Mafyaya, devlete, medyaya rağmen evlenmeyeceğim!
Viola’nın İtalya’da köhne namus anlayışına attığı ilk tokat bugün kadın haklarını en ileri boyuta taşımak için gerici yasalara karşı bilinçli politik bir mücadele vermemiz gerektiğini gösteriyor

1981’de Latin Amerikalı ve Karayipli Kadınlar Kongresi’nde ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ ilan edilen 25 Kasım’ın, özel olarak kadınların ajandasına girmesinin nedeni, aynı gün 1960’ta Dominik Cumhuriyeti’nde devrimci üç kız kardeşin, Patria, Minerva ve Maria Teresa Mirabal’ın, diktatör Trujillo’nun emriyle öldürülmesiydi. Mirabal Kardeşler gibi erkek veya devlet şiddetiyle öldürülen milyonlarca kadın için her yıl 25 Kasım’da dünyanın her yerinde eylemler, protestolar, anmalar düzenleniyor.

Gericilik, eşitsizlik, faşizm gibi durumlarla artan kadına yönelik şiddeti yok etmek için kadın dayanışması ve toplumsal mücadele büyük öneme sahip. Şiddete uğrayan kadınlar en çok bu birlikteliklerden güç alıp dirençlerini artırıyor, hele de devletin şiddet mağdurları için işlemesi gereken kurumları işlemez olduğunda ve hatta neredeyse kadınları suçlu çıkardığında.

Ancak bazen tek bir kadının yaşadığı şiddete karşı kararlı duruşu bile yetiyor bu şiddet kültürünü değiştirmeye. İşte bu ay, sizi yakın tarihten böyle bir kadınla tanıştıracağız. Franca Viola. Özgürlüğünü şiddetle boğmak isteyenlere, koca bir ‘HAYIR’ diyerek tarihimizdeki cesur kadınlar arasında yerini aldı.


TECAVÜZE KILIF: TELAFİ EVLİLİĞİ
Hikaye, sanki bize çok tanıdık bir Yeşilçam filmi gibi. Sicilyalı köylü bir ailenin güzel kızı Franca 17 yaşındadır. Bir patronun oğlu ve mafyayla bağlantıları olan Flippo Melodia ile 1963’te birkaç ay görüşür. Ama Franca, Flippo gibi biriyle evlenmek istemez ve teklifini reddeder. Ancak Flippo, takıntılı bir şekilde Franca’yı rahatsız etmeye devam eder, onu kaçırıp tecavüz ederek evlenmeye mecbur bırakma planı yapar.

Flippo’nun kendinde böyle bir hak görmesini sağlayan sadece mafya bağlantıları değildir. Devlet yasaları onun elini kolaylaştıran en büyük silah olur. Çünkü o dönemdeki İtalyan Ceza Hukuku’nun 544. Maddesine göre, aileleri evlenmelerine karşı çıkan iki aşık kaçıp ilişkiye girdiklerinde, aileler onların evlenmelerine mecburen razı olur. Kızın ailesi artık bakire olmayan kızlarıyla başkalarının evlenmeyeceğini düşünür ve bu ‘telafi evliliği’ gerçekleştirilir. Bu yasa, tecavüz suçunun üstünü kapayan bir araçtır aynı zamanda. Tecavüze uğramış bir kadın eğer tecavüzcüsüyle evlenirse, tecavüzcü ceza almaktan, kadın ise ‘namusunun lekelenmesinden kurtulur.’ Gerek geleneklerde gerekse yasalarda, genç bir kadının isteği ve arzusundan çok, namusunun korunması önceliklidir. Bu yasayı arkasına alan birçok erkek, evlenme teklifleri geri çevrilince bunu bir yöntem olarak kullanır ve birçok kadın da bu yasa yüzünden tecavüze uğrar ve tecavüzcüleriyle evlenmek zorunda bırakılır.

İşte bu yolla Franca’yı evlenmeye zorlayacağını düşünen Flippo, 12 arkadaşıyla birlikte 26 Aralık 1965’te Franca ve 8 yaşındaki küçük kardeşi Mariano’yu kaçırır. Bir dağ evine kaçırdığı Franca’ya tecavüz eder Flippo. Kızının kaçırıldığını ve tecavüze uğradığını küçük oğlundan duyan baba Bernardo, Flippo’ya Franca’yı onunla evlendireceğini söyler. Evlilik sözünü alan Flippo Franca’yı bırakmaya razı olur, fakat Bernardo polislerle birlikte hareket eder ve Flippo ve çetesi gözaltına alınır. Tabi ki Flippo’nun ilk işi güvendiği yasaya göre hareket etmek olur ve Franca’ya evlilik teklifi eder tekrar.


İTHAMLAR, KARALAMALAR, TEHDİTLER
Bernardo kızına ne istediğini sorar, Franca’nın cevabı, “Evlenmeyeceğim!” olur kararlı bir şekilde. Kızının her zaman yanında olan baba “Sen bir el koyuyorsun, ben yüz el. Mutlu olduğun sürece ben yanındayım. Ne olursa olsun” der ve kızını eve götürür.

Franca’nın bu cevabı ve ailesinin ona desteği, o güne kadarki gelenek göreneklere aykırıdır. Tüm köylü aileye cephe alır, babası ölüm tehditleri alır, üzüm bağları ve bağ evi yakılır. Ama yine de Franca bu evliliğe razı olmaz. Tecavüzcü Flippo’nun yargılanması sırasında, Flippo’nun avukatları Franca’nın tecavüze ‘rızası’ olduğunu iddia eder. Franca, yine de yılmaz. Duruşma salonu olayı duyup gelen adamlarla dolup taşar, yine de bu durum Franca’yı korkutmaz. Gazeteler, Franca’yı “Artık kimsenin evlenmek istemeyeceği kız” diye anar, Franca ‘namusunun lekeli kalması’ pahasına tecavüzcüsüyle evlenmeyi reddeder. Tüm İtalya’da duyulur bu olay, uluslararası basın da ilgi gösterir. Nihayetinde, hakim Giovanni Albeggiani, Franca’yı haklı bulur ve Flippo 11 yıl hapse mahkum edilir, ona yardım eden 7 arkadaşı ise küçük cezalar alır. Cezası daha sonra 10 yıla indirilen Flippo, 1976’da salıverildikten 2 yıl sonra mafya yöntemleriyle öldürülür.

SEÇTİĞİ VE SEVDİĞİYLE EVLENDİ
Hikaye burada bitmez. Basın sürekli Franca’nın kararıyla ilgili tartışmaları taşır gündeme. Bazı erkekler onun büyük bir cesaret gösterdiğini, ama kendileri onunla evlenme cesaretini aynı şekilde gösteremeyeceklerini söyler. Franca’dan ilham alan Sicilyalı birkaç genç kız, tecavüzcüleriyle evlenmeye karşı gelir.

Basının gerici bir kafayla “evde kalacak”, “artık hiçbir erkek onunla evlenmez” diyerek saldırdığı Franca, aslında mahkeme sırasında da sonrasında da evlenme teklifleri almaktadır. Ama o çocukluktan beri sevdiği ve onu destekleyen Giuseppe Ruisi ile 1968 Aralık’ında evlenir. “Eski Sicilya yasalarına karşı gelen kız seçtiği adamla evlendi’ başlığı atılır bu kez gazetelere. Dönemin Cumhurbaşkanı düğün hediyesi olarak 40 dolar gönderir, Ulaşım Bakanı da bir aylık ücretsiz ulaşım hediye eder.

İtalyan Ceza Hukuku’nda, tecavüzcülerin evlilik yoluyla cezasız kalması ancak 1981’de engellenir, fakat tecavüz ‘ahlaka, namusa’ karşı işlenmiş bir suçtan ziyade bireye karşı işlenmiş bir suç olarak ancak 1996’da yasalara girer.

Belki Franca bin yıllık bu köhne anlayışa karşı çok büyük bir tokat attığının farkında değildir; ama onun öncülüğünde ilerleyen süreç ile bugün biz kadın haklarını en ileri boyuta taşımak için gerici yasalara karşı bilinçli politik bir mücadele vermemiz gerektiğini bir kez daha görüyoruz.

HAYIR!
İlk olarak 1970’te ‘La Moglie Piu Bella’ (En Güzel Eş) filmi ile sinemaya taşınır Franca’nın hayatı. Yönetmen Marta Savina’nın Franca’nın hikayesinden uyarladığı ‘Viola, Franca’ isimli kısa filmi de 2017’de Tribeca Film Festivali’nde gösterilir. Filmdeki Franca karakterinin gerçek Franca’nın kararlılığını en iyi anlatacak şekilde tek bir repliği vardır: Hayır!

Yararlanılan Kaynaklar:
https://mashable.com/2017/11/05/franca-viola/?europe=true https://www.repubblica.it/cronaca/2015/12/27/news/_io_che_50_anni_fa_ho_fatto_la_storia_con_il_mio_no_alle_nozze_riparatrici_-130210807çele

İlgili haberler
‘İki satırlık adamları musallat etmeyelim ömrümüze...

“İki satırlık adamları ömrümüze musallat etmemek” için satırlarca yazdığımız direnç hikayelerimize v...

Ne yoksulluk, ne sömürü, ne şiddet...

Bugün kadınların kendi hayatları üzerinde her türlü şiddetten azade olarak karar verebilme mücadeles...

Dayanışmanın güçlendirdiği kadınlar

Kadınlar mücadeleyle güçlendikçe, öğrendikçe, omuz omuza verdikçe yaşama tutunuyor, şiddete karşı du...