MEKTUP
Pandemi sürecinde 75 gün izne çıkarılan, şimdi tekrar ücretsiz izne çıkarılacak olan tekstil işçisi bir kadın tüm işçilere çağrı yapıyor: Homurdanmak değil, daha yüksek ses çıkarmamız gerekiyor.
İzmir’de yaşanan deprem sonrası Bornova Kadın Dayanışma Derneğinin çağrısına kulan veren Ekmek ve Gül Kadın Kadın Dayanışma Derneği, Kocaeli’den İzmir’e dayanışma ve kız kardeşlik ağlarını ördü.
Sosyolojik yönden bakıldığında ‘Kadın Üniversiteleri’ projesinin kadınları sosyal hayat ve eğitim açısından daha da ayrıştıracağı aşikar…
Yaşadığım şehirde iş bulma şansım çok az olduğu ve KYK yurdu kapalı olduğu için yatılı bir iş bakmak zorundaydım. Şu anda yatılı olarak 3. sınıfa giden bir çocuğa bakıcılık yapıyorum.
Okurken çalışmak zorundayım çünkü ekonomik bağımsızlığımı kazanmalıyım. Şimdilik hayallerime giden yol çağrı merkezinden geçiyor ya da geçmek zorunda kalıyor.
‘Çocuklarıma sarılıp her defasında yeniden kalktım ve yılmadan saatlerce yürüyerek sesimi duyurmaya çalıştım. Ne de olsa kadınların ‘Beyaz Çarşamba’yı doğurduğu topraklardan geliyordum.’
Van’da 2011 depremi ardından 5 milyon liralık teşvik alan firmalardan Gündüz Nakış, kovid-19 salgını ile küçülmeyi gerekçe göstererek fabrikayı kapattı. İşçiler dava açtı ve mücadelelerini sürdürüyor.
15 yıldır ev işçiliği yapan Elif, kendi gibi yüzlerce kadın tanımış, sadece bir ev işçisi biliyor emekli olabilen. Emeklilik hakkını gasbedecek istihdam paketine tepkisi büyük, bir de çağrısı var.
Biz, ‘İş mi çocuk mu’ ikileminden kurtulup işe gitmek, çocuklarımızı da ücretsiz, nitelikli, güvenli kreşlere göndermek istiyoruz. Tüm kadınlarla kreş talebimizi yükseltelim.
Ödevi için bir kişinin günlük besin kaydını tutması gereken üniversite öğrencisinin aldığı yanıtlar, memleketin halini ortaya seriyor…
Özel bir okulda öğretmenlik yapan Mine, patronları kollayan sözleşmelerden, pandemide ağırlaşan koşullardan bahsederken çok değerli bir deneyim de paylaşıyor.
Yıllar içerisinde özgüvenimi kaybettim. Bir şeylere adım atmaya çalışırken hep çekindim, ‘Yapamam’ dedim. Neden yapamayayım? Bunlar hep içinde bulunduğumuz baskıların, zorbalıkların yansıması.
'Üzerimizdeki yükün altında zaten eziliyoruz yıllardır, bu kadar sorunun içinde çocuklarımızın eğitimi de bize devredilmiş durumda.'
Hayatın hiçbir noktasında kurtarılmayı bekleyen kadınlar olmamalıyız. Güçlü olmak zorundayız… Sistemin yarattığı kadınlara dönüşmek zorunda değiliz.
İzmir’den Sağlık-İş üyesi kadın işçi: ‘Kadın işçiler, toplu sözleşme süreçlerine dahil olup, maruz kaldıkları taciz, mobbing, ucuz iş gücü olma ihtimallerini ortadan kaldırmayı hedeflemelidirler.’
Kötüyü, eril aklı, şiddeti, istismarı, tacizi, tecavüzü en dibe gömecek olan şey haklı olanın, yaşamak isteyenin, kötülüklere direne direne, inadına kahkaha atması; kahkaha ata ata direnmesidir...
Medyada dolanan bütün yalan haberlere cevap olarak yazıyorum: Hatice Tusu'nun failiyle bir gönül birlikteliği yoktu, onu sevmiyordu, ona hiçbir konuda müsaade etmemişti ve mücadele ediyordu.
Bir lokma ekmek derdine hayatımızı hiçe sayarak koronaya rağmen o marketlerde çalışıyoruz. Siz insan sağlığı için temizlik ürünleri satan bir firma olarak çalışanlarınızın hayatını hiçe sayıyorsunuz.
‘Şu günlerde dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Bu yazıyı kaleme alma sebeplerimden biri bu. Diğeri ise; susmanın örgütlü kötülüğe hizmet edeceğine dair inancım.’
Altınoluklu kadınlardan doğa talanına, orman yangınlarına tepki: ‘Doğaya hak ettiği değeri vermiyoruz!’
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.