Şüpheli kadın ölümlerine “intihar” etiketi daha soruşturma yapılmadan yapıştırılınca, soruşturma sürecinin etkinliği, delillerin toplanması bu etiketten etkileniyor. Tokat’ın Turhal ilçesinde yaşayan eşi T.Ö. ve eşinin annesi G.Ö. tarafından defalarca şiddet görmüş Dürdane Özkan 5 ay önce evlerinin ahırında asılı halde bulundu.

Milliyet gazetesinden Çiğdem Yılmaz’ın haberine göre, Dürdane Özkan’ın kız kardeşi D.İ., ablasından yaşadığı şiddete dair şikâyetçi olmasını istese de Dürdane, eşi T.Ö’nün kendisine polise gitmesi halinde ailesine zarar vereceği tehdidi nedeniyle bunu gerçekleştiremedi. Dürdane Özkan’ın naaşını yıkayan yakınları ise kollarında çizikler ve morluklar, bacaklarında yara izleri olduğunu, başının arkasında da darptan dolayı şiddetli kan geldiğini ve saçlarının ise kopartıldığını söylediler. Özkan’ın cansız bedenindeki izler ve eşi ile eşinin ailesinden gördüğü sürekli şiddet öldürülmüş olabileceği şüphesini artırdı. Bu şüphe üzerine Dürdane’nin ailesi ölümün araştırılması için savcılığa şikâyette bulundu. Şikâyetin ardından Tokat Turhal Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Özkan’ın ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı.
Çiğdem Yılmaz’a konuşan Dürdane Özkan’ın avukatı Yiğit Beşok neden şüpheli bir ölüm olarak değerlendirilmesi gerektiğine dair dair şöyle bir ayrıntıdan bahsediyor: “Şüpheli şekilde öldüğü günden sadece 2 gün sonra İstanbul’a taşınacaktı. Akrabalarına yakın olacağı için çok mutlu olduğunu ve içi içine sığmadığını, yolculuk için yanına alacağı yiyecekleri dahi hazırladığını tüm arkadaş ve yakınlarına söylemiş. Maktulün en mutlu anında böyle bir eylemi gerçekleştirmesi hayatın olağan akışına uygun değilken, kimsenin kendisini görmeyecek şekilde aniden yemek yaparken kendini asması inandırıcı değildir. Ölümü şüphelidir. Ülkemizde her gün artan faili meçhul, soruşturulmamış, üstü kapanmış birçok şüpheli kadın cinayeti var. O nedenle bu şüpheli ölümler detaylı araştırılmalı. Yine naaşın yıkanması sırasında maktulün kafa arka kısımdan durmayan şiddetli bir kanamanın olduğu, kollarında çizikler ve morluklar, bacakta yara, saçlarda koparılma ve burun üzerinde yaralar olduğu gözlemlenmesi, durumun açıkça bir intihar vakası olmadığını, şüpheli bir ölüm olduğunu bizlere göstermiştir.”

AYLARDIR OTOPSİ RAPORU ÇIKMADI!

Avukat Beşok, aylardır otopsi raporu beklediklerini söylüyor.

Ekmek ve Gül’e konuşan Dürdane Özkan’ın yeğenleri otopsi raporunun bir an önce çıkmasını istediklerini ve seslerini duyurmaya çalıştıklarını ifade ediyorlar. Dürdane Özkan’ın yeğeni şöyle söylüyor: “Otopsi çok uzun sürdü. Bu kadar uzun sürmesine avukat tarafından bir acil yazısı gönderilmesine rağmen bir anlam veremiyorum. Bunun intihar olmadığını hepimiz dile getirdik, intihar diye geçiştirilmiş bir durum gibi. Vücuttaki izler ve intihardaki ölüm şekillerini düşündüğümüzde teyzemin vücudunu gören diğer teyzem ve kuzenim, öncesinde bir darp edilme söz konusu dediler. Otopsi çıktıktan sonra süreç ilerleyecek sadece onu bekliyoruz şu anda.”