Öğrencisi tarafından öldürülen Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel’in karar verilmesi beklenen dördüncü duruşması Ankara Adliyesi 33. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Katılımın yoğun olduğu duruşmada iki salon birleştirildi. Kopya çektiği için tutanak tutması sebebiyle hocasını öldüren sanık Hasan İsmail Hikmet’i avukatı Vahit Bıçak, “Katliam yapmadı. Kantine gidip öğrencilerin üzerine elindeki silahı boşaltabilirdi ama yapmadı” gerekçesiyle savunarak Ceren Damar hakkında skandal söylemlerde bulundu. Bıçak, “Eğer Ceren Damar yaşasaydı cinsel saldırıdan yargılanacaktı” ifadesinde bulundu. Türkiye Barolar Birliği Kadın Hakları Komisyonu katılma talebinde bulundu, talep suçtan doğrudan zarar görülmediği gerekçesi ile reddedildi.
‘HUKUK DERSİ VERECEĞİM’ DİYE SUÇA TEŞVİK ETTİ
Savunma yapan sanık avukatı Vahit Bıçak, “Elbette sanık suç işlemiştir ve bugün cezanın ne olduğunu konuşmamız gerekiyor Ceren Damar ve Hasan İsmail Hikmet için adalet için buradayız” diyerek başladı. Sanığın katliam ve seri cinayet işlemediğini savunan Bıçak, “Çoklu bir öldürme yapmamış sanık neler yapabilirdi de yapmadıyı açıklayacağım. Sanık elindeki silahı kantine girip birçok kişinin üzerine boşaltmamıştır. Odalarına gidip öğretim görevlilerini de taramamıştır” diyerek açıklamaya çalıştı, tepkiler üzerine ise “Burada hukuk dersi vereceğim ve kitaplarda yazdığımı anlatacağım” diye devam etti.
Vicdani kanaatin kullanılarak kamuoyunun tepkisinin, medyanın etkisinin değerlendirilmemesi gerektiğini söyleyen Bıçak, “Görülen dava hakkında besteler yapılmış, ağıtlar yakılmış anayasanın maddeleri çiğnenmiştir” dedi.
CİNAYETİ İŞLEYEN SANIK ‘SAMİMİ’YMİŞ
Dosyada Ceren Damar’ın bilgilerine ve telefon kayıtlarına ulaşılamadığını ifade eden Bıçak, “Bilgileri açıklanırsa ne deşifre olacak merak ediyoruz. Sanığın samimi beyanları, tanık beyanları ortadadır. Görevi olmadığı halde sınav gözetmenliği yapmıştır” diyerek sanığa verilmek istenen cezaların Orta Çağ zihniyetinde olduğunu savundu. “Sanığın ‘pişmanım’ sesine kulak verin” diyen Bıçak, kadınların ve kamuoyunun tepkisini kastederek “Duruşma dışındaki faliyetler televizyonlarda savunuluyor ve Ortaçağ zihniyetine götürüyor” dedi ve “Şu ana kadar 250 dava açtık bunların devamı gelecek” diye ise tehdit etti.
Gelen tepkiler üzerine ise “Üzerimde psikolojik baskı uygulanıyor” diyen Bıçak, “Sanığın tutukluluğunda geçirdiği süre uyarı olmuştur ve topluma kazandırılmalıdır” ifadesinde bulundu. Ceren Damar’ın, deneyimsiz olduğunu ve Hasan İsmail Hikmet’i yanlış yönlendirdiğini söyleyen Bıçak, savunma yapmaktan öte sık sık basında kendi ile ilgili çıkan ve çıkması olası haberlere dair konuştu, mahkeme başkanı Bıçak’ı, “Sen buraya mı, basına mı hitap ediyorsun. Varsa derdin git açık oturum yap” diye uyardı.
‘CEREN DAMAR YAŞASAYDI ‘CİNSEL SALDIRIDAN’ YARGILANACAKTI!’
Ceren Damar ile gergin başlayan ilişkinin zamanla düzeldiğini ifade eden Bıçak, “Sanığın yüzme sporu yaparak geliştirdiği vücuduna Ceren Damar ilgi duymaya başlamıştır. Duygusal ilişki yaşamak istemiştir ancak sanık kibarca reddetmiştir. Ancak vakit geçirmeye devam edip alkol bile almışlardır. Öğrencisi ile cinsel ilişkiye girerek arasındaki hiyerarşik yapıyı kullanmıştır ve suç işlemiştir. Sanık, baskı altında kalarak tehditlere boyun eğmiştir. Ceren Damar kıskançlık krizleri yaşayarak sanığı zor durumda bırakmıştır. Doymak bilmeyen arzu ve hırslarına karşı sanık psikolojik bunalıma gitmiş tedavi görmüştür” diyerek “Ceren Damar şuan hayatta olsaydı cinsel saldırıdan yargılanacaktı” ifadesini kullandı. Kopya çekerken tutanak tutulmasını ise Bıçak, “Herkes çekiyordu Ceren Damar arzularını yerine getirmedi diye sanığı gördü” dedi. Kendini alamayan Bıçak, “Ceren Damar’ın 15 Temmuz darbe girişimini de övdüğünü” iddia etti.
Sanığın annesinin polis olduğunu ve terörle mücadele ettiğini ifade eden Bıçak sanığın ailesini, Ceren Damar ve eşinin FETÖ’den suçladığını söyleyerek cinayeti ise “Ceren Damar’ın taciz ve tecavüzleri ile sanığı ne denli bunalttığının göstergesidir. Sanık elinde bıçak ve silah olmasına rağmen de başka kimseye zarar vermemiştir” diye savundu.
SANIK PİŞMAN OLDUĞUNU SÖYLEYEREK İNSANLIK DERSİ VERMİŞ!
Verilen aranın ardından savunmasına devam eden sanık avukatı Bıçak, “Sanığın ifadelerinde çelişki yoktur sadece sonraki ifaderinde daha ayrıntılı beyanda bulunmuştur. Ankara Barosu bu davaya katılmak için başından beri çaba sarf etmiştir. Bu sebeple sanığa ilk aşamada atanan CMK avukatı hak ihlallerinde bulunmuştur ve yeterince savunmamıştır” dedi. “Gencecik çocuğu şimdiki danışmanı hapishaneye göndermek istiyor” diyen Bıçak’ın sözlerine Ceren Damar’ın babası, “Seni de oraya göndereceğiz” dedi. Bunun üzerine Bıçak, “Beni 90’lı yıllardan beri mücadele ettiğim FETÖ, 28 Şubat darbeceleri gönderemedi, siz mi göndereceksiniz” dedi.
Sanığın başka kimseyi öldürmeyerek olgun davrandığını ve pişman olduğunu iddia eden Bıçak, “Biz adaletin bir an önce sağlanmasını sanığın tahliye edilmesini istiyoruz. İnsan öldürme olayından pişman olduğunu ifade ederek asıl insanlık dersini sanık vermiştir. Cinnet geçirdiği için bıçakla yaralamak istediğini söylemiştir.
Ceren Damar’a yapılan darbelerin öldürücü olmadığını ve yanlış müdahale sonucunda hayatını kaybettiğini savunan Bıçak, “Ben kimseyi suçlayacak değilim hayatımı gençlerin yetişmesine adamışım. Sanık olay günü çok beyefendi ve kibar bir şekilde davranmıştır. Kızının ölümü üzerinden rant sağlamaya çalışan bir baba var. Böyle bir baba toplumda olamaz. Bu kişilerin beyanları itibar edilecek sağlıklı beyanlar değil. Bu dava bitince davalarımız devam edecek” diye konuştu.
ÖLDÜRDÜĞÜ İÇİN BİR TEK TEŞEKKÜR ETMEDİĞİ KALDI
Dosyaya giren sayfalarca beyanı okuyan Bıçak, “Katılan beyanlarında kin, nefret, öfke var ve bu yüzden değerlendirmek istemiyorum. Bu olay olmuş artık kabullenmek gerekiyor, olan olmuş. Somut olayda meşru müdafanın şartları oluşmuştur. İleride bu çocuk hayata karışsın ve hukuk olan mesleğine devam edebilsin ve yaralama kastı olarak değerlendirilsin. Herkesi elindeki silahla taramadığı için orantılı davranmıştır” diyerek cinayet işleyen Hasan İsmail Hikmet’i örnek alınası gereken bir insan ilan etti. “Herkes silahla geziyor diye savunan Bıçak, sanığın hata ve haksız tahrik ile ağırlaştırılmış yaralama hükümlerinin uygulanarak tutuksuz yargılanmasını istedi ve sözü öğrencilerine verdiği derse getirerek “Üniversitenin en kıdemli profesörü olarak konuşuyorum. Benim içim çok rahat. Herkes hakkettiği şekilde yaşıyor” dedi.
SANIK: ‘BENİM DOĞRULARIM BANA YETER’
Sanık Hasan İsmail Hikmet, yargılamanın adil olmadığını savunarak “Her an pişmanlığımı dile getirdim. Kimsenin bunu yaşamasını istemem. Ne az, ne fazla hakettiğim cezayı istiyorum. Kim neye inanır o beni ilgilendirmez. Benim doğrularım bana yeter. Doğru karar vereceğinize inanıyorum” dedi.
Ceren Damar’ın avukatı ise hiçbir indirim uygulanmadan cezanın verilmesini istedi. Mahkeme başkanı “Kararı makul bir süre sonra açıklayacağız” diyerek karar verilmesi beklenen duruşmada kararı açıklamadı.
AĞIRLAŞTIRLMIŞ MÜEBBET VERİLDİ
Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti sanığa, ruhsatsız silah taşımaktan 1 yıl ve 600 TL ceza, silahla tehdit suçundan 2 yıl hapis, Ceren Damar’ı öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Kadınlar kararı gözyaşları içinde birbirine sarılarak karşıladı.
Duruşma sonrası açıklama yapan Ceren Damar'ın ailesi ve kadınlar sanığın canavarca hisle öldürmekten ceza alması için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.
Kopya çektiği için işlem yaptığı öğrencisi tarafından öldürülen #CerenDamar davası devam ediyor. Ankara Kadın Platformu Adliye önünde dava öncesi açıklama yaptı. #CerenDamarİçinAdalet pic.twitter.com/9UAbMpInK3
— Ekmek ve Gül (@ekmekvegul) February 21, 2020
ANKARA KADIN PLATFORMU: CEREN DAMAR İÇİN ADALET
Duruşma öncesi Ankara Adliyesi önünde açıklama yapan kadınlar Ceren Damar için adalet istedi. Platform adına açıklama yapan Fatma Kılıçarslan şunları söyledi:
Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalışan Ceren Damar Şenel, 3 Ocak 2019 tarihinde “kopya tartışması” bahanesiyle 4. sınıf öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürüldü. Yükseköğretim sistemindeki akademisyen-öğrenci ilişkisinin işçi müşteri ilişkisine indirgenip, güvencesiz çalışma rejiminin uygulandığı bu dönemde araştırma görevlisi bir kadın olan Ceren Damar, sırf görevini yaptığı için bir erkek öğrencisi tarafından katledildi. Erkekler bu cüreti AKP’nin kadın düşmanı politikalarından ve bu erkek egemen düzenden alıyorlar.
Biz kadınlar ise direnirken cüretimizi dayanışmamızdan alıyoruz. Bugün, adaletin sağlanması, kadın katliamlarının son bulması için dayanışmamızı büyütüyoruz. Ceren Damar ve öldürülen tüm kadınlar için adalet istiyoruz. Türkiye’de kadınları değil failleri koruyan erkek adalete karşı gerçek adaleti sağlayabilecek olan bizleriz. Kadına şiddet davalarında takım elbiseyle, kravatla kovalanan indirimleri, Hasan İsmail Hikmet dahil hiçbir kadın katilinin almasına izin vermeyeceğiz. Bu katil, toplumsal cinsiyet normları üzerinden Ceren Damar’ı itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Erkek adaletin tahrik/iyi hal indirimlerini kendine örnek almaktadır. Çeşitli iftiralar atarak kendini aklamaya çalışmaktadır ama biz kadınlar buna izin vermiyoruz. Bugün karar duruşmasında tüm dayanışmamız ve direncimizle, katil Hasan İsmail Hikmet’in indirimsiz ceza almasını sağlayacağız.
Çünkü biliyoruz ki erkek egemen zihniyetin bir ürünü olan Hasan Hikmet İsmail gibi yakalanmayan, cezaevine girip kaçabilen veya iyi hal indirimleri ile salıverilen kadın katilleri, tecavüzcüler aramızda dolaşıyor. AKP’nin polisleri ise bu kişileri yakalamak yerine,Las Tesis dansı gibi şiddete karşı ses çıkarılan eylemlere saldırıyor. Yargı, Nevin Yıldırım gibi öz savunma hakkını kullanan kadınlara müebbet hapis cezası uyguluyor. Erkek egemen sistem Şule Çet’e tecavüz eden katilleri aklamak için intihar olduğuna inandırmaya çalışıyor. Kızına yıllarca tecavüz etmiş baba salıveriliyor.23 kez şiddete uğradığını söyleyerek suç duyurusunda bulunan Ayşe Tuba Aslan şikayetçi olduğu erkek tarafından öldürülüyor. Bunlardan cesaret alan bir erkek, kızı Şeyma Yıldız’ı öldürebiliyor. Sokak ortasında bir kadına şiddet uygulayabiliyor. Artık yeter diyoruz. Bugün Ceren Damar için buradayız! Medyasından eğitim alanına, Diyanetinden tek adamına kadar kadınlar hedef alınıyor. Biz ise bir araya gelmeye,dayanışmaya, boyun eğmemeye ve sokakları doldurmaya devam ediyoruz, edeceğiz! Gerçek adaleti istiyor, yaşamlarımızı savunuyoruz. Biz kadınlar bütün öfkemizle, ısrarımızla, dayanışmamızla; katilleri aklamaya çalışan, iyi hal indirimleri veren erkek egemen sistemin peşindeyiz. Bugün bu duruşmada çıkacak olan kararın takipçisiyiz.Kadınlar olarak biliyoruz ki yaşamlarımızdan başka kaybedecek hiçbir şeyimiz kalmadı. Erkek şiddetine yeter diyoruz. Artık ölmek değil yaşamak istiyoruz. Bu iktidarın 6284 sayılı kanuna, İstanbul sözleşmesine saldırmayı bırakmasını istiyoruz.
Kaybettiğimiz tüm kadın arkadaşlarımızın, maruz bırakıldığımız erkek şiddetinin öfkesiyle bir kişi daha eksilmemek için mücadele edeceğiz.
Yaşasın Kadın Dayanışması! Ceren Damar için adalet istiyoruz!
İlgili haberler
CEREN DAMAR DAVASI|‘Sanıktan yine bildik savunma:...
Öğrencisi tarafından öldürülen Çankaya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ceren Damar’ın davasında sanık...
Ceren Damar davası| Savcı ağırlaştırılmış müebbet...
Kopya çektiği için hakkında işlem yapan Çankaya Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ı öldür...
CEREN DAMAR DAVASI| Sanık ve müdafiisi yine yalana...
Çankaya Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar cinayeti davasının duruşması görüldü. Kadınlar,...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.