Bakırköy Belediyesi işçilerinden mektup var: Heyecanımız mücadelemizden, umudumuz emeğimizden…
Grevdeki Bakırköy Belediyesi işçisi kadınlar, direniş alanından umutlarını, mücadelelerini, taleplerini yazarak Ekmek ve Gül okurlarına selamlarını yolluyor…

Kimi masa başında, kimi sokakta Bakırköy halkına hizmet veriyor.

Sokaktaki çöpü toplayıp temizleyen,

Parktaki çimi, ağacı sulayan ve budayan işçiler onlar.

Çocuklarımızı güvenle emanet ettiğimiz öğretmenler, sanat eğitmenleri, tiyatroda yer gösteren, gişede bilet satan, sahnede oynayan emekçiler…

Bakırköy halkına, aşevinde yemek yapıp dağıtan, tıp merkezinde sağlık hizmeti veren, güvenle ulaşımını sağlayanlar…

Kısacası Bakırköy’ü her yeni güne hazırlayan emekçiler….

 Belediye işçileri olarak güvenceli işte çalışmak, sağlıklı yaşamak, geçinmeye yetecek kadar ücret istiyorlar. İşten atılma tehdidiyle, baskıyla, güvencesiz şekilde “sıfır zam” dayatmasıyla çalışmak değil!

Açlık sınırında yaşamak istemiyorlar.

İnsanca yaşamak ve çalışmak, geçinmeye yetecek ücret istemek, sendikal hak olan greve çıkmak herkesin olduğu gibi Bakırköy Belediyesi işçilerinin de en doğal hakkı.

İşçiler onlara dayatılan yüzde sıfır zam teklifini ve işten atılma tehdidini kabul etmiyor!

Bir an önce toplu iş sözleşmesinin imzalanmasını ve ücretlerinin iyileştirilmesini talep ediyor!

Grevdeki Bakırköy Belediyesi işçisi kadınlar Ekmek ve Gül aracılığıyla duygularını paylaşıyor sizlerle.


DERDİMİZ; EMEĞİMİZİN, ALIN TERİMİZİN KARŞILIĞINI ALMAK

Merhaba, birlik beraberliğin en yüce değer olduğu şu günlerde grev alanından siz dostlara merhaba.

Ben bir kadın işçi olarak; her gün bu ülkede yaşadığım sayısız değersizliklere bir yenisi daha eklendi son zamanlarda. Her gün işyerlerinde amirler, yöneticiler, tarafından uğradığımız yok sayılma, mobbing, verdiğimiz emeğin hiçe sayılması yetmezmiş gibi Bakırköy Belediye başkanının geçen günlerde grev alanında yaptığı konuşma biz işçileri derinden yaraladı. Biz işçilere “Pandemi döneminde zaten hiçbiriniz çalışmadınız ama ben size günü geldiğinde maaşınızı yatırdım” dedi. Sanki yaptığı bir lütufmuş gibi. Pandemi döneminde dünyanın durduğu noktada yine suçu biz işçilerde buldular. Bizler çocuk değiliz, hepimizin aklı fikri var. Ne için greve çıktığımızı Belediye Başkanı da, başkan yardımcıları da, meclis üyeleri de müdürler de çok iyi bilirler. Bizim derdimiz; emeğimizin, alın terimizin karşılığını almak. Biz insan yerine konmak, güzel yaşamak insanca muamele görmek istiyoruz.

İstiyoruz ki hepimizin çocuğu, annesi, babası, kardeşi, bakmakla sorumlu kimseleri olduğunu düşünsünler ya da aramızda kimsesizlerin olduğunu ya da bir anne, bir baba, bir kardeş, bir abla olduğumuzu hatırlasınlar istiyoruz.

İstiyorum ki ellerini sol göğüslerine koyduklarında eğer kaldıysa oralarında bir vicdanları, öyle düşünsünler.

Biz artık geçinemediğimiz ücretleri istemiyoruz. Emeğimizin karşılığını istiyoruz. Her mayıs ayında işten atılma korkusu yaşamak istemiyoruz, iş güvencesi istiyoruz. Biz işçiler grev alanını her gün yeni umutlarla besliyoruz. Emeğimizin karşılığını alana dek alanımızı umutla beslemeye devam edeceğiz.


DESTEKLER UMUDUMUZA UMUT EKLEDİ
Merhaba Ekmek ve Gül, Bakırköy Belediyesi kadın çalışanları olarak, biz inanıyoruz ki yaşadığımız bu evren biz kadınların birlik ve beraberliğiyle güzelleşecek.
Yaşadığımız bu zamanda yaşatılan talihsiz olaylara birlik olup cevap verdik. İnanıyoruz ki birlikte cevap vermeye de devam edeceğiz. Kadına yönelik tacizlerin, kadın cinayetlerinin ve emek sömürüsünün son bulduğu bir dünyayı kucaklayacağız.
Bugün grevimizin 13. günü ve mücadelemiz yağmur altında devam ediyor. Her şeye rağmen heyecanlı ve umutluyuz. Heyecanımızı mücadelemizden, umudumuzu verdiğimiz emekten alıyoruz.
Bu süreçte yanımızda olduğunuzu bilmek umudumuza umut ekledi. Biz kadınlar birlik olduğumuz da güzeliz.
ASIL BİZ BİRLİK OLURSAK HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK

Sevgili ve değerli Ekmek ve Gül emekçilerinin Bakırköy Belediyesinin emekçi çalışanlarına verdiği onurlu desteğinden dolayı sonsuz teşekkür ederim.

13 yıldır Bakırköy Belediyesine hizmet vermekteyim, her yeni gelen yönetimde kendi çıkarları koltuk sevdaları yüzünden ezilen taban çalışanı olarak eşit adil koşullarda çalışacağımız, emeğimizin karşılığını alacağımız, haklarımızın verileceği, verilen haklarımızın da geri alınmayacağı, her yıl işimizden çıkarılma kaygısı olmayacağı, bunların sürekliliğini sağlayacak toplu iş sözleşmesinin yapılmasını istiyorum. İnanıyorum ki, işçi emekçi birlikteliği ve beraberliği sağlanırsa her şey gerçekten de çok çok çok güzel olacak. Hele ki kadın işçilerin birliği ve beraberliğinin sağlandığı noktada işte o zaman “Dünya yerinden oynar kadınlar, işçiler birlik olsa” sloganımızdaki gibi gerçekleştireceğiz düşlerimizi. Ve inanıyorum ki umudumuza umut ekerek o güzel günleri yaşayacağız.

SONUNA KADAR HEP BERABER!
Değerli Ekmek ve Gül; örgütlü mücadelemize verdiğiniz katkıdan dolayı çok teşekkür ederiz, bizler Bakırköy Belediyesi Tiyatro Müdürlüğü personeli olarak her sene işten atılma kaygısına rağmen, gördüğümüz tüm baskılara rağmen emeğimiz için mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz.
Sonuna kadar hep beraber mücadele edeceğiz; ya hep beraber ya hiçbirimiz…

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Ekmek ve Gül'den grevdeki Bakırköy Belediyesi işçi...

Ekmek ve Gül Bakırköy, Fatih, Avcılar, Küçükçekmece ve Esenyurt gruplarından kadınlar Bakırköy işçil...

Bakırköy işçisi kadınların grevi, neşesi, direnci...

Bakırköy Belediyesi işçisi kadınlar baskıya rağmen arkadaşları ile birbirlerine tutunmayı ve güvenme...

Bakırköy Belediyesi işyeri temsilcisi: İşçilerin k...

‘Patronlar bile sendikalar kurup örgütlenirken işçilerin sendikalı olmaktan çekinmemesi gerekir. İşç...