Yoksulluğu yaratan üretim ilişkilerini hedef almayan, bu üretim ilişkilerinin sürmesinin garantörü olanlara karşı bütünlüklü mücadeleyi ortaya koymayan bir mücadele yoksulluğumuza çare olamaz.

Karabağlar Kent Konseyi Kadın Meclisi başkanı Funda Özdemir: "Kadınlar olarak, ülkemizde huzur ve barış içinde kardeşçe yaşayabilmek için; yasaların etkin uygulanmasını istiyoruz.".

Boşandığı erkek tarafından öldürülen Aysel Aydemir'in davası 29 Eylül'e ertelendi. Duruşma öncesi açıklama yapan kadınlar "Eşit haklara sahip oluncaya kadar mücadele edeceğiz." dedi.

Kadınlar olarak bir çoğumuzun ortak problemleri var. Birbirimize tutunmalarımız, el ele yürümemiz bundan.

Doğanın can suyunu kurutanlara karşı yaşanabilir bir çevreyi, kentleri, demokratik bir ülkeyi, kadınlar, çocuklar için şiddetsiz ve eşit bir yaşamı hep birlikte kuracağız.

Bir yandan bu iktidardan kurtulmaya çalışırken, onu da aşan, gerekirse o reisle değil de bu reisle yürüyecek olan kapitalizmi de yıkma mücadelesi vermek gerek.

Bir taraftan işçi direnişi içinde gelişen bilinci, diğer taraftan hayatın getirdiği çeşitli yükleri omuzlamanın olgunluğu ile daha güçlü bir kadın haline gelmiş Nazlı.

Barış Manço Parkı'nın kafeye dönüştürülmesine karşı mahallelinin verdiği mücadele prıjenin iptal edilmesini sağlamıştı. Barış Manço Parkı sakini Burcu Aslan Seyyah mücadelelerini Ekmek ve Gül’e yazdı.

Farplas, ETF Tekstil, Asen Alüminyum, Acarsoy Tekstil... Kadınlar pek çok engellere rağmen ama bir yandan da bu engellere karşı direnişlerde dümene geçiyor.

Bu sene yine öfkemiz çok kez yükseldi, çok kez üzüldük, çok kez moralimiz bozuldu ancak hep umudu birbirimizde bulduk. Mücadelenin bir parçası olarak ilerlemenin kazanımlar getireceğine inanıyoruz.

Bulunduğu her yerde mücadeleyi örgütleyen, çalıştığı sendikada kadın haklarını koruyan, ırkçılığa, silahlanmaya, savaşa karşı hep ön safta yer alan bir kadın.

2 çocuk annesi 28 yaşındaki Handan Volkan, okumayı çok istemesine rağmen üniversiteyi bırakmak zorunda kalmış. Örgü, dantel işleri ile yapan Volkan, ‘Biz kadınlar her şeyi başarabiliriz’ diyor.

Kadınların ortak sözleri haklarını almadan vazgeçmemek, ortak talepleri güvenceli iş, eşit, özgür bir yaşam...

Şiddetin yalnızca suretine karşı değil esasına karşı da mücadeleyi odağa koymazsak, kadınların ölmemek için öldürmek zorunda kalacağı “orman kanunlarının” en büyük zararını yine kadınlar yaşayacaktır.

8 Mart’a doğru tüm fabrika, işyeri, mahalle ve çalışma alanlarında yan yana gelmeye devam edeceğiz. Bu buluşmalar, aynı zamanda kadın işçi ve emekçilerin mücadelesinin de dayanaklarından biri olacak.

Fabrikalarda taciz alabildiğine yaygın, kadınlarsa borç yükü, işten atılma kaygısı, ‘adım çıkar’ korkusu ile karşı karşıya. Ama kadınların ses çıkarmasını sağlayan bir şey var: Dayanışma!

Kötüyü, eril aklı, şiddeti, istismarı, tacizi, tecavüzü en dibe gömecek olan şey haklı olanın, yaşamak isteyenin, kötülüklere direne direne, inadına kahkaha atması; kahkaha ata ata direnmesidir...

‘Adalet ve Eşitlik’ talebi yıllardır kadınların talebi olmaktan çıkmadı. Binlerce kadın tarih boyunca gerçek adalet ve eşitlik sağlanana kadar bu talep için mücadele etti, ediyor. Adelheid Popp gibi..

Barış en çok kadınların dilindedir. Bu topraklarda da sınırların ardında da... Sırbistan, Kosova, Sri Lanka, Suriye’de yaşanan savaşlar ve kadınların barış mücadelesini ne kadar biliyorsunuz?

İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük illerde başlatılan kampanyalar dahilinde kadınlar 5 Ağustos’ta da meydanlarda olacak. Kadınların İstanbul Sözleşmesi’nin etkin uygulanmasını istiyor.