Bir MESEM hikayesi: 15 yaşında 12 saat çalışma, beş kuruş para
'Bana ‘Sen küçüksün, ne anlarsın’ diyorlar. Ama benim gururuma en çok dokunan şey hem düşük ücret almam hem de sabah onlar kahvaltı yapıp kahve içerken benim temizlik yapıyor olmam.'

Her dönem derslerle cebelleşen gençler sadece yaz tatilinde boştu. Bu boş vakitlerini spor, resim, müzik ile geçiriyor değiller, yanlış anlaşılmasın. Emekçi mahallelerdeki gençler bu boş vakitlerini ailelerinin memleketlerinde geçiriyorlardı. Fakat şimdi o da olmuyor. Gençlerin bir kısmı yaz tatillerinde ancak 1 hafta izin alabiliyor, yılını dolduran ise 1 ay... Yaz tatilinde en fazla eline dondurmasını alıp memleketine gidebilen çocuklar, şimdi ne memleket ne de dondurma yüzü görüyor.

Büşra daha 15 yaşında, yakında 16’sına girecek. Lise 1. sınıfta. Sayısal derslerinin zayıf gelmesiyle sınıfta kalma korku ve öğretmenlerinin “Madem dersi anlamıyorsunuz o zaman gidin MESEM’e yazılın” baskısıyla MESEM’e geçti. Önce İstanbul’un Maltepe ilçesinde bir staj yeri buldu. Burada hem her gün temizlik yapıyor hem de verilen diğer işleri yapıyordu. Ama çalışma saatleri ve günlerinden dolayı işten ayrılmak zorunda kaldı. Sonra Kozyatağı’nda bir estetisyenlik ve güzellik merkezinde işe başladı. Burada ise sabah 9, akşam 9 arası çalışıyordu. Buradaki 12 saatlik çalışma diğer işe göre Büşra'ya normal geliyordu. Evi Kocaeli Darıca'da olan Büşra İstanbul'daki staj yerine gidebilmek için babaannesinin yanında kalıyordu. Güzellik merkezinde çalıştığı için daima bakımlı olmak zorundaydı. Aylık aldığı maaş ortalama 5 bin lira. 15 yaşında olup haftada bir gün izin kullanarak günde 12 saat çalışıp hem yol parası hem de diğer masraflarını 5 bin lira ile nasıl çözecek bu kız çocuğu? Bunu anlamış değiliz.

‘KENDİMİ ENAYİ GİBİ HİSSEDİYORUM’

İş yerinde mobbinge maruz kaldığını söyleyen Büşra, “Müşteriler de çok sıkıntı çıkarıyor. Bana ‘Sen küçüksün, ne anlarsın’ diyorlar. Ama benim gururuma en çok dokunan şey hem düşük ücret almam hem de sabah onlar kahvaltı yapıp kahve içerken benim temizlik yapıyor olmam. Ben veya herhangi bir öğrenci bunları hak etmiyoruz” dedi. Eğer aynı yerde bir yılını doldurabilirse kademeye göre ortalama bir hafta veya bir ay yıllık izin vereceklerini belirten Büşra, “Bizim bir yılımızı çalıp, bizi uzun süreli çalıştırıp sonra da bir hafta, maksimum 1 ay tatil veriyorlar. Ay sonunda elimize geçen ücret 5 bin lira. Kendimi enayi gibi hissediyorum. Ben de 3 ay tatilim olsun isterdim. Ben de denize gitmek isterdim. En azından ben de diğer çocuklar gibi köye gitmek isterdim. Geçtiğimiz senelerde maddi imkansızlıklardan dolayı köye gidemezdik. Şimdi ise hem maddi imkansızlıklar hem de çalışıyor olmam köye gitmeme engel. Tatilde gözüm yok. Biz tatile gitmenin altından kalkamayız. Ama en azından sosyalleşmek, kafa dinlemek isterdim” dedi.

Büşra, “MESEM'in zorluklarını size çok net anlatıyorum ki bunu okuyan arkadaşlarım burayı tercih etmesin” diyerek gençlerin bu zorlukları bilmeden para kazanmak istedikleri için buraya geçtiğini belirtti. Lisenin başında matematik öğretmeninin ona ve bir arkadaşına MESEM’i överek anlattığını, matematik dersinde başarılı olamadıkları için öğretmenin onları ezdiğini ve MESEM’e yönlendirdiğini ifade etti.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Suyu temiz içmek bile birliğimizle mümkün oldu

Fabrikada temiz içme suyu talebiyle başlayan birleşme, sendikal örgütlenme mücadelesine dönüşüyor...

Tercihlerden sonra bizi ne bekliyor?

Öğrencilerin derdi üniversite sınavı bittiğinde bitmiyor. Tercih dönemi sonrasında genç kadınlar nef...

Üniversite tercih dönemi: Hayaller başka, hayatlar...

Üniversite tercihlerinin kafa karıştırıcı yanı genç kadınlarda biraz daha ağır basıyor. Şayet şehir...