Gıda İş: Dayanışma ile yaralarımızı saracağız, örgütlenerek insanca bir hayatı kuracağız
DİSK/Gıda İş Genel Sekreteri Olcay Ozak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne dair açıklama yaptı.

DİSK/Gıda İş Genel Sekreteri Olcay Ozak, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde yazılı açıklama yaptı. Açıklamada “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü, 6 Şubat’ta yaşanan depremin büyük acısını ve öfkesi ile karşılıyoruz. İktidar bize yüzyılın en büyük felaketi diyerek deprem öncesi almadığı önlemlerin, deprem sonrası müdahalesizliğin sonucunda kaybettiğimiz canlarımızın acısını ve öfkesini yatıştırmaya çalışıyor. Bunu kabul etmiyoruz, acımız ve öfkemiz çok büyük!” ifadelerini kullandı.

DİSK/Gıda İş'in 8 Mart açıklamasının tamamı şöyle:

‘YEPYENİ BİR HAYATI BİRLİKTE İNŞA ETMEK İÇİN…’

“Yaşanan ne kader planı ne de kader olarak görülemez. Kâr ve rant düzeninin bize yaşattığı acı tablodur. Alınmayan önlemler, deprem sonrası geciken arama kurtarma, kâr ve rant düzeni on binlerce canımızın yaşamına neden olmuştur. Unutmayacağız, affetmeyeceğiz.

Kâr ve rant üzerine kurulu düzen, on binlerce insanı enkaz altında ölüme terk ederken, halkın yardım ulaştırmasına, arama kurtarma çalışmalarına katılmasına engel olan iktidar, haftalar sonra helallik isteyerek sorumluluktan kurtulmaya çalışıyor. İktidarın engelleme tutumlarına karşı, halkımızın deprem bölgesine uzanan dayanışma eli yaralarımızı kendimizin saracağı ve bu enkazın altından birlikte çıkacağımızın kanıtıdır.

Bizleri çalışırken sömüren, emeğimiz ve alın terimizle kıt kanaat birikimlerimizle kredilerle satın aldığımız evleri bizlere mezar eden, bitmek bilmeyen krizleriyle, her gün yüz yüze geldiğimiz şiddetiyle, istismarıyla, iş cinayetlerini “kader” diye bize dayatan bu kapitalist sermaye düzenini değil, birleşen ellerimizle kuracağımız yepyeni bir hayatı birlikte inşa edeceğimiz bir başlangıç olsun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü.

‘YOKSULLUĞUN VE ŞİDDETİN FATURASI KADIN VE ÇOCUKLARA KESİLİYOR’

En fazla ezilen, en fazla sömürülen, en fazla hor görülen, şiddete uğrayan kadınlar deprem bölgesinde daha fazla sorunla yüz yüze kalmışlardır. Deprem bölgesinde önce kadınlar işten atılıyor. Tıpkı pandemi sürecinde işten çıkarmalar gibi. Kısa çalışma ve ücretsiz izin gibi haksız uygulamalara karşı karşıya kadın işçiler kalıyor.

Her krizde, afet de olduğu gibi kadınlar bu süreçten en çok zarar gören taraf olacağından kadınların ve çocukların sağlığı ve güvenliği için acil önlemler ve tedbirler alınmalıdır. İşçi ve emekçilerden yıllardır kesilen deprem vergileri bu bölgelerde sağlıklı ve güvenli bir hayatın başlaması için harcanmalıdır.

Artan enflasyon ve hayat pahalılığı, artan kiralar, elektrik, su, doğal gaz ücretleri gıda maddelerinde ki fahiş artışlar karşısında eriyen ücretler toplumun bütün kesimlerini etkilediği gibi kadınları daha derin etkiliyor. Yoksulluğun ürettiği şiddetin hedefi kadınlar ve çocuklar oluyor ne yazık ki.

‘GÜVENLİ EVLER, GÜVENLİ BARINMA, İNSANCA BİR YAŞAM’

Deprem bölgesinde barınma krizinin yaşandığı bir dönemle karşı karşıyayız. Barınma hakkı en temel haktır. Kadınların bu hakka erişememesi tacizin, tecavüzün, kadın cinayetlerinin, çocuk istismarının artmasına yol açar.

Aşırı kâr hırsı ve ranta dayalı yapılaşma sonucu evlerimizin enkazında hayatlarımız son buluyor ne yazık ki. İçinde kendimizi güvende hissettiğimiz başımıza yıkılmayacak evler, kentler ve insanca yaşayacağımız bir hayat istiyoruz.

Günde 10-12 saat güvencesiz çalıştığımız bir çalışma yaşamı değil, 8 saat iş, 8 saat uyku, 8 saatte canımız ne isterse yaptığımız bir hayat istiyoruz. Ekmekte istiyoruz, gülde.

Çocuklarımızın üstüne kapıyı kilitleyip, bitmek bilmeyen mesailer ile en fazla asgari bir ücretle geçinmek zorunda kalmadığımız bir hayat istiyoruz.

Şiddetten arınmış, güvende hissettiğimiz, kendimizi rahatça ifade edebildiğimiz bir hayat istiyoruz.

Depremde gösterdiğimiz dayanışma örneğinde olduğu gibi, birlikte el ele, omuz omuza mücadeleyi, yükselttiğimiz ve içinde korkmadan güvenle insanca yaşayacağımız bir hayatı birlikte kendi ellerimizle kuracağız.”

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
Depremzede Mediha’nın 8 Mart talebi: Huzurla başım...

‘Bizi ihmal öldürdü. Hem önlemediler hem kurtarmadılar. Şimdi bir yılda evleri yapacağım diyorlar am...

TTB: Depremzede kadınlar kalabalık ve dar alanlard...

TTB’nin ‘Deprem ve Kadın Sağlığı’ açıklamasında çadır alanlarında kadınların güven problemi yaşadığı...

Tuzluçayırlı kadınlar depremzede ailelerle buluştu...

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneğinin çağrısıyla bir araya gelen 35 yöre derneği 8 Mart açıklama...