Almanya genelinde 158 kurum ve kuruluş tarafından desteklenen “§218 kürtaj yasası ve 219a bilgilendirme yasağı, Alman Ceza Kanunu’ndan çıkarılsın!” ittifakı, kadınları “§218’e karşı 150 yıllık direniş - Artık yeter!” sloganıyla 28 Eylül’de sokağa çıkmaya çağırıyor. Çünkü bu yıl kürtaj yasasının suç unsuru olarak Alman Ceza Kanunu’na alınmasının 150. yılı. Dünya genelinde olduğu gibi Almanya’da da binlerce kadın kendi kaderini tayin hakkı ve kriminalize edilmeden, toplumsal baskı ve dışlanmaya maruz kalmadan özgür bir seçim yapabilmek için sokaklara çıkacak.

Almanya’da kürtaj ceza yasalarında yer alan 218 ve 219a paragrafları ile düzenleniyor. Her şeyden önce kürtajla ilgili paragrafların ceza yasalarında yer alması kadınların itiraz noktalarından birini oluşturuyor. Çünkü böylesi düzenlemeler sağlıkla ilgili yasalar çerçevesinde yapılmalı.

Alman Ceza Kanunu’nun 218. paragrafı kürtajı cezai işlem gerektiren bir suç olarak tanımlarken, ardından kürtajın cezadan muaf tutulacağı durumlar sıralanıyor. Bu maddeye göre kadınların cezadan muaf olmaları için hamileliğin 12. haftayı geçmemiş olması, kendi istekleriyle kürtaj olmaya karar vermiş olmaları ve devlet tarafından tanınan uzman merkezlere giderek danışmanlık almaları gerekiyor. Kadınlar düşünme süresi sonrasında kürtaj olabiliyorlar. Danışmanlık seçeneği farklı koşullarda düzenlenmiş olsa kötü bir seçenek olmayabilir. Pek çok kadın bu kararı alırken yakınlarından destek göremediği için uzman desteğine ihtiyaç duyabilir. Ancak kürtajı engellemek için zorunlu tutulan danışmanlıklar sırasında kadınların kürtaj kararlarıyla ilgili destek görmeleri çok kolay olmayabiliyor. Üstelik bu zorunlu danışmanlık kadınların bedenlerine dair bir kararı hâlâ veremeyecek olduklarının bir göstergesi olarak karşımızda duruyor.

KANUNA GÖRE KÜRTAJA DAİR BİLGİLENDİRME YASAK!

Güncel tartışmaların odağındaki 219a maddesi de kürtajla ilgili bilgilendirmeyi reklam olarak tanımlayarak yasaklıyor. Geçenlerde kimi değişiklikler yapılmış olsa da Ceza Kanunu'nun 219a bölümü yasakladığı için doktorların web sitelerinde kürtaj hakkında ayrıntılı bilgi vermelerine izin verilmemekte. Değişiklik kürtajın reklamını yapmayı hâlâ yasa dışı olarak tanımlıyor. Sadece artık klinikler ve hastaneler kürtaj yaptıkları bilgisini kamusal olarak duyurabiliyor. Bu yüzden doktorlar hakkında davalar açılıyor. Birçok ülkede olduğu gibi Almanya`da da muhafazakâr kesimler mevcut yasağı daha da sertleştirmeye çalışıyorlar.

28 Eylül’de 60’a yakın şehirde değişik kurum, kuruluş ve kadın örgütü tarafından gerçekleştirilecek çeşitli eylemler sene başından bu yana 150. yıl vesilesiyle düzenlenen geniş bir kampanyanın da bir parçası aynı zamanda. Kampanyanın ve dolayısıyla çağrının bu denli geniş yankı bulmasının bir diğer nedeni de Almanya’da bu yıl 26 Eylül’de yapılacak olan Federal Parlamento ve iki eyalette seçimlerinin olması. Kadınlar tam da bu dönemde kürtaj yasasına ve istenmeyen hamileliklerden dolayı kadınların yaşamak zorunda kaldıkları sorunlara karşı tepkilerini daha yüksek sesle haykırmaya kararlılar: “Kadınların 150 yıldır kriminalize edilmeleri artık yeter!”

Fotoğraf: Ekmek ve Gül