19 yaşında bir fabrika işçisiyim. Önceki hafta klima eylemi yaptık ve bu eylem sonucu fabrikaya klima takılması için hazırlıklara başlandı. Küçük de olsa bu eylem bir işe yaradı ama az kalsın bir işçi canından oluyordu.

İşçi arkadaşımız makinesinde çalışırken demir havalandırma borusu arkasına düşmüş. O an telefonuna bakmasaymış belki de bugün aramızda olmayacaktı. Çünkü hiçbir güvenlik önlemi alınmamıştı. Arkadaşımız olayın şokuyla ve öfkeyle diğer işçilerin de böyle bir tehlike içerisinde olduğunu ve neden önlem alınmadığını ifade ettiğinde o bölümün müdürü ve fabrikanın genel müdürü geldi. İş kazası atlatan arkadaşımıza “nasılsın” veya “bir yerine bir şey oldu mu?” diye sormadılar. Tabi bu durum, hem arkadaşımızı hem de bizi daha da sinirlendirdi. Müdür yanına çağırdığı arkadaşımıza, “Sakin ol, bir şey yok. Bu kadar sinirli olma” dedi. Arkadaşımız da “Nasıl sakin olayım, canımdan oluyordum! Sakin olamam, hiçbir güvenlik önlemi alınmamış. Madem böyle bir çalışma var, neden cumartesi günü işçileri çalıştırıyorsunuz? Neden işçiler için güvenlik önemleri almıyorsunuz?” diye yanıt verdi.

Müdür, “Sana bir şey olmamış, niye böylesin?” diyerek tersledi. Yaşadığı kazayı görmezden gelen, makineyi kontrol etmesini söyleyen ve “Malzemelere bak bir şey olmuş mu?” diyen müdürün sözlerine daha da öfkelenen arkadaşımız, bu rahatlıklarından ötürü başına kötü bir şey gelseydi dava açacağını ve hakkını alana kadar peşlerini bırakmayacağını söyledi. “Malzemeler benden kıymetli değil! Benim canım daha kıymetli” diyerek tartışmayı sürdürdü.

İşçi arkadaşımızın yaşadığı durum oldukça korkunç. Düşünsenize, patron ve müdürler iş kazası geçirmek üzere olan işçinin canını değil; makinenin ve malzemelerin başına bir şey gelip gelmediğini soruyor. Hatta arkadaşımızdan bir de malzemeleri kontrol etmesini istiyorlar. Hayatının çok başında bir işçi... Ne müdür ne de patron “Ona bir şey olsaydı biz ne yapardık?” diye düşünmüyor.

Yazdığım mektubu okuyan herkese seslenmek istiyorum. İşçiler birlik olsun. Bir malzeme bizim canımızdan daha değerli değil! Bizim birbirimize ihtiyacımız var. Patronlar böyle ve hep böyle olacaklar. Biz birbirimizin yanında olmazsak onlar hep bizi ezecek. Mücadele etmeliyiz, bunu kendimiz için yapmalıyız.

Fotoğraf: Unsplash

İlgili haberler
Fatmalardan bir Fatma

Emek sömürüsünün dergah kıskacından kaçışın, yoksulluğun insanların vicdansızlığından değil büsbütün...

Biz ne zaman yaşayacağız hayatımızı?

‘Anlatacak derdimiz çok da mola süreleri yeterli değil. Bir molaya ne sığdırabilirsek.’

‘Hakkımız olanı istemeden alamayız’

Antep’te kimya fabrikasında çalışan işçi bir kadın anlatıyor: ‘Çalışmaya başladığım ilk ay fabrika İ...