İL İL 25 KASIM | Şiddet ve yoksulluğa karşı kadınlar sokakta!
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Gününde kadınlar Türkiye’nin dört bir yanında şiddete, yoksulluğa, eşitsizliğe karşı hakları ve hayatları için sokakta.
İSTANBUL

İstanbul’da 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde Taksim Tünel Meydan'ında kafinlar toplanmaya başladı. "Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz", "Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz", "Kadınlar birlikte birlikte güçlü" sloganı atıyorlar. Galatasaray Meydanında açıklama yapmak isteyen kadınların önü Rus Konsolosluğu önünde kesildi. Kadınlar bu tutumun yasaklama olduğunu söyledi. Polis barikatların açılmasını isteyen kadınlara biber gazıyla müdahale etti.


Fotoğraflar: Ekmek ve Gül


ANKARA

Ankara Kadın Platformu'nun çağrısıyla Ankara Sakarya Caddesi'nde kadınlar buluştu ve "Karanlık sokaklarda korkmadan, özgürce yürümek istiyoruz. Haklarımızdan ve hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz. Yaşamak istiyoruz" diyorlar.

 

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Kadınlar" "Kadın, yaşam, özgürlük", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", “Hükümet istifa” sloganlarıyla Sakarya Caddesinde bir araya geldi. Yapılan açıklamada konuşan İlkay Ersus “2021 yılında, 'İstanbul Sözleşmesi Bizim ve Asla Vazgeçmiyoruz, Sokaklarda Uygulatacağız' dedikten sonraki ilk 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nü, erkek ve devlet şiddeti karşısında birbirimiz için isyanı büyüterek karşılıyoruz” dedi.

Ekonomik krizin her geçen gün büyürken kadın ve genç kadın işsizlik oranlarının sürekli artmasına dikkat çeken Ersus, “Yağ, süt, et gibi çok temel besin ürünlerine para yetiştirilemiyor. Doların hızlı artışı önlenemezken saraylarda yaşayanlar, çifter çifter maaşlar alanlar bizlere; ‘Porsiyonları küçüktün, kombinin derecesini düşürün, peygamber de mideyi tam doyurmazmış’ gibi trajikomik önerilerde bulunuyor. Savaşa değil kadınlara bütçe diyen, kadınların eşit ve özgür bir yaşaması mücadele verenler ise iktidar bloğu tarafından terörist ilan ediliyor. Doların 13'e ulaştığı bir ülkede, kadınların yoksulluğuna yoksulluk eklenirken; cinsiyetçi iş bölümü ile kadınlar hem evde çalışmak zorunda hem de eve ek gelir getirmek için güvencesiz çalışma koşullarına itilmektedir” dedi

Evde, sokak ortasında, işyerinde katledilen veya devletin kolluk güçleri desteğiyle kaçırılan ve kaybedilmeye çalışılan kadınlara her gün bir yenisi daha eklendiğini söyleyen Ersus, “Neredeyse 2 yıla yakındır Gülistan Doku’dan haber alınamıyorken, Nadira ve Yeldana’nın katilleri korunmaya devam ediyor. Kürt illerinde savaş ve işgal politikalarının bir parçası olarak, İpek Er’in katili Musa Orhan devlet zırhı ile korunurken erkekler devlet eliyle cesaretlendiriliyor. Erkekler rahatça ‘Daha korumasız olacağını düşündüğüm için kadın seçtim’ diyerek katliamlarını dillendirebiliyorlar” dedi.

Fotoğraf: Damla Kırmızıtaş/Evrensel

Ersus şöyle konuştu; “İşsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe, gericiliğe, tacize, tecavüze, istismara, katliamlara ve savaşlara karşı eşit ve özgür bir toplum için isyandayız. İstanbul Sözleşmesi ve daha nice haklarımız için, tüm saldırılara karşın sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Birlikte mücadele ile sokaklarda meydanlarda, yeniden kuracağız cinsiyetsiz, eşit ve özgür bir ülkeyi. Birbirimiz için birlikte mücadele ediyoruz, etmeye devam edeceğiz ve bir kez daha 25 Kasım alanlarından erkek şiddetine, yoksulluğa, AKP-MHP ittifakına, kadın düşmanlığına karşı başta kadınlar olmak üzere tüm toplumu, her yeri bir isyan alanına çevirmeye, birlikte mücadeleye çağırıyoruz.”

ANKARA ÜNİVERSİTESİ

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Gününe ilişkin pankart asmak isteyen Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgileri Fakültesi öğrencileri, üniversitenin özel güvenlik birimi tarafından engellendi.

Fotoğraf: Evrensel

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgileri Fakültesi öğrencileri, 25 Kasım için bir araya geldi. “Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok” yazılı pankartı fakültede asmak isteyen öğrenciler özel güvenlik biriminin sert müdahalesiyle karşılaştı. Özel güvenlik birimi pankarta el koydu.

Fakültede açıklama yapan öğrenciler şöyle dedi: “Biz kadınlar ve lubunlar olarak, günlük hayat içerisinde sistematik olarak maruz kaldığımız fiziksel, psikolojik, cinsel şiddeti kabul etmiyoruz. Yaşamımıza kasteden patriyarkaya karşı tüm sıra arkadaşımız olan kadınları, maruz bırakıldıkları şiddete karşı çıkmaya, isyan etmeye, dayanışmayla yeni bir dünya kurmaya çağırıyoruz. Kadınların katledildiği bir düzene bugün burada söz söylemek için görüştüğümüz Dekan Orhan Çelik 2021’de 353 kadının katledilmesini ajitasyon olarak değerlendirmiş ve burada söz söyleyişimizin önüne geçmeye çalışmıştır. Biz kadınlar ne Orhan Çelik’in ne de kadın düşmanı bu düzenin üzerimizde kurduğu tahakkümü kabul ediyoruz. Orhan Çelik’e sözümüzü yineliyoruz: Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz.”


İZMİR

İzmir Kadın Platformu, 25 Kasım için Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesinde bulunan Eski Leman Kültür önünde toplanarak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde yürüyüş gerçekleştirdi.


“Evde, sokakta, işte, kampüste şiddet her yerde. Çözüm örgütlü mücadelede” yazılı pankart arkasında yürüyüşe başlayan kadınlar sık sık, “Kadınlar sokakta hükümet istifa”, “Sözleşme bizim vazgeçmiyoruz, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Gülistan Doku nerede”, “Kadınlar burada Soylu nerede”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz”, “Krizin yükü patronlara”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganları attı. Yapılan açıklamada iktidarın gerici saldırılarını kabul etmediklerini söyleyen kadınlar, “Erkek egemen yargı kadınların şiddetsiz, eşit yaşam hakkını hedef alıyor. Buradan bir kez daha sesleniyoruz, yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz” dedi.


“Narenciye paketleme tesisinde çalışırken eşarbı iş makinesine takılarak feci şekilde hayatını kaybeden 13 Yaşındaki Suriyeli Ula Kerem’in ölümü göçmen kadın ve çocukların neler yaşadığını acı bir şekilde ortaya seriyor” diyen kadınlar, merdiven altı atölyelerde, güvencesiz ve güvenliksiz bir biçimde ucuzunda ucuzu olarak sömürülen göçmen kadın ve çocukların şiddet ve tacize uğradığını, iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini söyledi. Kadınlar, “Biz kadınlar barış içinde bir yaşam istiyoruz. Göçmen kadın ve çocukların haklarının tanınmasını istiyoruz. Eşit işe eşit ücret, güvenceli iş ve güvenli ortamlarda yaşamak istiyoruz. Bunun için örgütlenmekten, mücadele etmekten dayanışmadan asla vazgeçmeyeceğiz. Kirpiğimiz yere düşmesin diye mücadele etmeye kararlıyız” diye konuştu.

İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmayı asla kabul etmediklerini söyleyen kadınlar, 190 Sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin bir an önce imzalanması gerektiğini vurguladı.

Fotoğraflar: Evrensel

Kadınlar son olarak şunları kaydetti: “6284’ün uygulanmasını, ekonomik, sosyal, hukuksal önlemlerin derhal hayata geçirilmesini istiyoruz. Biz kadınlar şiddetin, yoksulluğun olmadığı eşit ve adil bir yaşam istiyoruz.”

ALİAĞA

Aliağalı Kadınlar Demokrasi Meydanında açıklama yaptı. Aliağalı Kadınlar adına açıklamayı okuyan Eren Saran, "Bu yıl Aliağa'da bir kadın arkadaşımızın uğradığı şiddet kameralara yansıdı, güpegündüz çalıştığı iş yerine elinde silahla gelen oğlu tarafından bir kadın katledilmek istendi. Her bir şiddet olayının ardından sokaklara çıkan bizler haykırdık" diye konuştu.


"Ekmeğin küçüldüğü, şiddetin büyüdüğü bu karanlık tablo, milyonlarca kadını aynı sorunların tarafı haline getiriyor" diyen Saran, "İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. O sözleşme yeniden yürürlüğe girecek, biz kalacağız siz gideceksiniz. Evde okulda, kampüste, sokakta, işyerlerinde, fabrikalarda bizleri hapsetmeye çalıştığınız karanlığa teslim olmayacağız" dedi.

BORNOVA

Bornova Kadın Platformu, “Yoksulluk ve şiddete karşı çaresiz değiliz, gücümüz birliğimiz” şiarıyla Bornova Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.

“Şiddete ve yoksulluğa karşı gücümüz birliğimiz” pankartı taşıyan kadınlar sık sık, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Nefrete inat yaşasın hayat”, “Krizin yükü patronlara” sloganları attı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Eşitlik haklarından, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediklerini dile getiren kadınlar adına basın açıklamasını Fatma Ertaş okudu.

Şiddeti önlemek için devletin hiçbir adım attığını dikkat çeken Ertaş, “Kadınları giderek daha fazla oranda güvencesiz ve niteliksiz işlere mahkûm eden, bakım yüklerini arttıran, şiddeti derinleştiren, yoksullaştırıp çaresizliğe iten, sürekli haklarına göz diken, şiddeti yeniden ve yeniden üreten bu sömürü düzenini kabul etmiyoruz. Yoksulluğun da şiddetin de kaderimiz olmadığını biliyoruz. Bu yüzden haklarımızın bir tekinden bile vazgeçmeye niyetimiz yok” dedi.

BUCA

İzmir’in Buca ilçesinde kadınlar yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. Forbes Sevgi Yolundaki Madenci Anıtı önünde toplanan kadınlar, "Kadın cinayetleri politiktir", "Asla yalnız yürümeyeceksin", "Kadın, yaşam, özgürlük" sloganları eşliğinde Buca Belediyesi Özgecan Aslan Kadın Dayanışma Merkezi’ne kadar yürüyüş gerçekleştirdi.

Fotoğraf: Evrensel

Kadınlar adına açıklamayı BEKEV’den Hatice Çoruk okudu. Tacize, tecavüze, kadın cinayetlerine, yoksulluğa karşı mücadeleye çağrıldı.

Yoksulluk ve sefaletin her gün daha da arttığını ifade eden Çoruk, “İşten ilk atılanlar kadınlar oluyor, kadınların kayıt dışı çalışması artıyor, kadınlar güvencesiz ve esnek çalıştırılıyor. Ekonomik kriz biz kadınlara ekonomik, psikolojik ve fiziksel şiddet olarak dönüyor. Ülke batıyor ama iktidar kadınlarla, kadın mücadelesiyle uğraşıyor. Kadınları mahkûm etmek istedikleri bu sömürü düzenini kabul etmiyoruz” dedi. Çoruk, tacize, tecavüze, kadın cinayetlerine, yoksulluğa karşı mücadeleye çağrıldı.

Buca Kent Konseyi adına konuşan avukat Melike Özdemir kadına yönelik şiddet ve bu şiddete karşı mücadele konusunda konuştu.

DİKİLİ

Dikili Kadın Platformu Bülent Ecevit Meydanı’nda toplanarak sloganlar eşliğinde Atatürk Meydanı’na yürüdü. Burada açıklama yapan kadınlar, "şiddet düzenine itirazımız var” dedi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Basın açıklamasını kadınlar adına Şirin Ulusoy ve İral Kırlangı okudu. Kadınlar, “Biz kadınlar şiddetin, yoksulluğun olmadığı eşit ve adil bir yaşam istiyoruz. Bu yaşamı, Mirabel kardeşlerin özgürlük mücadelesinden ve tüm kız kardeşlerimizden aldığımız güçle hep birlikte kuracağımıza inanıyor ve bunu biliyoruz” mücadele çağrısı yaptı.

ADANA

Kadınların yürüyüşüne polis izin vermek istemedi. Kaldırımda da durdurulan kadınlara polis amirleri yürüyüşün yasalara aykırı olduğunu iddia ederek yürüyüşü engellemek istedi. Yürüyüşün engellenmesine kadınlar ıslıklar ve alkışlarla tepki gösterdi. Yürüyüşte ısrar eden kadınlar Anayasal Haklarını kullandıklarını belirterek yürüyüşte ısrar edince polis yolu açmak zorunda kaldı. Yoldan yürümelerine izin verilmeyen kadınlar kaldırımdan yürüdü.

Fotoğraf: Evrensel

İnönü Parkı’nda gerçekleştirilen açıklamayı Sevil Aracı okudu. Aracı, “Ekmeğin küçüldüğü, şiddetin büyüdüğü bu düzeni kabul etmiyor ‘artık yeter’ diyoruz. Güvenceli iş, insanca yaşanacak ücret, şiddetsiz bir yaşam talebiyle Mirabel kardeşlerden ve birlikteliğimizden aldığımız güçle alanlardayız. Tüm kadınları şiddetin, yoksulluğun, işsizliğin, eşitsizliğin karşısında taraf olmaya, evlerden sokaklara, işyerlerinden okullara bulunduğumuz her alanda mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi.

Çilem Doğan’ın 15 yıl hapis cezası onaylanarak kendisine “Hayatına neden sahip çıktın” denilmiş olduğunu söyleyen Aracı, “Adalet yok, hukuk yok, başvurup cevap alabilmemiz, destek bulabilmemiz gereken devlet kurumlarının kapısı yüzümüze çarpıyor. İktidarın kadınların haklarını her gün tırpanlayan hamleleriyle şiddet pervasızlaşıyor, vahşileşiyor” dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Aracı’nın ardından konuşan HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, İktidarın “Bizden önce kadının adı yoktu” söylemlerine tepki göstererek “Halbuki bu iktidar döneminmde kadına yönelik şiddet yüzde 1400 oranında arttı” dedi. Toplumun ve kadınların en çok yoksulluğu yaşadığı bir dönemde olduğumuza dikkat çeken Hatimoğulları, “TBMM’de bütçe görüşmeleri var. Ama bütçede işçi yok, emekçi yok,i yoksullar, açlar yok, geçinemeyenler, barınamayanlar yok. Ama en çok da biz kadınlar yokuz. Kadına zere kadar bütçe yok” dedi.

Bıçaklı saldırıda kendisini öldürmek isteyen eşine verilen 5 yıl 15 ay cezaya isyan eden Dilek Güven de yürüyüşte yerini aldı. Eylemde söz alan Güven, “Bütün erkeklerin gözünde öfke görüyorum. Benim olayımın üzerinden 1,5 yıl geçti. Kadınlar hala öldürülüyor” diyerek davanın peşinde olduğunu dile getirdi.


ADIYAMAN


Adıyaman İl Kadın Platformu, kentte etkili olan yağışa rağmen Demokrasi Parkı'nda açıklama gerçekleştirdi. Kadınlar adına konuşan Eylem Yıldırım, "Bugün çok daha güçlü ve çok daha örgütlü bir şekilde hayatlarımıza ve haklarımıza sahip çıkıyoruz. Eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz. İsyanımızı büyütüyoruz" şeklinde konuştu.


ANTALYA

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Antalya Kadın Platformu çağrısıyla Kapalıyol Halk Bankası önünde toplanan kadınlar Attalos Heykeli’ne yürüdü. “İstanbul Sözleşmesi bizimdir, vazgeçmiyoruz”, “Sermayeye değil, kadınlara bütçe”, “Krizin bedelini yaratanlar ödesin”, “Kadınlar yürüyor, mücadele büyüyor” sloganlarıyla yürüyen kadınlar Attalos Heykeli önünde açıklama yaptı. Türkçe ve Kürtçe olarak yapılan açıklamada “Evde, işte, okulda, sokakta erkek devlet şiddetine karşı yaşamını ve haklarını savunan tüm kadınların ve LGBTİ+’ların sesleri seslerimizde haklarımızdan hayatlarımızdan özgürlüğümüzden ve birbirimizden vazgeçmiyoruz” diye konuştu. Basın açıklamasının ardından kadınlar erbaneler ve marakaslar eşliğinde halaylar çekti.


ANTEP

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Gaziantep Demokratik Kadın Platformunun çağrısıyla Kırkayak Parkı’nda toplanan kadınlar, Demokrasi Meydanı’na yürüdü. Basın metnini Gaziantep Demokratik Kadın Platformu adına Elif Söyleyici okudu. Söyleyici, “AKP/MHP iktidarı döneminde kadınların çalışma yaşamı da neoliberal politikalar doğrultusunda esnek, güvencesiz, parçalı ve kayıt dışı istihdam biçimleriyle yeniden yapılandırılmaktadır. Pandemiyle ekonomik kriz bileşkesinde ilk işten çıkarılanlar kadınlar olmakta, kadın yoksulluğu ve işsizliği her geçen gün artmaktadır” dedi. Bugün kadınların çok daha güçlü ve çok daha örgütlü olarak hayatlarına ve haklarına sahip çıktığını belirten Söyleyici, “Eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz isyanımızı büyültüyoruz” diyerek basın açıklamasını bitirdi.

AYDIN


DİDİM

Didim Kadın Platformu da yaptığı basın açıklamasıyla, “Kadınları erkeğe, sermayeye ve devlete daha da bağımlı hale getirmek için her türlü krizi fırsata çevirmenin hesabını yapanlardan hesap soruyoruz” dedi. Didim Kent Meydanında düzenlenen basın açıklamasına Kadın Platforma bağlı sendikalar, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Didim Cemevi üyesi kadınlar Cemevi’nde toplanarak, katledilen kadınların fotoğraflarıyla Kent Meydanı’na kadar yürüdü. Kadınlar, alanda İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceklerini bir kez daha haykırdı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Basın açıklamasını okuyan Zerrin Alparslan ise, “Her alanda karşımıza çıkan şiddete karşı seçeneksiz değiliz! Seçenek biz kadınlarız! Seçenek biz kadınların birlikte mücadele etmesi, seçenek kadın dayanışması. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü’nde, Şiddete, eşitsizliğe, adaletsizliğe, yoksulluğa, sömürüye ve her türden gericiliğe karşı dünyanın dört bir yanında tüm kız kardeşlerimizi sesimizi birleştirmeye, umudumuzu büyütmeye, kayaları çatlatıp, tohumlarımızı yeşertmeye, birlik olmaya çağırıyoruz” dedi.

KUŞADASI

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Kuşadası Kadın Platformu basın açıklaması yaptılar. Platform adına Selver Savran açıklamayı okudu: "İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararından bu yana kadın cinayetlerinin, kadına ve çocuğa şiddet ve istismarın daha da artarak devam ettiğini tespit ediyoruz. Her gün en az 3 kadının katledildiği, kadına şiddetin olağan hale geldiği bu ortamda, kadınları koruyacak en önemli belgenin kaldırılmasının saldırganları teşvik ettiğini görüyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin sorunsuz hayata geçirilebilmesi için kabul edilmiş 6284 sayılı ‘Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’ gerektiği gibi uygulanmıyor. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek, 6284’ü uygulamayarak, cezasızlık politikası uygulayarak faillere cesaret verenler yüzünden katlediliyoruz."


BALIKESİR

Balıkesir merkez, Edremit, Altınoluk, Burhaniye, Ayvalık ve Bandırma ilçeleri ile kent merkezinde sokağa çıkan kadınlar, öfkelerini dile getirip taleplerini haykırdılar.

Balıkesir

Edremit

Ayvalık

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Ayvalık’ta yürüyüş gerçekleştirildi. Ayvalık Belediyesi’nin de katkılarıyla düzenlenen yürüyüş, Ayvalık Öğretmenevi’nin önünden başlayıp Cumhuriyet Meydanı'nda okunan basın açıklamasıyla son buldu.

Bandırma'da kortej oluşturarak yürüyüşle geçen kadınlar, yol boyunca coşkulu sloganlar attı.

Altınolukta Cumhuriyet Meydanı'nda mini bir skeç canlandıran kadınlar, adaleti yargıladılar.

Altınoluk | Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

Yapılan basın açıklamasında AKP hükümetinin tekçi, cinsiyetçi, eril, gerici, dinci bir anlayışla kadınların hâk ve özgürlüklerine saldırdığını, İstanbul Sözleşmesi'nden bir gecede çıkıldığını vurguladılar. AKP'nin kadınları eve hapsetmek, kamusal alandan dışlayarak köleleştirmek istediğini söyleyen kadınlar, bunu asla kabul etmeyeceklerini belirttiler.

Ekonomik şiddetin ve yoksulluğun en çok kadınları vurduğunu, bu durumun kadınlara yönelik şiddet ve cinayetleri teşvik ettiğini dile getirdiler.


BATMAN

Özgür Kadın Hareketi (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Batman'da yürüyüş düzenliyor. "Savaşa, şiddete , yoksulluğa karşı Kadın özgürlük zamanı" pankartının açıldığı yürüyüşe çok sayıda kadın katıldı.


BURSA

Bursa Kadın Platformunun çağrısıyla Fomara Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar Kent Meydanına yürüdü. Eylem İstanbul’dan Ankara’ya “Beyaz Yürüyüş” gerçekleştiren hekimler ve TTB Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı’da katıldı.
Kent Meydanında Bursa Kadın Platformu asına basın açıklamasını Simla Mumcuoğlu okudu.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Kadınlar her gün evde, işte, okulda, sokakta erkek-devlet şiddetine maruz kalmakta ya da şiddet tehdidi altında yaşamlarını sürdürmektedir diyen Mumcuoğlu, “İktidar, kadın düşmanı politikaların sürdürücüsü olmaya devam etmektedir. Dünyada ve ülkemizde milliyetçi muhafazakâr iktidarlar, pandemiyi de fırsat bilerek kadın kimliğine dönük saldırılarını arttırırken, AKP iktidarı tekçi, gerici ve cinsiyetçi temelde oluşturmayı tasarladığı yeni toplumsal düzenin inşası için kadın kazanımlarını zayıflatmayı temel almış, baskı mekanizmalarını tümüyle seferber ederek kadınları ev içinde ve kamusal alanda silikleştirmeye dönük saldırılarına hız vermiştir” dedi.
2021 yılının ilk 9 ayında 358 kadın katledildiğini belirten Mumcuoğlu, “Kadın emeği ve yaşamı üzerinde denetim kurmaya çalışan iktidarın kamusal alanı dinselleştirerek, Türk-İslam sentezli bir kamusallık yaratma hevesi de her fırsatta açığa çıkmaktadır” dedi.

Emperyalist savaşlar sonucunda birçok kadın ve çocuk mültecileşirken ırkçılık ve yabancı düşmanlığı yanında cinsel şiddet tehlikesiyle de karşı karşıya olduğunu ifade eden Mumcuoğlu, “Mültecilik dünya halklarının kanayan yarası olmaya, en çok da kadın ve çocukları vurmaya devam ediyor. İŞİD, Taliban gibi bizzat emperyalistler tarafından beslenmiş desteklenmiş cihatçı çeteler bulundukları her yerde tehdit olmaya devam ediyorlar. Kadın hak ve özgürlüğüne dair bugün ne varsa kadınların yıllardır yürüttüğü mücadelenin sonucu olduğunun farkındayız. Yaşadığımız her türlü erkek-devlet şiddetinin karşısında birlikte mücadele ederek ve birbirimizle dayanışarak kazanacağımızı biliyoruz” dedi.


ÇANAKKALE

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Çanakkale’de kadınlar, Çanakkale Ekmek ve Gül Grubu çağrısıyla “Şiddete, eşitsizliğe, yoksulluğa karşı birleşelim” dedi. EMEP, TKP, Sol Parti, CHP ve Pir Sultan Abdal Alevi Kültür Derneğinin de katıldığı açıklamada kadınlar taleplerini haykırdı. Açıklamada Çanakkale Ekmek ve Gül topluluğu adına konuşan Filiz Ceylan, Dardanel’de yaşanan emek sömürüsünü hatırlattı: “Dardanel reklamlarındaki şatafat yalan, gerçekler acı. Bugün sanayi sitelerinden tekstil atölyelerine kadar birçok sektörde 8 saatlik iş günü ve asgari ücret artık lüks sayılıyor. Kadınlar işyerinde bitmek bilmeyen mesai zoruyla, evdeki zorun arasına sıkışmış bir yaşama mahkum ediliyor. Artan işsizlik nedeniyle kölelik koşullarında çalışma dayatılırken, işyerlerinde baskı ve mobbing rutin hale geliyor. Çanakkale’de yanı başımızdaki Dardanel’de çalışan kadınlar, günlerdir tam da bu koşullara karşı seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Üç vardiya sistemiyle, günde 4-5 saat uyku ve günlük ortalama 12 saat aralıksız çalıştırılıyorlar. Yorgunluktan harap olmuş vaziyette, fabrikanın her yerinde gözetlenerek, ustabaşı küfrü ve hakaretlerine maruz kalıyorlar. Biz kadınlar, 8 saatlik iş günü, güvenceli iş, insanca yaşanacak bir ücret ve insanca çalışma koşulları istiyoruz. Sadece nefes almak değil, yaşamak istiyoruz” dedi. Ceylan kadınlara şu çağrıyı yaptı: “Tek adam, tek parti yönetiminin cinsiyetçi politikalarına, işsizliğe, yoksulluğa, savaşa ve kazanılmış haklarımızın yok edilmesine karşı; En yakınımızdaki kadınlarla el ele verelim; dayanışmayı büyütelim.”

ÇORUM

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Çorum Kadın Platformu çağrısıyla Kadeş Barış Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar basın açıklaması yaptı. Kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin protesto edildiği açıklamada, katledilen kadınların fotoğrafları taşındı. Eylem sırasında kadına yönelik şiddetin son bulması için sloganlar atan kadınlar, açıklamada "Bugün çok daha güçlü ve çok daha örgütlü olarak hayatlarımıza ve haklarımıza sahip çıkıyor, eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz isyanımızı büyütüyoruz” dedi.


DERSİM

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

MÜCADELE TEK SEÇENEK

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma gününde Dersim Kadın platformunun çağrısıyla Seyit Rıza meydanında bir araya gelen kadınlar, “Mücadele yaşamak için tek seçenek” dedi. Platform adına açıklamayı okuyan Fatoş Argın, dünyanın dört bir yanında kadınların şiddeti ve savaşları üreten erkek egemen kapitalizme karşı itirazların daha fazla duyurmak için meydanlarda olduğunu kaydetti.

Bu yıl 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele ve Dayanışma Gününü kadınların, ağır bir ekonomik çöküşün ortasında karşıladıklarını aktaran Argın, “Yoksulluk kamburu sırtımızda büyür, geçim imkansızlaşır, işsizlik korkusu bir karabasan gibi üstümüze çökerken karşılıyoruz. Evdeki şiddet, sokaktaki şiddetle, işyerindeki şiddet, siyasetteki şiddetle iç içe artıyor, iktidarın kadınların haklarını her gün tırpanlayan hamleleriyle pervasızlaşıyor, önlemsizliğin ve cezasızlığın yarattığı teşvik iklimi kadına yönelik şiddeti vahşileştiriyor” diye konuştu.

FUHUŞ ÇETESİ İDDİALARI ARAŞTIRILSIN

Kürt kadın siyasetçilerin ve kurumlarının kadın düşmanı politikalardan en çok payı aldığını ve iktidarın kadına yönelik şiddetle mücadele de nasıl bir yol haritası izlediğini gösterdiğini kaydeden Argın, “Neredeyse iki yıldır Gülistan Doku’dan haber alamıyoruz. Kentimizde fuhuş çetesi gibi önemli iddialar gündeme geliyor. Bu iddiaların araştırılması ve gereğinin yapılmasını istiyoruz. Afganistan’daki Taliban’la inanç olarak bir farklarının olmadığını söyleyen iktidar cihatçı terör örgütü temsilcilerini resmi davetle ülkeye çağırıyor. Kadınların medeni haklarını garantileyen laiklik kırıntılarına da göz dikileceği adeta ilan ediliyor” diye konuştu. Argın şöyle devam etti: “Kadınların “artık yeter” duygusu büyüyor. Çare arayışı, mücadele eğilimi güçleniyor. Birlik olmak, dayanışmak, buluşmak, tepki göstermek, yan yana gelmek artık hayatta kalmanın tek çıkar yolu. Tüm kadınları şiddetin, yoksulluğun, işsizliğin, eşitsizliğin karşısında bu tek seçeneğin bir parçası olmaya, evlerden sokaklara, işyerlerinden okullara bulunduğumuz her alanda mücadele etmeye çağırıyoruz” diye konuştu.


DİYARBAKIR'DA POLİS MÜDAHALESİ

Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Diyarbakır'da kadınlar, kadına yönelik şiddete dikkat çekmek üzere yürüyüş düzenledi. Dünya Kavşağı'ndan Rojava Parkı'na kadar yapılacak yürüyüş öncesi yüzlerce polis yürüyüş güzergâhını ablukaya aldı. Dünya Kavşağında toplanan kadınlar "Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat etmiyoruz, Jin Jîyan Azadî, Kadınlar Yürüyor mücadele büyüyor " sloganları, zılgıtlar ve ıslıklarla eylemlerini başlattılar.

Fotoğraf: Evrensel

"Kadın cinayetleri politiktir, kadın cinayetlerini durduracağız, özgür yaşamı inşa edeceğiz, Hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz, Kadınlar konuşacak katiller hesap verecek" pankartları ile yürüyüşe geçtiler.  Yürüyüşe geçen kadınların polis tarafından durdurulması üzerine gerginlik yaşandı. Yürüyüşün engellenmesi üzerine kadınlar zılgıtlar, sloganlar ve ellerindeki tavalarla duruma tepki gösterdiler. Çevik kuvvet müdahalesi sonucu çok sayıda kadın darp edildi. Yürüyüşe izin verildi ancak bazı dövizlere polis el koydu.

 

ESKİŞEHİR

Eskişehir’de kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde sokaktaydı. Eskişehir Demokratik Kadın Platformu’nun çağrısı ile ESPARK AVM önünde bir araya gelen kadınlar, “Şiddete, yoksulluğa, eşitsizliğe karşı mücadele ve dayanışmayı büyütüyoruz” dedi. Polis, kadınların toplandığı alanı barikatlarla abluka altına alırken, kadınlar, toplanma alanına aranarak alındı.

Eskişehirli kadınlara yürüyüş boyunca esnaf ve Eskişehirliler de alkışlayarak destek verdi. Kadınlar MİGROS önüne geldiğine EDKP adına basın metnini Ayşegül Yüksel Bağdat okudu.

Fotoğraf: Eylem Lodos/Ekmek ve Gül

Şiddete, yoksulluğa, eşitsizliğe karşı mücadele ve dayanışmayı büyüttüklerini vurgulayan Bağdat, 60 yıldır her 25 Kasımda Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde alanlarda olduklarını söyledi. 2021 yılının Türkiye’sinde her yeni güne vahşet boyutu artmış kadın cinayetleri haberleriyle uyanıldığına dikkat çeken Bağdat, “Bu yılın sadece ilk on ayında 243 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Ekim ayında ise 18 kadın öldürülürken, 19 kadının ölümü şüpheli görüldü. Katillerin bahaneleri hep aynı; “boşanmayı istemek, evlenmeyi reddetmek, barışmayı reddetmek”… Yani kadının kendi hayatına dair karar almak istemesi. Şiddet sadece kadınların en yakınındaki erkeklerden gelmiyor” dedi.  Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da bir erkeğin sokakta hiç tanımadığı bir kadını ‘karşı koyamayacağını, zayıf olduğunu düşündüğü’ için samuray kılıcı ile katlettiğini hatırlatan Bağdat, “Şiddetin boyutu, nerden geldiği, vahşileşmesi her geçen gün bir önceki günü aratır durumdayken, erkek egemen iktidar aklı ise katilleri gazetelerin üçüncü sayfa haberiyle magazinleştirip şiddeti münferit olaylara indirgemeye çalışıyor. Ancak biz kadınlar biliyor ve haykırıyoruz; kadına şiddet sistematiktir ve kadın cinayetleri politiktir” diye konuştu. Gittikçe derinleşen yoksulluğun, geçim derdinin en can yakıcı olduğu bir dönemden geçildiğinin altını çizen Bağdat, bu ekonomik koşulların kadınlara işten atma, mobbing gibi hak ihlalleri olarak geri döndüğünü söyledi. Bağdat, sendikalaştıkları için, insanca koşullarda yaşamak istedikleri için şiddetin bin bir türlüsüne maruz kalan kadınların Bakırköy Belediyesi’nde, Adko Türk’te, Bel Karper’de, Alba Plastik’te Sinbo’da direnişin en önünde yer aldığını belirtti.

Açıklamada Eskişehir‘de bedeni çöplüklerde aranan Sally’e de değinen Bağdat, “Sally için bugün burada adalet istiyoruz. Soruyoruz Sally nerede? Tıpkı Sally davasında olduğu gibi, soruşturmaların doğru düzgün yapılmaması, delillerin toplanmaması ve hatta yok edilmesi; faillerin para, mevki, iktidar yakınlık, güç, üniformaya sahip olması suçun üstünün örtülmesini kolaylaştıran bir yargı pratiği haline geldi. Ölmemek için öldüren Çilem Doğan’a verilen 15 yıl hapis cezası ise geçtiğimiz günlerde Yargıtay tarafından onandı. Kadın cinayeti davalarında tahrik ve iyi hal indirimleriyle ödül gibi ceza alan erkeklerin sırtını sıvazlayan erkek adalet Çilem Doğan’ın meşru müdafaa hakkını yok saydı. Şiddet sarmalından çıkmak için meşru müdafaa hakkını kullanan kadınların yanındayız” dedi. Şiddet gören kadın ve çocukların korunması için hayati önemde olan 6284 Sayılı Yasanın etkin şekilde uygulanmasını isteyen Bağdat, Diyanet İşleri Başkanlığı “şiddetle mücadelede” bir numaralı aktör haline getirildiğini vurguladı. Kadına yönelik şiddeti önlemekle ve kadınları korumakla sorumlu kurumların bütçeleri azaltılırken Diyanet İşleri bütçesindeki ‘cömertliğe’ dikkat çeken Bağdat, yaptığı ayrımcı açıklamalarla laiklik ilkesini yok sayan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kadına yönelik aşağılayıcı açıklamaları ile erkek şiddetini meşrulaştırdığının altını çizdi.

GİRESUN


Giresun Kadın Platformu'nun çağrısıyla Giresun'da kadınlar şiddete, eşitsizliğe, yoksulluğa karşı buluştu. Yapılan basın açıklamasında "Hakkımız olanı ancak sokaklarda olarak alacağımızı, evde, işte, sokakta, cezaevinde, okulda ve yaşadığımız her yerde mücadeleyi büyütürsek kazanacağımızı biliyoruz" dendi.


HATAY

Fotoğraf: İskenderun Kadın Platformu

İskenderun Kadın Platformu, eski Bit Pazarı'nda açıklama yaptı. "Şiddete, savaşa, erkek egemenliğine, ekonomik krize karşı isyandayız" pankart ve "Ölmek istemiyoruz" ve "Öldüren sevgi istemiyoruz" dövizlerinin açıldığı açıklamaya çok sayıda kadın katılarak, erkek şiddetini protesto etti.

KAYSERİ

25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla, Kayseri Kadın Bileşenleri'nin çağrısı ile Cumhuriyet Meydan'ında basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada "Kadına yönelik şiddeti ancak bir araya gelirsek çözebiliriz" denildi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Kayseri Kadın Platformu adına açıklamayı okuyan Kezban Yüksel, "Dünyada ve ülkemizde milliyetçi muhafazakâr iktidarlar, pandemiyi de fırsat bilerek kadın kimliğine dönük saldırılarını arttırırken, AKP iktidarı tekçi, gerici ve cinsiyetçi temelde oluşturmayı tasarladığı yeni toplumsal düzenin inşası için kadın kazanımlarını zayıflatmayı temel almış, baskı mekanizmalarını tümüyle seferber ederek kadınları ev içinde ve kamusal alanda iradesizleştirmeye dönük saldırılarına hız vermiştir"dedi.

Yüksel, " İktidar, kadın varoluşuna karşı ayrıca savaş açmış olan, sokaklarda kadın fotoğraflarını kapatıp dizilerde kadın oyuncu olmasın diyen, kadınların okula gitmesini engelleyen Taliban ile görüşebiliyor, o rejimi tanıyor. Bu pespaye erkek dayanışmasına karşı biz kadınlar dayanışmamızı, mücadelemizi büyütüyoruz ve korkun her yerde “biz varız” demeye devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.


KOCELİ

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Kocaeli Kadın Platformu ve Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi’nin çağrısıyla İzmit Cumhuriyet Parkı’nda toplanan kadınlar İnsan Hakları Parkı’na yürüdü. “Kadın cinayetleri politiktir”, “Dünyayı istiyoruz, kırıntı değil”, “Genel grev genel direniş” sloganlarıyla yürüyen kadınlar İnsan Hakları Parkı’nda açıklama yaptı.

GEBZE

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Gebze Kadın Platformu'nun çağrısıyla Gebze'de kadınlar şiddete, haklarına yapılan saldırılara karşı Trafo Meydanı'ndan Gebze Kent Meydanı'na yürüyorlar. Birleşik Metal İş ve Petrol İş Sendikasına üye kadınlar da eyleme katıldı.
Yapılan açıklamada şunlar dile getirildi: “Biz kadınlar yaşamlarımızın her alanında “Ne korku, ne gözyaşı, ne utanç yıldıracak bizi, daha özgür bir dünyayı kadınlar birlikte kuracak!” demek için bugün buradayız. Sigortasızlığa, düşük ücrete ve esnek çalışma şartlarına karşı “Güvenceli İş Güvenceli Gelecek” demekten, erkek-devlet şiddetine, pandeminin ve ekonomik krizin bedelini kadınlara yükleyenlere ve kadın yoksulluğuna karşı mücadele etmekten, okulda, işte, sokakta ve hayatın her alanında maruz bırakıldığımız şiddete ve cinsel tacize karşı dayanışmayı büyütmekten, Gericiliğe ve yozlaşmaya karşı laikliği, Savaşa, işgallere, katliamlara, sömürüye ve ırkçılığa karşı barışı ve kardeşliği savunmaktan, özgürlüklerimizden, haklarımızdan, yaşamlarımızdan ve birbirimizden vazgeçmiyoruz.”


LÜLEBURGAZ

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Kadınlar yaptıkları basın açıklamasıyla seslerini duyurdu: “Haklıyız, güçlüyüz biz kazanacağız. Yaşam hakkımızı da, eğitim hakkımızı da, istihdam hakkımızı da elde edeceğiz.”


MANİSA

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Manisa Kadın Platformu’nun çağrısıyla kadınlar Manolya Meydanı’nda toplandı. “Haklarımıza, hayatlarımıza sahip çıkıyoruz” pankartıyla alana çıkan kadınlar, “Yaşasın kadın dayanışması”, “İstanbul Sözleşmesi ve 6284 uygulansın” yazılı dövizler taşıdı. Platform adına basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen Manisa Şubesi Kadın Sekreteri Ayşe Yüksel, “İşsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe, gericiliğe, tacize, tecavüze, istismara, kadın katliamlarına karşı isyandayız” dedi.

SOMA

Manisa'nın Soma ilçesinde de Soma Kadın Platformu açıklama yaptı. Cengiz Topel Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar adına açıklamayı Duygu Balcı ile Yağmur Yaman okudu.

Fotoğraf: Evrensel

Kadınlar, "Yılmadan ve bıkmadan yıllardır söylediğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz; kadına yönelik şiddet politiktir ve bu şiddeti önlemenin en önemli yolu da kadın mücadelesinden ve kadın dayanışmasından geçer. Bugün çok daha güçlü ve çok daha örgütlü olarak hayatlarımıza ve haklarımıza sahip çıkıyor, eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz" dedi.

Kadınlar taleplerini dile getirerek, "İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Güvenceli iş, güvenli gelecek talebimizden vazgeçmiyoruz. Eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz" dedi.


MERSİN


Mersin Kadın Platformu, Yenişehir ilçesine bağlı Kushimoto Sokağı’ndan yürüyüş başlattı. Erkekler tarafından katledilen kadınların fotoğraflarının taşındığı yürüyüşte “Gelsin devlet, baba, koca inadına inadına direniş”,”Jin jiyan azadî” sloganları atıldı.

Yürüyüş yapmak isteyen kadınların önü polis kalkanları ile kesildi. Uzun süren tartışmanın ardından polisler izin vermemesine rağmen direnen kadınlar barikatı aşarak, caddede yürüdü. Kadınlar bu sıra “Yaşasın örgütlü mücadelemiz” sloganı attı. Özgecan Aslan Meydanı'na gelen kadınlar burada açıklama yaptı. Platform adına açıklama yapan Derya Narlı, kadın mücadelesinin önemine değindi.

TARSUS

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

Tarsus Kadın Platformu'nun çağrısıyla kadınlar,bugün saat 18.00'de Halk Eğitim Merkezi önünde toplandı. Yürüyüş sonrası basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamayı platform adına Eğitim Sen Tarsus Şube Başkanı Yasemin Yücel yaptı. Açıklamada, ekonomik krizin, savaşların, dinci gericiliğin, yoksulluğun faturasının kadınlara kesildiği, daha fazla şiddet, işsizlik, açlık, taciz, tecavüzle karşı karşıya bıraktığı vurgulandı. Yücel, "Yaşadığımız her türlü erkek-devlet şiddetinin karşısında birlikte mücadele ederek kazanacağımızı biliyoruz. Gücümüzü kadın dayanışmasından alıyoruz" dedi.


MUĞLA
MENTEŞE

Muğla’da Menteşe Kadın Platformu, 25 Kasım için Akyol Parkında bir araya gelerek şiddete karşı yürüyüş gerçekleştirdi.

Kadınlar yürüyüş sonrasında Sınırsızlık Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın metnini Av. Alev Öztürk okudu.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Öztürk, “Bizler ülkemizde ve dünyanın her yerinde din, ahlak, gelenek bahanesiyle kadınlara itaat etmeyi dayatan, bizleri eğitimden, çalışma yaşamından ve kamusal dünyadan dışlamaya çalışan, giyimimize, bedenimize, yaşamlarımıza sürekli dil uzatan bu dinci siyaseti reddediyoruz. Biz kadınlar din ve vicdan özgürlüğünü bir hak olarak gören, kadınları inanç ve yaşam biçimleri ile düşmanlaştırmayan bir siyaset örgütlüyoruz. Kadına yönelik şiddetin münferit değil politik olduğunu, şiddetle ancak örgütlenerek mücadele edebileceğimizi biliyoruz” dedi.

ORTACA


Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Muğla’nın Ortaca ilçesinde kadınlar 25 Kasım için Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya geldi. Açıklamayı kadınlar adına Nejlin Yalçın okudu. Şiddete karşı mücadele çağrısı yapan kadınlar, taşıdıkları “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Kadın şiddetine hayır” yazılı dövizlerle şiddete tepki gösterdi.


RİZE-FINDIKLI


Rize Fındıklı Tahiroğlu Köprüsü’nden saat 18.00’de kadınlar meşalelerle yürüdüler. Merkez cami önünde basın açıklamasını Çisem Şendeniz okudu: “Kadınlar her türü baskıya şiddete karşı hiçbir şekilde mücadeleden vazgeçmedi. Her gün ortalama üç kadın öldürülüyor, kadınlar boşanmak istedikleri eşleri, partnerleri, abileri, babaları tarafından şiddete maruz kalıyor veya öldürülüyor. Cezasızlık kadınların katledilmesinin bir sebebi. Çünkü yargı ve siyaset önce kadını suçlamakta.”

Fotoğraflar: Ali Osman Ertaş/Ekmek ve Gül


SAKARYA

Sakarya Kadın Platformu tarafından düzenlenen basın açıklamasında kadınların öldürülmesinin caydırıcı cezalarla engellenmesi bir tarafa iyi hal indirimleriyle adeta cezasız bırakıldığı belirtildi. İktidarın İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmekle kadına yönelik şiddeti ve cinayetlerini özendirdiği ve kadınların kendileri için şiddetsiz bir yaşam güvencesi demek olan İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmenin iptalini istedikleri vurgulandı. Kadınlar "Yaşasın Kadın Dayanışması", "Erkek değil, Gerçek Adalet", "Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat Etmiyoruz" sloganları ve taleplerinin yazılı olduğu dövizlerlerle, ortak talepleri için birlikte mücadele etmenin renkli bir örneğini oluşturdular.


SAMSUN

Samsun Kadın Dayanışması çağrısıyla Küçük Pazar önünden İstiklal Caddesi boyunca Akbank önüne yürüyün kadınlar şiddetin, eşitsizliğin ortadan kaldırılmasına istedi. Yürüyüş boyunca “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” sloganları atan kadınlar yaptıkları açıklamada “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” dedi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül


SİVAS


Fotoğraf: Ses Sivas

Sivas Cumhuriyet Meydanında KESK Sivas Şubeler Platformu çağrısıyla kadınlar 25 Kasım’da basın açıklaması gerçekleştirdi.


25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü kapsamında KESK Sivas Şubeler Platformu olarak 28 Kasım Pazar günü Karşıyaka Esenyurt Mahallesi ağaçlandırma sahasında ağaç dikme etkinliği gerçekleştirildi. KESK Kadınlar Ormanında sendika üyeleri tarafından 150 tane çam ağacı dikimi yapıldı. Etkinliğe Cumhuriyet Üniversitesinden öğrenciler de destek verdi. 



TEKİRDAĞ-ÇORLU

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Çorlu Kadın Platformu Atatürk Meydanı’nda açıklama yaptı. AKP iktidarı boyunca yüzlerce kadın katledildiğini söyleyen kadınlar “Evet, ilan ediyoruz: Bizler susmayacağız, bizler haklarımızdan ve taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz! Pandemi ile birlikte ilk işten çıkarılanlar kadınlar oldu. Salgın bahane edilerek evlere ilk hapsedilenler kadınlar oldu. Krizin faturasını ilk olarak kadınlara ödetme geleneklerinden vazgeçmediler! Kadınları ev işlerine, çocuk ve hasta bakımına, güvencesiz hayata mahkum ettiler. İşsiz bırakılan, ekonomik özgürlükleri ellerinden alınan kadınlar şiddet gördükleri eşlerinden, partnerlerinden ayrılamadıkları için ev içi şiddete maruz kalırken; işsiz kalma korkusu ile emekçi kadınlar patronların zorbalıklarıyla mücadele etmek zorunda” dedi. Kadın cinayetlerinin takipçisi olmaya; devam edeceklerini söyleyen kadınlar, “Bizi kimlerin öldürdüğünü, kimlerin taciz ettiğini, kimlerin sömürdüğünü ilan etmeye; devam edeceğiz. Kadınlar olarak omuz omuza mücadele etmeye; devam edeceğiz!” dedi.


TOKAT

Tokat Kadın Platformu çağrısıyla bir araya gelen kadınlar “Bugün çok daha güçlü ve çok daha örgütlü olarak hayatlarımıza ve haklarımıza sahip çıkıyor eşitlik ve özgürlük mücadelemizden vazgeçmiyoruz isyanımızı büyütüyoruz!” dedi.

ERBAA

 

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Erbaa Kadın Platformu yaptığı açıklamada şunlar söyledi: Üzerimizdeki baskı, sömürü ve eşitsizliği karşı örgütlü mücadeleden, bir gece yarısı kararnamesi ile yaşamlarımızı yoksayanlara karşı İstanbul Sözleşmesi’nden, şiddeti meşrulaştıranlara karşı yaşamlarımızı savunmaktan, tırnaklarımızla kazıya kazıya kazandığımız yasal haklarımızdan, 6284’ten TCK-103’ten, özgürlüklerimizden, haklarımızdan, yaşamlarımızdan ve birbirimizden vazgeçmiyoruz!


URFA

Fotoğraf: MA

Urfa İl Kadın Platformu, Haliliye ilçesi Topçu Meydanı'nda açıklama yaptı. Kadınlar açıklama alanına "Jin Jiyan Azadi" sloganları ve zılgıtlarla giriş yaptı. Platform adına konuşan Zeynep Dilek Polat, "Yaşadığımız her türlü erkek-devlet şiddetinin karşısında birlikte mücadele ederek ve birbirimizle dayanışarak kazanacağımızı biliyoruz. Yılmadan ve bıkmadan yıllardır söylediğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz; 'kadına yönelik şiddet münferit değil, politiktir' ve bu şiddeti önlemenin en önemli yolu da kadın mücadelesinden ve kadın dayanışmasından geçer" diyerek talepleri sıraladı.

URFA



VAN

Van Kadın Platformu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle yürüyüş düzenliyor. Musa Anter Parkı’nda buluşan kadınlar, Cumhuriyet Caddesi’ne kadar yürüyüş düzenliyor.


Fotoğraf: MA



İlgili haberler
EMEP İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros: Gücümüz da...

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ne giderken Emek Parti...

İl il 25 Kasım eylemleri

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Gününde kadınlar Türkiye’nin dör...

25 Kasım’a giderken kadınlar neler yaşıyor, hangi...

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ne giderken Emek Parti...