MHP’nin 14-15 Eylül tarihlerinde düzenlediği "Aile Kurumu Çalıştayı"nın sonuç raporu, MHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Selim Yurdakul’un sunumuyla açıklandı.

Özellikle de nüfus politikalarına değinilen çalıştayın sonuç raporunda öne çıkanlar şu şekilde:

"AKP’nin anayasa değişikliği tartışmalarına zemin oluştururken ortaya attığı 'Evlilik birliği, ancak kadın ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir' ibaresinin eklenmesi, çocuk sahibi olmayı teşvik edecek mali politikalar geliştirilmesi, doğumdan sonraki ikinci 6 ay esnek ya da uzaktan çalışma modeli, 2 yıl ücretsiz izin, ‘güvenceli’ esnek ve uzaktan çalışma modelleri, ortaöğretimde ‘İş gücü ihtiyaçlarına uygun meslek kazandırma’, dijital platformlarda yayımlanan film ve dizilerin denetlenmesi, devlet eliyle aileler üzerinden LGBTİ karşıtı propaganda sürdürülmesi, boşanma süreçlerinde ‘aile danışmanı’ veya ara bulucu atanması, ortak velayet düzenlemesi, ‘Özel bir aile yargılaması’ usul kanunu çıkarılması, merkezi İstanbul olacak bir 'dünya aile ajansı'nın kurulması, ‘Türk dünyası aile koordinasyon merkezinin kurulması."

“Aile Kurumu Çalıştayı”nın sonuç raporu 12 alt başlıklı, 3 ciltten oluşan şekilde kitaplaştırılıyor.

KADININ İSTİHDAMI GÜVENCESİZLİKLE ‘MÜMKÜN’!

Başta Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olmak üzere iktidar cephesinde sık sık tekrar edilen, başına sürekli ‘güvenceli’ sözcüğü eklenen ‘esnek çalışma modeli’ MHP’nin çalıştayının odak noktalarından biri. Düşen doğum oranlarına karşı çocuk sahibi olmayı teşvik edecek mali politikalar, doğum sonrası ikinci 6 ayda esnek çalışma modelinin uygulanması teşvik ediliyor. Kadının tüm hayatının anne olması, doğum yapmasına göre düzenlenmesine dayanan ‘aktif pronatalist politikalara’ ihtiyaç olduğu savunuluyor. "Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonunu korumanın" amaçlandığı çalıştayda; doğum oranlarının düşüklüğüne dikkat çekilerek kadının hem anne olup hem de istihdam edilmesinin yolu ‘esnek çalışma’ adı altında güvencesizlik ve düşük ücret olarak işaret ediliyor.

KADIN CİNAYETLERİ HIZLA ARTIYOR

Bu yılın ilk 8 ayında 261 kadın cinayeti işlendi, 164 kadının ölümü ise şüpheli. 2023’ün ilk 8 ayında 209 kadın cinayeti işlenmiş, 168 kadın şüpheli şekilde ölü bulunmuştu. Kadın cinayetlerinde 2021’den beri süren ciddi bir artış var. 2024’ün ilk 8 ayında öldürülen 261 kadından 149’u evde öldürüldü. Esnek çalışma gibi kadının eve mahkum edilişini sürdüren ‘çalışma modelleri’; özellikle şiddetin olduğu evliliklerin bitişini kadınlar için zorlaştıran ‘aile danışmanı’, ara buluculuk gibi uygulamalar kadınların maruz kaldığı ev içi şiddeti daha da ağırlaştırıyor.

HEDEFTE YİNE LGBTİ’LER VAR

Sonuç raporuna göre çalıştayın hedeflerinden biri de LGBTİ’lerdi. Yurdakul, çalıştayın açılış konuşmasında Olimpiyat açılışı üzerinden LGBTİ’leri hedef almıştı: "Çocukların izlediği çizgi filmlerden oynadıkları oyunlara kadar onların karakterini, ailelerine sevgi ve saygılarını kötü yönde etkileyebilecek imajların ortalığa saçılmasını, kadın ve erkek ilişkilerini radikal görüşleriyle şekillendirmeye çalışan ve geleneksel değerlere doğrudan saldırı zemin oluşturan diziler, filmler, video klipler ve sosyal medya gönderilerini hep birlikte izledik ve izliyoruz.”

Çalıştayın sonucundan da ‘LGBTİ propagandasına’ karşı devlet seferberliği çağrısı yapıldı. Halihazırda pek çok etkinlik ve eylem aynı bahane ile engellenirken dijital platformlardaki içeriklerin de sansürlenmesi gündeme getirildi. Farklı cinsel yönelimler ‘sağlıksız’ olarak ifade edilerek LGBTİ’lere yönelik nefreti körükleyecek “Sağlıklı cinsel kimlik geliştirmeleri yönünde eğitim programları” düzenlenmesi önerildi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül