Bu sene okul sezonu yine olaylarla açıldı. Hükümet çocuklarımızın geleceğini yapboz tahtasına çevirdi. Bir taraftan sürekli değiştirilen müfredatla çocuklarımızın bilimsel eğitim almasının önü kapanırken, bir taraftan da çocuklarımızı imam hatiplere göndermemiz için baskı altındayız.

Hepimiz hatırlarız, hükümet birkaç sene önce de pilot okul uygulamasını ortaya atmıştı. Daha bunun ne olduğunu anlayamadan 4+4+4 geldi. Tüm bunlar hem aileleri hem de çocukları çok fazla etkiliyor. Mahallede konuştuğumuz kadınlar da bu durumdan muzdarip.

Gülensu Mahallesi’nde bir ortaokul da pilot okul seçilmiş. Haftalık 16 saat İngilizce, cumartesi günleri yine tam gün kurs, okul çıkışında ilave ek bir saat ders koymuşlar. Öğrenciler bu kursa gidilmezse disiplin olduğunu söylüyor.

Tamam belki ilk duyduğunuzda kulağa hoş geliyor; fakat çocukları bu kadar saat okulda tutmak ne kadar doğru? İyi bir eğitimin kriteri çok ders midir?

Anneler de arada kalmış durumda. Çocuklarına oynayacak alan ya da zaman geçirecek yerler bulamadıkları için cumartesi günü de okula gitmesini istiyorlar. Diğer taraftan daha oyun çağında bu kadar çok derse maruz kalmaları da düşündürüyor.

Okullara hiçbir ödenek vermeyen, bütün masrafları velilerin üzerine yıkan, temizlik için personel bile almayan devletten bir şeyler beklemek akıl kârı değil. Tüm bu olumsuzluklara rağmen bizler Gülsuyu-Gülensulu kadınlar olarak çocuklarımızın geleceği için yan yana gelip sorunlarımızı birlikte çözelim diyoruz.