Evlendiği günden itibaren eşi Özkan Kaymaklı’dan şiddet gören ve cinsel saldırıya uğrayan Yasemin Çakal, Kaymaklı’yı öldürmüş, 3 yıllık tutukluluk süresinin ardından mahkeme heyetinin ‘Ceza vermeye yer yoktur’ kararıyla tahliye edilmişti. Yerel mahkemenin verdiği kararı yok sayan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, Yasemin’e yönelik işkenceyi ve sistematik cinsel saldırıyı yok sayarak, 15 yıl hapis cezası verdi.

Yasemin Çakal 2014 yılının temmuz ayında çocuğunu ve kendini ölümden korumak için eşi Özkan Kaymaklı’yı öldürmüştü. Bakırköy Adliyesi 13. Ağır Ceza Mahkemesinde 3 yıl devam eden davanın 4 Temmuz 2017 günü görülen karar duruşmasında mahkeme heyeti oy çokluğuyla Yasemin’in korku ve heyecan altında işlediği suça ceza verilmesine yer olmadığı kararı vermişti.
Çakal’ın avukatlarının beraat talebiyle istinaf mahkemesine başvurmasıyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinde bugün görülen duruşmada ise mütaala veren savcı Çakal’ın Kaymaklı tarafından maruz bırakıldığı işkencenin “meşru müdafa” olarak değerlendirilmeyeceğini savunarak ceza verilmemesi yönündeki yerel mahkeme kararının aleyhte bozulması yönünde mütalaa verdi.

YASEMİN ÇAKAL: KENDİMİ VE OĞLUMU KORUDUM

Savcının mütaalasından sonra söz alan Çakal, “Kendimi ve oğlumu korumak için öldürdüm. Bilerek ve isteyerek öldürmedim” dedi. Çakal’ın avukatları ise Yasemin’in sadece kendini ve çocuğunu korumak istediğini söyledi.

Avukat Meriç Eyüboğlu, Çakal’ın Kaymaklı tarafından sistematik işkenceye ve cinsel saldırıya maruz bırakıldığını söyleyerek, “Bu koşullar değerlendirildiğinde, olayın meşru müdafadan oluştuğu ortaya çıkmaktadır. Meşru müdafanın bütün şartları gerçekleşmiştir” dedi.

Mahkeme heyeti, Çakal’ın suçu işlediğine kanaat getirdiklerini ifade ederek, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 04 Temmuz 2017 tarihinde verdiği “Öldürme suçundan ceza vermeye gerek yoktur” kararını kaldırdı ve Çakal’a “ağırlaştırılmış müebbet” cezası verdi. Mahkeme heyeti, haksız tahrik olduğuna karar vererek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını önce 18 yıla, daha sonra Çakal’ın mahkemedeki hal ve tavırlarını da dikkate alarak iyi hal indirimi yaparak, 15 yıl hapis cezasına çevirdi.

‘EMSAL KARAR BEKLERKEN CEZA VERİLMESİ HAKSIZ BİR KARAR’
Duruşma sonrası görüştüğümüz Çakal, “Çok büyük haksızlık yapıldı” dedi.
Çakal’ın avukatı Meriç Eyüpoğlu ise kararı şöyle değerlendirdi: “Karar bizi şaşırttı. Erkek yargı diye nitelendiriyoruz yargıyı; bugün bir kez daha haklı çıktık. Oysa mahkeme bugün benzer dosyalarda emsal olabilecek bir karar verebilirdi. Yaklaşık iki saat dosyayı anlattık ve verilecek kararın sadece bu dosya için değil hayatını savunan diğer kadınlar için de ne kadar önemli olduğunu anlattık. Mahkeme heyeti bu anlatımlar üzerine olayı çok yüzeysel anlatan ve doğru bile aktaramayan savcı mütaalası doğrultusunda 15 yıl hapis cezası kararı verdi. Temyiz yolu açık bir karar bu, bizim için kabul edilemeyecek bir karar. Biz beraat kararı beklerken cezalandırma kararı çıktı. Kadınlar olarak kadın dayanışmasıyla yükselliğimiz mücadelemizi de yürüteceğiz. Bu bizim için bir başlangıç, erkek adaletle sınandığımız bir günü daha geride bıraktık. Dava Yargıtaya taşınacak, Yargıtayda onanıp kesinleştiği taktirde Yasemin cezaevine girecek. O kadar haksız bir karar ki kelimelerle ifade etmek bile çok zor. Biz beraat ister ve beklerken bu karar hukuk dışıdır.

#YasemineÖzgürlük duruşmanın ardından basın açıklaması yapıyoruz https://t.co/QJy1Cgjqcr

— feminist gündem (@feministgundem) 9 Nisan 2018