Pandemi ile birlikte yemeklerimiz de bozulmaya başladı. Öncesinde tatlı günlerimiz, ayda bir mangal ve açık büfe günü oluyordu. Sıcak makarna çıkıyordu. Pandemi sonrasında ise önce tatlı günlerini kaldırdılar. Ardından çorbalar değişime uğradı, hazır çorbaya döndü. Öyle öyle bozuldu zaten.

Tarifini soruyoruz!

Tavuğun içinden vida çıktı. Nejla abladan böcek, başka birinden toplu iğne çıktı. Çoğu kişi yemek almıyor zaten, kahvaltılık alıyor. Kahvaltı dediğimiz de 2 çeri domates, bir küçük salatalık, tereyağı, reçel ha bir de kek, meyve suyu. Öyle aklınıza kahvaltı sofraları gelmesin yani. Pandemide bağışıklığımızı yüksek tutalım diyorlar, bu kahvaltı ile nasıl gerekli besinleri alıp çalışacağız? Ya iki çeşit yemek çıksın. Temiz olsun, karnımız doysun. Ve bizim olsun.

Bugün mesela pilav vardı, üzerine bir kaşık bezelye koyup yedim de öyle geçtim işimin başına. Yoksa aç karnına çalışıyoruz. Sürekli de baş ağrısı çekiyoruz. Bazen de ekmek arası salata. Evet evet doğru duydunuz. En tok ve mideyi bozmayan menüm de bu benim.

Ben sadece yukarı çıkınca bacaklarıma üzülüyorum. Giriş kattan 5. kata çıkıyorsun, sonra eller boş geri iniyorsun. Kalıyor 5 dakika, bir hava alıp içeri giriyorsun. Mola bu!

Evden yanımıza bir şey de alamıyoruz. Koyacak yerimiz yok. Üretimden gir, soyunma odasına git de oradan al da ohoo! Elinde poşet görmesinler zaten, tutanak sebebi. Yasak!

Eh bir de fabrikamız yemekhanesinden efsane tarifler verelim!

Soğuk meze tarifi: Dünkü yemekten pirinç mi arttı. Hiç üzülmeyin. Çözüm burada. Hemen bir süzgeç yardımı ile pirinçleri süzüyoruz. İçerisine bir tutam maydanoz ve soğanı küçük küçük doğradıktan sonra bir kap içerisinde karıştırıyoruz. Ve servis tabaklarına yağlayıp ballayarak ekliyoruz. Ve işte oldu. Bir sonraki günün menüsüne soğuk meze eklendi.

Ne bulursan koy (Florentin) çorbası: Ispanak, yeşil mercimek, buğday, nohut, patates, pırasa, brokoli…

Domates çorbası: Ne bulursan koy çorbasından kalan nohutları ilave ederek servis ediyoruz.

Temel Reis’in kol kası: Parçaladığımız tavukları ortadan açıyoruz. İçerisine ıspanağı koyuyoruz. Sonra deri ile sarıyorsun Ondan sonra üzerine de mercimek çorbasına benzer bir sos. Ye de kas yap!

Ejder meyvesi: Eskiden bir gün tatlı bir gün meyve günü yaparlardı. Pandemiden sonra beslenmemizi düşündükleri için tatlı günlerini kaldırıp meyve günü yaptılar. Ama bir sorun hele meyveler nasıl? Tat yok, tuz yok, su yok. Sonra her gün elma. Ye babam ye!

Patates var yersen: Kız vallahi bizde patates hiç eksik olmaz. Ama çiğdir. Geçen patatesli tavuk yemeği vardı. En azından patates yerim tutar beni dedim. Çatalı batırdım, bir daha bana gelmedi, orada kaldı...

Seviyor sevmiyor makarna: Makarna ya haşlanıyor o haliyle geliyor tabağımıza ya da sonbaharda susuz kalan çiçek gibi kuru ve sert bir şekilde.

Pirinç pilavı: Şehriyeli ve şehriyesiz olmak üzere ikiye ayrılır. Önce şehriyesizi yapılır ki ertesi gün şehriye eklenerek şehriyeli pirinç pilavı yapılabilsin.

Erik dalı pilavı: Erik dalı oynayanlar Ankara pilavı da der. En yanığından şehriye taneleri ile harmanlanarak olur.

Ekşi maya çorba: Masada limon, baharat, yağ buldun mu? Hemen çorbanın içine ekleyip, homojen bir karışım elde etme umuduyla karıştır.

Görsel: Freepik