Vücut estetiğinde bilinen en eski yöntem olan “kulak delme” tarih boyunca dünya kültürlerinin tümünde yerini almış ve küpeyi de beraberinde getirmiş. Küpenin anlamı ise her coğrafyada her kültürde farklılıklar göstermiş.

Yaygın olarak güzellik ve süslenme için kullanılan küpe, eski dönemlerde en fazla kadınlar tarafından kullanılıyordu, Antik Mısır ve Antik Yunan kabartmalarında iri küpeler takmış kadın şekilleri görülüyor (Tunç Çağı/ Bronz Çağı).

Özellikle Mısır’ın antik dönemlerinde altın işlemeciliğiyle beraber zarifleşen küpeleri kadınların gönlünce takabilmesi ise ancak Ortaçağ’da mümkün olabildi, kısıtlanan özgürlükler ancak Rönesans döneminden itibaren gevşemeye başlamıştı. Ortaçağ’da halka biçimini alan küpeler, yaygın olarak kadınlar tarafından iki kulağa da takılıyordu.

KADININ SÜSÜ ERKEĞİN GÜCÜ

Bir de erkeklerin taktığı küpeler var. Zaman zaman erkekler de küpeyi ziynet eşyası olarak taksa da yaygın olarak hiç şaşırtıcı olmayan bir şekilde güç sembolü olarak kullanıyorlardı. Erkekler için rütbe belirten küpe süslenmekten ziyade gücü simgeliyordu. Tıpkı yüzük gibi küpe de sosyal konum belirlemesi için kullanılıyor ve iktidar simgesi olarak kabul ediliyordu. Bu kullanım en fazla Bizans, Yunan, Roma, Mısır gibi uygarlıklarda görülürken Frigler, Hititler gibi Anadolu kültürlerinde de erkekler küpe kullanıyordu. 

TÜRLÜ TÜRLÜ KÜPE VAR

Mesela eski çağlarda bir dönem denizciler tarafından tek kulağa takılan küpenin amacı, uzak yolculuklara çıkıp da yuvasına geri dönemeyeceği korkusuna dayanıyordu. Uzun yolculuklarda başına bir şey gelip de cesedinin karaya vuracağını düşünen denizciler, cenaze masrafları için ailesine kulağındaki küpeleri bırakıyordu.

Bir de kölelik simgesi olarak küpe takan erkekler var. Özellikle Mısır’da köle erkekleri özgür erkeklerden ayırt etmek için kulaklarına “kölelik nişanı” olarak küpe takılıyordu. Bu kullanım da Mısır’ın yanı sıra köleci toplumların bir çoğunda yaygındı.

Kaynak: Bir Gün Bir Yerde