‘Helal olsun diyemeyecek kadar çok hak ihlal ettiniz’
Mamaklı esnaf kadınlar Erdoğan’ın ‘Hakkınızı helal edin’ sözüne çok öfkeli. Borç batağı ve geçim derdinin yanı sıra, pandemi sürecinde insanların ölümüne neden olan yanlış politikalar bu öfkede etkili

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın helallik istediği esnaf arkadaşlarımıza bir dokunduk bin ah işittik. Esnaf Ayşegül hiçbir yardım alamadığını şöyle anlatıyor: “Nisan sonlarına doğru tam kapanma kararı çıkınca ‘eyvah’ dedi millet. Çünkü pandemi başladığından bu yana yapılması gereken yardım ve destek hiçbir zaman yapılmadı. Yasaklar beyin şalterlerini yakmaya yetiyor. Ne hakkından bahsediliyor, ne verdiniz ki, neyin helalliği! Bizi görmediniz. Sanki ‘Nasıl sonlarını getiririz’ der gibi kapat, aç oynattınız. Yanımızda olmadınız, destek vermediniz, elimizdeki malları almadınız. Evde çoluk çocuk ne yer, ne içer, ne giyer, nasıl ısınır, nasıl yaşar demediniz. Görüyorsun, biliyorsun, duyuyorsun Cumhurbaşkanı ama hiçbir şey yapmıyorsun. Helal et diyene hakkımız helal olsun demek bizim dini sorumluluğumuz ama sen bu sorumluluğumuzu bile yerine getirtemeyecek kadar hak ihlal ettin. O yüzden etmiyoruz, edemiyoruz ve asla etmeyeceğiz.”

‘HELALLİĞİ YANDAŞLARINIZDAN İSTEYİN’

Sercan da hakkını helal etmeyenlerden: “Helallik istiyorsun benden Ey Cumhurbaşkanım, hakkımı helal etmeyeceğim hiçbir zaman. Helallik istemek yaptığının hatalı, yanlış olduğunu bilmek, bunu kabul etmektir. Fakat aynı hataları tekrarlamamaktır da. Af istiyorsun benden, affetmiyorum. Yanlış bir strateji, yanlış bir politikayla yürütülen bu pandemi sürecinden dolayı bir sürü aileye ölümler düştü. Evine ekmek götüremeyen, faturasını, kirasını ödeyemeyen insanlar intihar etti. Kendi çıkarlarınız için insanları sokaklara döküp seçim çalışmalarıyla virüsün yayılmasına neden olup, faturasını da halka acı ve kayıpla ödettiniz. Her alışverişte fiyatların arttığını görmekten, alım gücümüzün düşmesinden dolayı helal etmiyorum. Bir güzellik salonu işletmecisi olarak kuaför ve salonların virüsü yaydığı gibi bir izlenim oluşturmalarından dolayı, 2020’de 52 gün, 2021’de 21 gün kapatılıp bu arada kira, BAĞKUR, vergi, aidat ve faturaları olmayan bütçeyle ödemek zorunda bırakıldığım ve bu kapatmalar karşılığında destek adı altında 1000 liralık sadaka gibi gülünç bir rakam bizlere sunulduğu için helal etmiyorum. Sayın Cumhurbaşkanım, aç ve sefilliğe mahkûm ettiğiniz esnaflardan değil bu pandemi sürecini sayenizde fırsata çevirdiğiniz yandaşlarınızdan isteyin helallik... Hakkım haram zıkkım olsun size.”

‘BİZLER DE BEKLİYORUZ Kİ DEVLETİMİZ BİZE YARDIM EDECEK’

“Ben bu memleketin bir yurttaşı ve esnafıyım. Yıllarca vergi, BAĞKUR ödeyen, işçi çalıştıran, SGK’sını yatıran, devletin bize yüklediği görevleri eksiksiz yerine getiren kölelerden diyelim!” diye söze başlıyor esnaf R.E. “Peki, iktidar bizlere nasıl yardımcı oldu? Pandemide öncelikli kapanan bizleriz, cafe, restoran, kahvehane, güzellik merkezleri, hep beraber kapatıldık. Her sorumluluk hisseden yurttaş gibi bizler de evlerimizde kaldık. Kapatma kararıyla hızlı tüketilmesi gereken malzemelerimiz, sonlara doğru da tarihi geçen malzemelerimiz çöp oldu. Bizler de bekliyoruz ki devletimiz bizlere sahip çıkacak! Nerede…?” Cumhurbaşkanının “helallik” sözlerine ise cevabı şöyle: “4 ay 1000 lira kira yardımı aldık. Bunu da her esnaf aldı mı, bilmiyorum. Bizlere verilmeyen destek fabrika sahiplerine ya da yandaş şirketlere döndü. Yurt dışına gönderilen yardım yani maske ve dezenfektanlar esnaflara hiç gelmedi. İşte bunlar yüzünden helal etmiyorum hakkımı.”

Fotoğraf: freepik

İlgili haberler
Fabrikada su içip tuvalete gitmeyelim diye sebille...

‘Sırf sık sık su içmeye gitmeyelim de tuvalete gitmeyelim diye sebilleri hepimizin uzağına koydular....

Bu kir sömürünün kiri

Adile Doğan, işçi kadınların ortaya saçılan devlet-mafya- sermaye düzenindeki kirli ilişkilerle ilgi...

Bu duvarı biz yıkacağız

Bize dayatılan, örümcek ağına bulanmış o duvarları bizim yıkmamız; bize açlığı, yoksulluğu reva göre...