Ankara Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu, Dr. Filiz Yıldırım’ın eski eşi İ.K. tarafından yaşadığı şiddeti yargıya taşıyarak, 3 yıldır verdiği hukuk mücadelesine ilişkin basın açıklamasında bulundu

Komisyon üyesi Gülgün Kıran, Dr. Filiz Yıldırım’ın yanında olduklarını söyleyerek bütün kadınlara 19 Ekim Salı günü Sincan Batı Adliyesi 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek olan dava için dayanışma çağrısında bulundu.

Yapılan açıklamada konuşan Ankara Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu üyesi Gülgün Kıran, ülkede ve dünyada kadına yönelik şiddet sorununun can yakıcı bir biçimde kadınları ve kız çocuklarını yaraladığı, öldürdüğü ve ruhsal, bedensel ve cinsel anlamda sakat bıraktığını belirtti. Dr. Filiz Yıldırım’ın yaşadıklarının kadına yönelik şiddet kadar, yargının verdiği hükümlerin adalet ve hukuktan uzak olduğunu gösterdiğini söyleyen Kıran, “Dr. Filiz Yıldırım’ın eski eşi İ.K. hakkında eşine şiddette bulunmaktan, eşine hakaret etmekten, eşine karşı silahlı tehdit suçlarından kamu davası açılmıştır. Ankara Batı 7. Asliye Ceza Mahkemesi hakaret ve silahlı tehdit suçundan beraat kararı, kasten yaralama suçundan 1 yıl 9 ay hapis cezası vermiştir. Dr. Filiz Yıldırım’ın şiddete maruz kalırken tamamen meşru savunma ve canını kurtarmak için saldırganın kolunu ısırması haksız tahrik sayılmış ve 1/6 oranında indirim yapılmış 1 yıl 4 ay 6 günlük cezası 1 yıl 1 ay 15 güne indirilmiş, ‘sanığın kişilik özellikleri’ de gerekçe gösterilerek hükmün açiklanmasinin geri bırakılmasına ve herhangi bir yükümlülük altına alınmaksızın 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiştir” dedi.

‘ESKİ EŞİ 2 BUÇUK YIL YARGI ÖNÜNE ÇIKARTILMADI’

Hakimlerin, Savcılar Yüksek Kuruluna şikayet ettikleri kasten yaralama suçundan kaldırılan hükmün açiklanmasinin geri birakilmasi kararına rağmen 2 yıl 7 ay süre ile hiçbir işlem yapılmadığını söyleyen Kıran, “Sanığın yargı önüne çıkartılmadığı belirterek hakimi şikayet ettikleri, hakimin bu şikayete rağmen yeni esas numarası vermediği ve sessiz kaldığı belirtilmektedir.Dr. Filiz Yıldırım ve eski eşi arasında Ankara 5. Aile Mahkemesinin boşanma kararı 13 Ağustos 2021 Cuma günü UYAP’a kaydedilmiş olup hakimin kasten yaralama suçundan 2 yıl 6-7 ay beklettiği dosyayı 16 Ağustos 2021 tarihinde esasa kaydettiği tespit edilmiştir.

Dr. Filiz Yıldırım’ın olay esnasında eşinin kolunu canını kurtarmak için ısırdığı, yasal savunma altında bu fiili işlediğinden dolayı ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi amacıyla açılan dava da Ankara Batı 7. Asliye Ceza Mahkemesine verilmiştir.Ayni hakim ilk celse karar verip, bu fiili yasal savunma amacıyla işlediğini belirterek dosyayı kapatması gerekirken hiç ilgisi olmayan hakaret ve tehdit suçlarından istinafa giden dosyanın sonucunun beklenmesine karar vermiştir. Böylece Filiz Yıldırım’ın kusurlu olmadığının ortaya çıkması geciktirilmiş, eski eşi 2.5 yıl yargı önüne çıkartılmamış, yargıya ulaşma hakkı engellenmiş, davaların makul sürede bitirilmesini isteme hakkı ihlal edilmiştir” diye konuştu.

DAYANIŞMA ÇAĞRISI

Hukuksal anlamda yeni birtakım düzenlemelere gidilerek kadına karşı şiddet suçlarının Türk Ceza Kanunu’nda ayrı bir bölüm altında yeniden düzenlenmesinin gerektiğini söyleyen Kıran, “Kadına yönelik şiddet suçlarının diğer şiddet suçlarından ayrı değerlendirilmesini, ‘haksız tahrik’, ‘iyi hal’ ölçütlerinin değiştirilmesini,verilen cezaların gerekçeli kararlarında gerekçe ve nedenlerin açıklanmasının zorunlu hale getirilmesini istiyoruz. Unutmamalıyız ki adalete erişim ve adil yargılanma hakkı hepimizin hakkıdır. Bu talebimizden hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz” dedi. Kıran, Dr. Filiz Yıldırım’ın yanında olduklarını söyleyerek bütün kadınlara 19 Ekim Salı günü Sincan Batı Adliyesi 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek olan dava için dayanışma çağrısında bulundu.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül