
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) düzenlediği Sanayide Kadınların Güçlenmesi: Engelleri Aşmak, Geleceği İnşa Etmek isimli konferansta 2002 yılından bu yana kadın istihdamını artırdıklarını ifade etti.
Kadın istihdamının artırılmasının “sürdürülebilir kalkınma” adına önemli olduğunu belirten Işıkhan, “Hükümet olarak son 23 yılda, kadının toplumdaki yeri hususuna, büyük bir hassasiyet ve titizlikle yaklaşan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde, sayısız icraatlara imza attık. İş ve aile uyumunu destekleyecek; doğum izinleri, yarım zamanlı çalışma, kreş düzenlemeleri gibi çok sayıda yasal değişikliği hayata geçirdik” dedi. 2002 yılında; yüzde 27,9 olan kadınların iş gücüne katılım oranı; 2025 yılı itibariyle yüzde 36,3'e ve kadın istihdam oranı yüzde 25,3'ten yüzde 32,1'e yükselmiştir” dedi.
Bakan övünüyor, işsizlik tırmanıyor
Işıkhan’ın kadın istihdamını artırdıklarına dönük ifadelerine rağmen DİSK-AR’ın 2022, 2023, 2024 ve 2025 yıllarının temmuz aylarını kapsayan DİSK-AR İşsizlik ve İstihdamın Görünümü raporlarına göre geniş tanımlı kadın işsizliği durmaksızın artıyor. 2022’ de yüzde 26.5 olan geniş tanımlı kadın işsizliği oranı 2023’te yüzde 32.1’e, 2024’te yüzde 37’ye ve son olarak 2025’te yüzde 39.4’e yükseliyor.
Bunun yanı sıra TÜİK’in Haziran 2025 için yayımladığı İşgücü İstatistikleri’nde de geniş tanımlı kadın işsizliğinin Ocak 2025’ten itibaren sürekli artarak yüzde 41.2’ye dayandığı görülüyordu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek göreve başladığından beri ise kadın işsizliği yüzde 10.3 puan artış göstermişti. Bununla birlikte TÜİK’in haziran ayı için yayımladığı istatistikte 39 bin kadının istihdamdan çekildiği, 2025’in ilk altı ayında ise kadın istihdamının 71 bin kişi azaldığı dikkat çekiyordu.
İş Pozitif Programı: Kullan at kadın işçi rezervi
2002’den bu yana 2 milyon 385 bin kadının aktif iş gücü programlarından yararlandığını belirten Işıkhan, İŞKUR ile yürütülen İş Pozitif projesini örnek gösterdi ve 9 Şubat 2024’ten bu yana programdan 1.5 milyon kadının yararlandığını söyledi. Peki neydi bu İş Pozitif projesi?
İş Pozitif Kadın İstihdamı Projesi, İŞKUR tarafından patronlara işe alacakları kişilerin mesleki bilgi ve becerisini iş yerinde gözlemleyebilme, eğitebilme ve işe alma konusunda isabetli karar verme imkanı sunan üç aylık bir proje olarak tanımlanıyor. Yani iktidarın kadınlar için esnek, güvencesiz ve ucuz işgücü olarak çalışma planının önemli bir parçasını oluşturuyor İş Pozitif. Patronlar proje kapsamında çalıştırdıkları 18-35 yaş arasındaki kadın işçi başına belli bir miktar prim ve teşvik alıyor. Bu süre içinde kadınlar ise üç aylık istihdam ediliyor ve üç ay sonunda işten çıkartılıyorlar. Yani sürekli olarak işe alım ve işten atılma döngüsü içinde hem işsizlik gerçeği gizlenmiş oluyor hem de kadınların güvenceli iş hakları devlet eliyle yok edilmiş oluyor. Işıkhan sözlerinde bu çalışma rejimini övüyor.
Çocuk bakım yükü yine kadında
İktidarın özellikle 2025’in aile yılı ve önümüzdeki on yılın aile on yılı olarak ilan edilmesiyle daha da çok üzerinde durduğu “aile ve iş yaşamının uyumu” konusuna Işıkhan da değinmeden geçmedi. Kadınların iş hayatına katılırken yaşadığı en büyük sorunun aile ve iş yaşamının uyumu olduğunu söyleyen Işıkhan, “Kadınların hem çalışma hem de aile hayatlarını kolaylaştırıcı tedbirlere öncelik veriyoruz. Hem annelerin iş gücü piyasasına entegrasyonunu, hem de eğitimli çocuk bakıcılarının teşvikini sağladığımız ve SGK ile yürüttüğümüz 'Eğitimli (Sertifikalı) Çocuk Bakıcılarının Teşviki Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi (EDU-CARE)' bu amaca yönelik projelerimizden birisidir” dedi.
Çocuk bakım sorununa ilişkin başka bir proje örneği veren Işıkhan, "Yine annelere yönelik 'Kurumsal Çocuk Bakım Hizmetleri Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi (INST-CARE)' ile kadınların kurumsal erken çocukluk eğitim ve bakım hizmetlerinden yararlanabilmeleri için finansal destek sağlanmış, böylece kadınların iş hayatına geri dönüşleri kolaylaştırılmıştır. Bu kapsamda toplam 17 bin 959 kadına; 23.7 milyon euro mali destek verilmiştir. Böyle küçük küçük sayılarla, mikro projelerle; kadınların istihdama girişlerini kolaylaştırmaya gayret ediyoruz" dedi.
Bakanın bahsettiği EDU-CARE uygulaması iki ayaktan oluşuyordu. Özellikle projenin ikinci ayağına dikkat çekmek gerekirse öne çıkan şey, sigortalı bakıcı çalıştıran çalışan kadınlara mali destek aktarılmasıydı. Ancak bu maddi destek çocuk 36 ayını doldurunca kesiliyordu. Bu süreye kadar ise bakıcı çalıştıran kadınlara verilen destek asgari ücretin yarısı kadardı; kalan kısmını kadınlar kendileri ödemek zorundaydı. Işıkhan’ın çocuk bakım sorununa ilişkin bahsettiği projeler iktidar tarafından, işçi ve emekçi kadınların senelerdir talep ettiği kamusal, ücretsiz ve nitelikli kreşlerin ikamesi olarak ele alınıyor. Çocuk bakımının devletin sorumluluğundan yeniden kadınların üzerine yıkıldığı, bu sürecin de kadınlara ufak yardımlarla beslendiği görülüyor.
Keza yeni bir uygulama olarak gündeme getirilen Komşu Annelik uygulamasından Işıkhan kendi konuşmasında bahsetmemiş olsa da bu sürecin bir örneği. Aile ve iş yaşantısının uyumu kapsamında değerlendirilen Komşu Annelik sistemi de hem devletin kreş açma sorumluluğunun üzerinden atlamasına hem de kadınların güvencesiz istihdamına dayanılarak çocuk bakım sorunun çözülmeye çalışıldığına işaret ediyor.
Fotoğraf: Tek-Gıda İş sendikası
İlgili haberler
Kadın istihdamı oranı erkeklerin yarısı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Hayatı İstatistikleri kadın istihdamındaki azlığı gözle...
EMAR: Kadın istihdamının yüzde 32,5’i kayıt dışı,...
Her 10 kadın işçiden yalnızca 1’i sendikalı, kayıt dışı istihdamı da dahil edildiğinde kadınlarda ge...
Metal işçisi kadınlar: Büyükanne bitti, şimdi de ‘...
Birleşik Metal-İş, 'Komşu Anne' projesine tepki gösterdi: 'Kreş temel haktır, çocuk bakımı geçici pr...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.