Kovid Güney Afrika’da kadınlar için daha çok risk teşkil eder hale nasıl geldi?
Güney Afrika eyaleti Gauteng’de yapılan bir araştırmaya göre kadınlar kovid-19 karşısında daha savunmasız. Bunun cinsiyet temelli birçok sebebi var. İşte o sebeplerden bazılar…

Kovid-19 pandemisi dünya genelindeki derin eşitsizlikleri ve toplumlardaki derin çatlakları meydana çıkardı. Meydana çıkan bu çatlaklardan bir tanesi de salgının kadınlar üzerindeki orantısız etkisi oldu. Güney Afrika’da kadınlar, virüsün yayılmasını zapt etmek adına uygulamaya koyulan karantinanın ağır ekonomik ve sosyal etkilerinin ızdırabını çekiyor.  

Koronavirüs Hızlı Mobil Anketi -Ulusal Gelir Dinamikleri Çalışması (The National Income Dynamics Study – Coronavirus Rapid Mobile Survey) kovid-19 pandemisinin ve karantina koşullarının sosyoekonomik etkilerini araştırdı. Araştırmanın ilk bölümünün sonuçları şubat ile nisan ayları arasındaki işten çıkarılmanın kadınlar arasında erkeklere kıyasla çok daha yaygın olduğunu gösteriyor. İşten çıkarılan işçilerin üçte ikisini kadınlar oluşturuyor. Aynı şekilde 2020’nin Nisan ayında paralarını yemek almak için harcadıklarını ve ellerindeki bütün paranın bittiğini bildiren hanelerde daha çok kadınların yaşadığı görüldü. Bunlara ek olarak kadınlar karantinanın başından beri çocuklarının bakımını erkeklere kıyasla daha çok üstlendiler.

Koronavirüs salgınının ve karantinanın sebebiyet verdiği bütün bu etkiler toplumsal cinsiyet temelli olarak nitelendiriliyor. Bu etkilerin arasında kadın ve erkek cinsiyetleri arasındaki fizyolojik ve biyolojik farklılıklar, örnek olarak vücudun verdiği farklı bağışıklık tepkileri de mevcut. Dünya genelinde yükselen erkek ölüm oranın sebebi de yine cinsiyet temelli faktörler.

KADINLAR KORONA KARŞISINDA DAHA SAVUNMASIZ

Güney Afrika Sağlık Bakanlığı’nın Mpilo veri tabanından 6 Mart – 27 Kasım arası veriler gösterdi ki kadınlar Gauteng nüfusunun yalnızca yüzde 50’sini, ülke genelindeki kovid-19 vakalarının ise yüzde 56’sını oluşturuyorlar. Vaka sayıları arasındaki bu cinsiyet farkı genelde 20-65 yaş arası çalışma çağı ile yaşlılar arasında gözlemleniyor.

Gelişmiş dünya ülkeleri arasında da vaka sayısının yüzde 55’ten fazlasını kadınların oluşturduğu epeyce ülke olsa da esas fark şu ki, bu ülkelerdeki vakalarda cinsiyet farkının bu denli açık olduğu yaş grubu, Gauteng’in aksine, 80 yaş ve üstü. 85 yaş üstü vakalarda ise Gauteng de dahil dünya genelinde kadınların sayısı erkeklerin sayısını ikiye katlıyor ki bu durumun başlıca sebebi de kadınların daha uzun yaşamalarından mütevellit 85 yaş üstü grubun çoğunluğunu oluşturmaları. Bu sebepten nüfusları genç olan gelişmiş ülkelerde de genellikle erkekler vakaların çoğunluğunu oluşturuyor.

Güney Afrika’daki veriler, kovid-19 testlerine başvuranların çoğunluğunun yüzde 53 ile kadınlar olduğunu ve test olan kadınların yüzde 57’sinin test sonucunun pozitif çıktığını gösterdi. Çizilen bu tablonun anlamı ise kadınların daha çok teste başvurduğu ve hastalığın karşısında daha savunmasız olduğu.

Kadınların erkeklerden daha çok test olmalarının birkaç tane sebebi olabilir:

1) Rutin olarak test olmak doğum öncesi ve doğum sonrası bakımların bir parçası olabilir.

2) Semptom gösterenler arasına kadınlar aşağıda sıralanan çeşitli sebeplerden dolayı çoğunluğu oluşturuyor olabilir.

Pozitif vaka ve testlerdeki kadın erkek oranındaki uçurum, hastane belgelerine de yansıdı. 2020’nin kasım ayının sonunda Güney Afrika 59.689’u yani yüzde 56’sı kadın olan 106.981 vaka bildirdi. Fakat aksine, ölüm verileri gösterdi ki Güney Afrika’da kovid-19 kaynaklı ölüm erkekler arasında kadınlara göre daha yaygın. Dünya genelindeki durumla da paralel olan bu tablo kadınlar arasındaki yüksek vaka sayısı yüksek ölüm oranıyla sonuçlanmıyor.


VİRÜS KARŞISINDA CİNSİYET TEMELLİ EŞİTSİZLİK

Gauteng’deki çalışan kadınların neden kovid-19’a daha çok maruz kaldığının birkaç sebebi var. Bu sebeplerden bir tanesi kadınların çoğunun kasiyerlik, hemşirelik ve temizlik işleri gibi temas gerektiren işlerde ön saf çalışanı olmaları olabilir. Aynı şekilde dünya genelinde de sağlık çalışanlarının yüzde 70 küsurunun kadın olması hem kadın enfeksiyon oranının hem de test olan kadın oranının bu denli yüksek olmasında etkili bir faktör. Ayrıca kadınların erkeklerden daha çok sosyal yardım kuyruklarında beklemesi de virüsün kadınlar arasında daha yaygın olmasına sebep olmakta.

Yüksek kadın vaka oranını meydana getiren faktörleri anlayabilmek için Gauteng Şehir Bölge Gözlemevi’nin (Gauteng City-Region Observatory) yaşam kalitesini ölçmeye yönelik araştırmasının verilerini kullandık. 2020 Mart’ının kovid-19 karşısındaki savunmasızlık endekslerini temel alarak salgının ve karantinanın şartlarına ve sonuçlarına bağlı risk faktörlerini inceledik. Bu faktörlere kalabalık konutlarda ikamet etmek, toplumsal sağlık hizmetine bağlı olmak, toplu taşıma kullanmak zorunda olmak ve tıbbi yardıma erişip erişememe de dahil.

Veriler gösterdi ki kadınlar, erkeklere göre

1) Daha kalabalık ev koşullarında yaşıyorlar.

2) Ulaşımlarını toplu taşıma araçlarıyla sağlamak zorunda kalıyorlar.

3) Sağlıksız ve yetersiz koşullara sahip olduğu bildirilen evlerde yaşıyorlar.

Bütün bunların yanı sıra kadınlar büyük oranda tıbbi yardıma erişemedikleri gibi toplumsal sağlık hizmeti dışında bir alternatife de sahip değiller.

Çocuk ve yaşlıların bakımının yükünü de omuzladıkları düşünüldüğünde, kadınların kendilerinin veya onların bakımında olan kişilerin sağlığı için toplumsal sağlık kuruluşlarına gitme sıklığı da erkeklere kıyasla daha fazla ki bu da kadınların, kendileri veya baktıkları kişiler için tedavi görmek üzere hastanelere gittiklerinde virüse maruz kalma ihtimallerinin daha fazla olduğu ve bu yüzden daha sık test yaptırdıkları anlamına gelebilir. Bütün bu faktörler mevcut pandeminin doğurduğu cinsiyet temelli savunmasızlığın açık bir şekilde anlaşılabilmesi açısından oldukça önemli.

Kovid-19 enfeksiyonuna karşı kadınların savunmasızlıklarından biri de kadınların büyük oranda toplu taşıma dışında bir alternatife sahip olmamalarından kaynaklanıyor olabilir. Erkeklerle kıyaslandığında kadınlar temel ulaşım araçları olarak minibüsleri daha çok kullanıyor. (Kadınlar yüzde 49, Erkekler yüzde 43)

Kovid-19 enfeksiyonu verileri ve Gauteng Şehir Bölge Gözlemevi’nin endeksleri kadınların sırtına binen iki misli yüke dikkat çekiyor: Kadınların testlerinin pozitif çıkma oranı erkeklerinkinden daha yüksek ve kadınların karantina boyunca sosyal ve ekonomik açıdan savunmasızlıkları erkeklere kıyasla daha fazla ve tekrardan, virüsten en çok etkilenenler de çalışan kadınlar.

Ülkenin bazı bölgeleri artan kovid-19 vakaları yüzünden endişeleniyor ve hükümet bu bölgesel vaka sıçramalarıyla genel bir kapanma yerine daha farklı yollarla mücadele etmeyi hedefliyorken kadınların üstüne binen bu iki misli yükü ortadan kaldırmak adına yapılabilecek müdahaleleri daha da çok değerlendirmeliyiz. Örnek olarak, bazı fiziksel mesafe protokolleri toplu taşıma duraklarında ve sağlık hizmeti veren servislerde esneklik tanımakta. Aksine bu ortamlarda fiziksel mesafeyi zorunlu kılmak kadınlar açısından kovid-19’a yakalanma riskini sahip oldukları bütün dezavantajlara rağmen düşürebilir. Ayrıca bu yalnızca direkt olarak kadınların değil aynı zamanda onların aile üyelerinin de faydasına olacaktır.

Kaynak:  Bilge Su Yıldırım tarafından çevrilmiştir. /theconversation


İlgili haberler
Kenya’da hemşireler Kovid-19’a karşı sağlık çalışa...

Geçtiğimiz Pazartesi günü 20 binden fazla Kenyalı hemşire, yeterli Kovid-19 kişisel koruyucu ekipman...

Adidas, Nike ve H&M büyüyor, işçileri açlıkla müca...

Adidas, Nike ve H&M’in aralarında bulunduğu giyim markalarının işçileri pandemide açlıkla mücadele e...

Katalin Kariko: Kovid-19 aşısını mümkün kılan mRNA...

BioNtech’in korona aşısının temel aldığı mRNA teknolojisini geliştiren Kariko, bunun göçmen bir kadı...