AKP’li milletvekilleri Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifini TBMM Başkanlığına sundu. Kanun teklifinde, kadına yönelik suçlarda “failin duruşmadaki mahkemeyi etkileye yönelik şekli tutum ve davranışlarının takdiri indirim sebebi olarak” dikkate alınmayacağı, ısrarlı takibin suç olarak tanımlanması, ücretsiz avukat sağlanması ve sağlık çalışanlarına karşı işlenen kasten yaralama suçunun katalog suçlar arasına alınması yer alıyor.
Kanun teklifini değerlendiren Avukat Çağla Yolaşan, bu kanun teklifinin kadınlara karşı işlenen suçlarda, bilhassa da kadın cinayetlerinde ve cinsel suçlarda ispat külfetinin ağır olduğu, fail lehine değerlendirmelerin ve eril pratiklerin ve söylemlerin yaygın olduğu bir yargı pratiğinin gölgesinde geldiğini ifade ediyor.
Teklifte, ısrarlı takibin bir suç olarak tanımlanması ve ceza öngörmesinin, kadınlara karşı işlenen kasten öldürme suçunda nitelikli hal olarak görülmesi gibi olumlu başlıklar olduğunu ifade eden Yolaşan, “Bunların arkasındaki on yılları bulan kadın mücadelesini ve ‘kadın cinayetleri politiktir’ sözünün önemini görmek gerekiyor. Kadınlar bu değişikliği mücadele ile kazandı” diye ekliyor.
Faillere verilen takdiri indirim nedenlerinin sınırlandırılmasına ilişkin, faillerin takım elbise giyerek, kravat takarak ve benzeri şekli davranışlarla takdiri indirimlerden faydalanmaması yönünde değişiklik yapılmasının teklifte yer almasına ilişkin Yolaşan şunları söylüyor: “Halihazırda kanunda iyi ve düzgün giyinmek zaten bir takdiri indirim nedeni olarak görülmüyor. Bu yargı yetkisini kullananların, fail lehine yaptıkları anlamsız bir değerlendirmeden, bir yorumdan ibaret. Şayet kadınlara karşı işlenen suçlar ve bilhassa kadın cinayetlerinin faillerinin indirimsiz ceza almaları mesele ise öncelikle kadın cinayetlerinin nasıl bir eşitsizlik örüntüsünden kaynaklandığını ve bu cinayetleri önleyecek politikaların ne olması gerektiğinin, daha da önemlisi kadınların yaşam hakkını garantiye alan İstanbul Sözleşmesi’nden neden çıkıldığının cevabının verilmesi gerekir.”
DAVALARDA KADIN DAYANIŞMASI SİSTEMATİK OLARAK ENGELLENİYOR
Teklifteki bir diğer başlık belli suç tiplerinde mağdurların istemi halinde ücretsiz avukat görevlendirilmesi. Mağdur kadın ve çocukların yargı süreçlerinde yalnız kalmamasının önemli olduğunu vurgulayan Yolaşan, hem sınırlı suç tiplerinde hem de istem halinde ücretsiz avukat görevlendirilmesinin problemli olduğunu şöyle açıklıyor: “Örneğin cinsel saldırı, cinsel taciz ve kadın cinayetlerinde avukat görevlendirilmesi tasarıda gündeme alınmamış. Bu suç tipleri de zaten kadınlara karşı işlenen ‘en ciddi’ suç tiplerini oluşturuyor. Kaldı ki baroların kadın hakları merkezleri mağdur kadınlara gönüllü avukatlık hizmeti veriyor fakat bir davaya taraf olmak anlamında katılma talepleri ülkenin her yerindeki mahkemelerde sistematik olarak reddediliyor. Yani kadınların yargı süreçlerinde yalnız kalmamaları ve adalete erişim temelden problemli olarak reddediliyor mahkemeler tarafından.”
Yapılan bu teklifin, bir parmak bal çalmanın ötesine gitmediğini ifade eden Yolaşan, kadınların yargı süreçlerinde suçlanmadığı, meşru müdafaa ile öldürülmemek için öldüren kadınların takdiri indirim uygulanmaksızın büyük cezalar almadığı, kadın cinayetlerinin toplumsal cinsiyet normlarının galip gelmesiyle budanarak ufalmadığı bir yargı pratiğinin ancak kadınların mücadelesi ile gerçekleşeceğini belirtiyor.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Mecliste Kadına Şiddeti Araştırma Komisyonu: Sözde...
9 Mart'ta kurulan bu hafta ilk iki toplantısı gerçekleşen TBMM Kadına Karşı Şiddet Araştırma Komisyo...
Kadın politikası sosyal yardıma indirgeniyor
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesini değerlendiren Gülnur Elçik, bakanlığın sosyal yardım...
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun Hatice Kaçmaz karar...
Av. Perihan Çağrışım Kayadelen ve Av. Devrim Avcı, YCGK'nin Hatice Kaçmaz'ı bileğine bağladığı bıçak...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.