‘Temizlik işçisi değil köleyiz.’
Temizlikçi olduktan sonra anladım ki kadın olarak cehennemi yaşamak istiyorsan temizlikçi ve çaycı olacaksın. Hele mülteci kadın işçiysen vay haline!

Ben 7 yıldır DES sanayi sitesinde üç ayrı işyerinde çalışan, temizlik işleri ve çaycılık yapan bir kadın işçiyim. Ev işlerinde çalışan gündelikçilerden pek farkımız yok. Azar işitmek, hakarete maruz kalmak her gün yaşadığımız şeyler. Hele DES, İMES, KADOSAN sanayi sitelerinde çalışıyorsan köle gibisin. Patronun özel arabasını da yıkarsın, cam da silersin, tuvalet de temizlersin…Çamaşır suyu solumaktan ciğerlerimiz kötü durumda. İlk iş yerimde taciz de dahil her hakarete maruz kaldığım için kıdem ve ihbar tazminatımı almadan oradan kaçtım.

İkinci iş yerimde bir gün hasta oldum, işe gelmedim diye iki yevmiyem kesildi. Patron ayakkabısını boyamamı istedi. Kabul etmedim diye bana ağza alınmayacak hakaretler edildi. Temizlikçi olduktan sonra anladım ki kadın olarak cehennemi yaşamak istiyorsan temizlikçi ve çaycı olacaksın. Hele mülteci kadın işçiysen, Suriyeli, Özbek, Türkmen isen vay haline! DES ve KADOSAN civarındaki iş yerlerinde çalışan mülteci kadın işçiler her türlü taciz ve baskıya maruz kalıyor. Mülteci kadınların patronlar tarafından sürekli cinsel obje olarak görülmesi ve ayrı muameleye tabi tutulması utanç verici.

HAYATIMI CEHENNEME ÇEVİRDİLER

DES Sanayide 8-10 saat bazen iş yeri vardiyalıysa 12 saati aşan bir çalışma temposunda çalışıyoruz. Asgari ücret alıyoruz. Fazla mesai için ise 500 veya 1000 lira ancak veriliyor. Bu iş yeri hakkı, bu vergi, bu telafi derken bizi köle gibi çalıştırıyorlar. Zam talebinde bulunduğumuzda “Çalışıyorsan çalış, işine gelmiyorsa muhasebeye uğra, alacağını al ve git!” deniliyor. Hepimizin bakması gereken ailesi ve çocukları var. Nasıl çalışmayalım?

Aldığımız maaş, kira ve çocukların ihtiyacına bile yetmiyor. Sancaktepe’de oturuyorum. Kiram 7 bin 500 liraya çıktı. Bir çocuğumun kronik hastalığı var. Onun ilaç parasını bile yardımlarla karşılayabiliyoruz. Sadece temizlik yapıp, çay dağıtsam iyi. Yemek yap, cam sil, araba yıka, merdiven sil, metal talaşlarını topla, toplama alanına götür…

Biz işçi değil, köle olarak işe alınmışız. Şu an çalıştığım işyerinde huzurlu değilim, hep tedirginim. Psikolojim bozuldu, antidepresan kullanıyorum. Bize bu cehennemi yaşatanlara karşı birlik olmak zorundayız. Ev emekçileri, temizlikçi ve çaycı kadınlar mutlaka örgütlenmeli. Sendika olmasa bile bir dernekte birlik olmalıyız. Aksi halde bu kölelik koşullarında çalışmaya devam ederiz.

Fotoğraf: Freepik

İlgili haberler
Temizlikçi bir kadının kaleminden ‘kendileri’

Susanne Neumann 36 yıl temizlik işçiliği yapmış, şimdi ise kanser tedavisi görüyor. Bu arada boş dur...

GÜNÜN KAZANIMI: Temizlik işçilerinin 45 günlük gre...

Paris tren istasyonlarında çalışan temizlikçiler 45 günlük grev sonrası işverene diz çöktürdüler. He...

Temizlikçi kadın: Görünmez, değersiz?

Almanya’da IG Bau’da örgütlenen temizlik işçilerinin ‘temizliğin bedeli var’ mücadelesinden esinlene...