Ekmek ve Gül’ün geçtiğimiz eylül ayında başlatmış olduğu “Okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek” kampanyası sonrası Milli Eğitim Bakanlığı 2022-2023 Eğitim Öğretim döneminin ikinci yarısında okul öncesinde ücretsiz yemek uygulamasına başlamıştı. Bir okul öncesi öğretmeni olarak bu süreci yakından takip edebildim. Başlangıçta örneğin beslenmenin gelmemesi ya da geç gelmesi, listede verilen ürünün tedarik edilememesi gibi birtakım aksaklıklar yaşandı. Derin derin nefes aldık öğretmen arkadaşlarla “Olacak” dedik. Çünkü bu uygulama bizim okulumuz gibi alt ve orta gelirli ailelerin çocuklarının yoğunlukta olduğu, çocuğuna beslenme koymada zorlanan aileler başta olmak üzere, tüm aileleri rahatlatan da bir uygulamaydı. En azından aileler çocuğunun beslenmesine yarın ne koyacağının hesabını yapmak zorunda kalmıyorlardı. Fakat haftalar geçtikçe ve beslenme listeleri geldikçe gördük ki işin Milli Eğitim ayağında bir kolaya kaçma söz konusu.

ÇOCUKLARA KARBONHİDRAT YÜKLEMESİ

Neredeyse her gün bir karbonhidrat geldi beslenme için; patatesli poğaça, kıymalı poğaça, tahinli poğaça, mercimekli poğaça, üçgen peynir yanında poğaça derken haftalar çocuklara karbonhidrat yüklemesiyle tamamlandı. Velilerden elbette itirazlar yükseldi, “Hocam her gün ekmek, poğaça çocuklar yine iyi beslenemiyorlar. Biz şikâyet edeceğiz ama tamamen vazgeçerler diye kaygılanıyoruz” bile dediler. Bazı veliler gelen ücretsiz öğünü iptal etmediler ama çocuklarına kendi koydukları beslenmeyi yedirmemi rica ettiler zaman zaman. Kimi veliler CİMER’e itirazlarını yazdıklarını söyledi.

UYGULAMA ELZEM ANCAK SAĞLIK KISMI UNUTULDU!

Dönemin son iki haftasındayız. Her kademede çocuklarımız için bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek mücadelemiz en azından okul öncesinde ücretsiz beslenme uygulamasının başlaması için sonuç verdi fakat sağlık kısmı unutuldu gitti. Her gün okul öncesi dönemde çocuklar bir öğünlerini karbonhidratla, sallama meyve çaylarıyla atlatıyor. Peki şimdi ne olacak? Bu dönem için mücadelemizin bir sonucu olarak elde ettiğimiz kazanımın sonuçlarını biz kadınlar, öğretmenler, sendikalar, veli dernekleri olarak gözlemleme fırsatı bulduk. Ancak işimiz bitmedi. Çocuklarımıza verilen ücretsiz bir öğün yemeğin talep ettiğimiz gibi işin sağlık kısmı da es geçilmeden uygulanıp uygulanmadığını denetlemek, itiraz etmek ve çocuklar için en iyisini istemek gibi çok önemli bir görevimiz var hâlâ. Yoksa obezite gibi çağın en tehlikeli, birçok hastalıklarını da içinde barındıran hastalığı kapımızda. Bu süreci birlikte takip ettiğim öğretmen arkadaşlarımla en büyük kaygımız da bu oldu.

DENETLEYECEĞİZ, ISRAR EDECEĞİZ

Siyasal iktidarın kadınların öncülüğünü yaptığı ve büyüttüğü itiraza karşı koyamayıp seçim kaygılarını da güderek kabullenip, sadece okul öncesinde başlattığı bir öğün ücretsiz yemek uygulaması her kademede uygulanmadığı sürece zaten eksiktir. İlkokul, ortaokul, lise düzeylerindeki öğrenciler ve hatta biz öğretmenler dâhil eğitimin tüm bileşenleri için bir öğün, ücretsiz, sağlıklı yemek sağlanmalıdır.

Israrla belirttiğimiz gibi sadece ücretsiz bir öğün yetmez, sağlık kısmını göz ardı etmemizi kimse beklemesin. Şark kurnazlığına gerek yok. “Dostlar alışverişte görsün, biz yaptık oldu” diyerek çocuklarımızın sağlığı ile oynamalarını da izlemeyeceğiz. Bir uygulama yapılacaksa bunun her yönüyle denetlenmesi diyetisyenlerle menülerin hazırlanması elzem. Çocuklarımızın sağlıklı beslenmesi hele ki okul öncesi gibi bir çağda çok önemli. Biz kadınlar, öğretmenler, veliler ve sendikalar olarak önümüzdeki dönem bu mücadeleyi daha da yükseltmek taleplerimizi net bir şekilde örgütlemekle sorumluyuz. Sadece mücadele edip kazanan değil denetleyen, hakkı verilerek uygulanana kadar ısrar eden ve tabii ki tüm kademelerde uygulanıncaya kadar pes etmeden mücadeleyi büyüten de yine biz olacağız.

d

Çocuklarımız açlıktan bayılmasın istiyoruz
Gizem ÇELİK // Pendik-İstanbul
Mahallede “Okullarda Bir Öğün Ücretsiz ve Sağlıklı Yemek Haktır” kampanyasına başladığımızda pazarlarda, okul önlerinde imza toplamaya başladık. Kadınlarla ettiğimiz sohbetlerde hem umutsuzluklarını hem de yoksullukla nasıl boğuştuklarını bir kez daha görmüş olduk. Birçok kadın sadece bir öğün ücretsiz yemek kampanyasının adını duyunca bile imza vermeye geliyordu. Birçok kadın “Keşke olsa çocukların beslenmesine yetişemiyoruz” diyordu.
Kızımın sınıfında devamsızlık yapan bir öğrenci vardı. Bu öğrencinin 5 kardeş olduğunu hepsinin okulla gittiğini ve annesinin besleme yetiştiremediğini, çocukların beslenmesine koyacak bir şey olmadığı zaman da çocuğu okula yollamadığını öğrendik. Bunun karşısında bir öğün ücretsiz yemeğin çocuklar üzerinde aslında ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
Yürüttüğümüz bu çalışma sonunda şu an okul öncesi eğitimde çocuklara bir öğün ücretsiz yemek veriliyor. Tabii ki bu yeterli değil, bizim istediğimiz ilkokuldan liseye kadar tüm çocukların, gençlerin ücretsiz sağlıklı yemeğe kavuşması.
Okul önünde konuştuğum kadınlar, hep “Yetişemiyorum çocukların beslemesine” diyor. Tüm hafta okula beslenme olarak peynir, ekmek, su getirmek zorunda kalan çocuklar olduğunu biliyorum. Dışarıdan bir şey alıp beslenmeye koymak çok zor, koyabilen de okul önlerindeki kantin veya kafelere borç yazdırıyor daha sonra öderim diye.
Biz çocuklarımızı okullara yollarken aç olduklarını ya da okulda aç kalacaklarını bilerek yollamak istemiyoruz. Cumhurbaşkanın korunmasına ayrılan bütçe benim çocuğumun sağlıklı beslenmesinden çalınmış gibi hissediyorum. Çocuklarımız daha sağlıklı beslenip açlıktan okulda bayılmasın, halsiz düşmesin istiyoruz. Bu yüzden önümüzdeki dönem tüm çocukların sağlıklı beslenmeye ulaşabilmesi için mücadeleye devam edeceğiz.
‘Harçlık yetecek mi?’ kaygısı 3 ay sonra tekrar başlayacak
Kocaeli’den bir lise öğrencisi
Okulun bir senesi bitti. Bu seneyi zar zor da olsa bitirdik. Zar zor diyorum çünkü her gün bir şeye zam geldi. Her gün okulda ne yiyip, içeceğim kaygısı beni çok zorladı. Bazı günler okulda yemek yemek zorunda kalıyordum. Bu genelde tost oluyordu. Fiyatları benim harçlığımı çok aşıyordu.
Ben bunlardan dert yanarken bir arkadaşım bana bir kampanyadan bahsetti. Okullarda ücretsiz bir öğün yemek verilmesi kampanyası. Bunu ilk duyduğumda bizim okulda yapılmayacağını düşündüm. Sanki bu daha çok ilkokul çocukları için gibiydi. Kendi aramızda konuşurken bunun olabileceğini düşünmeye başladım. Neredeyse 8 saat okulda vakit geçiriyorum. Bu süreçte bize öğle aralarında yemek verebileceklerini fark ettim. Şimdi okul kapandı, üç ay boyunca harçlığım yetecek mi kaygısı duymayacağım. Önümüzdeki yıla dairse bir fikrim yok. Eğer okullarda bir öğün yemek verilirse üstümden bir yük kalkmış gibi hissedeceğim. O yüzden bunun olması için arkadaşlarımızla hep konuşuyoruz. Umarım bu kampanya bir sonuca ulaşır ve biz okullarda ücretsiz bir öğün yemek yiyebiliriz.

MEB’DEN ÜCRETSİZ OKUL YEMEĞİ DAVASINDA SAVUNMA: ‘KÖY OKULLARINA DA TAŞIMALI EĞİTİME DE ÜCRETSİZ YEMEK VERİLİYOR’

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği Ekmek ve Gül’ün başlattığı okullarda her öğrenciye bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek kampanyasının bir ayağı olarak Milli Eğitim Bakanlığına okullarda her öğrenciye bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek verilmesi için dava açmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı açılan davada ilk savunmasını verdi.

MEB verdiği savunmada, Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneğinin, tüzüğünün amacı dışına çıkarak “okul çağındaki tüm çocuklara bir öğün ücretsiz yemek verilmesi”ne yönelik talebinin reddedilmesi istedi. Bu da Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneğinin tüzüğünde “Dernek, kadınların ekonomik, sosyal, bireysel, kültürel, yasal, toplumsal ve politik anlamda güçlenmelerine katkıda bulunmak, kadınların dayanışmaları ve yardımlaşmaları için gereken zemini oluşturmak, kadınları sosyalleştirmek amacıyla projeler üretmek, kadınları insan hakları konusunda bilinçlendirmek, demokrasi bilincini geliştirmek ve kendi haklarının farkına varmalarını sağlamak amacı ile kurulmuştur” ifadesine dayandırılıyor.

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği açtığı davada, dernek üyesi kadınların çocuklarının okuldaki beslenme ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığından bahsetmiş, hatta ekonomik durumun geldiği aşamada bunun tamamen olanaksız hale geldiğini ifade etmiş, “Dernek amaçlarından biri kadınların ekonomik, sosyal, bireysel, kültürel, toplumsal ve politik anlamda güçlenmelerine katkıda bulunmak olup, talep konusu kadınların ciddi bir ekonomik bir sorunu olup, derneğin bu soruna çözüm arama görevi olduğu muhakkaktır. Bu nedenlerle dernek üyelerinin de birebir yaşamış olduğu dava konusu soruna ilişkin talepte bulunmak ve dava açmak konusunda hak ve yetkisi olduğu tartışmasızdır” ifadelerine yer vermişti.

Milli Eğitim Bakanlığı savunmasında bir öğün ücretsiz beslenme desteğinden okul öncesi çocuklara ek olarak köy okullarında okul öncesi öğrenciler ile birleştirilmiş sınıflardaki öğrencilerin de taşımalı eğitimde olan öğrencilerin de faydalandığını ifade etti.

SÜREÇ NASIL İLERLEYECEK?

Davanın ilerleyen sürecinde Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği bir cevap dilekçesi verecek. MEB 2. savunmasını yaptıktan sonra ise duruşma tarihi belirlenecek.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül