İstanbul’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), Diş Hekimleri Birliği (TDB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) çağrısıyla, "Emek Bizim, Gelecek Bizim” sloganıyla gerçekleşen miting için Maltepe'de buluştu.
ÇERKEZOĞLU: HIRSIZLIKLA ALIN TERİ ARASINDA SEÇİM YAPACAĞIZ
Fotoğraflar: Nisa Sude Demirel/Ekmek ve Gül
KADINLAR SENDİKAL HAKLARININ GASBINA KARŞI DA 1 MAYIS’TA
Semra Tufan (İşçi): Gebze Organize Sanayi Bölgesinde kadın yoğunluklu bir işyerinde çalışıyorum. 1 Mayıs işçilerin bayramı, burada olmaktan gurur duyuyorum. Her sene buradayım. Kadın cinayetlerinin son bulmasını istiyoruz artık. Çalıştığımız yerde eşit işe eşit ücret istiyoruz.
Avukat Birsen Baş Topaloğlu (İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Sözcüsü): Kadınların emeklerinin sömürüsü durana kadar, kadın cinayetleri durana kadar, İstanbul Sözleşmesi gelene kadar mücadelemiz devam edecek. 6284'ü siyasi pazarlık konusu yaptırmayacağız. Kadınlar her alanda, her yerde ayrımcılık bitene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
Dilek (Kamuda çalışan işçi): Aslında DİSK'li değilim. Başka bir sendikaya üye olmak zorunda bırakıldım. Bundan sonra her 1 Mayıs, eşit, özgür, işçinin hakkını, emeğinin karşılığını alabildiği bir gün olsun. Kadınların özgür olduğu, kadının tamamen bağımsız olduğu bir gün olsun. Yaşasın 1 Mayıs!
Zeynep Çem (Metal işçisi): Kadınların ölmediği, 6284'ün, İstanbul Sözleşmesi'nin uygulandığı nice 1 Mayıslara!
Rojbin Polat (İşçi): 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutluyorum. Kadın mücadelesinde, işçi mücadelesinde hep beraberiz. Yaşasın 1 Mayıs!
Gönül Söylemez (İşçi): Bugün işçi ve emekçi bayramını kutlamak için bir aradayız. El ele, omuz omuza, halaylarla, horonlarla, ayrım olmadan emekçilerin yanında olarak buradayız. Kadına yönelik şiddetin durdurulmasını istiyorum.
Sultan (İşçi): Bir fabrikada çalışıyorum. Kadınların biraz daha geri planda olduğunu düşünüyorum. 6284'ün hedef gösterilmesine dair endişelerim var. Sokaktaki, evdeki şiddetin önüne geçmeleri lazım. Bu iktidar da geçemiyor, geçmiyor. İstanbul Sözleşmesi'nden de çekildiler. Can güvenliğimiz yok. Ne ben ne kızım saat 10'dan sonra dışarı çıkamıyoruz. Bu, benim için özgürlüğümün kısıtlanması. Özgür diyorlar ama ben özgür olduğumu hissetmiyorum. Tacize, tecavüze uğramaktan korkuyorum. Kızım liseye gidiyor, masraflarını karşılamakta çok zorlanıyorum. İki tane çocuğum olduğu halde iki kişi çalışıyoruz. Önceden 1 kişi çalışıp 3 kişiye bakabiliyorduk. Artık 2 kişi çalışıp 2 çocuğa bakamıyoruz. Ayın sonunu getiremiyoruz, zorlanıyoruz. Ben bir kadın olarak varım. Ben bir kadın olarak buradayım demek için buradayım. Benim bir söz hakkım var. Her yerdeyiz, biz varız.
Gülsüm Yeter (Belediye çalışanı): En zor olan eşitsizliklere maruz kalıyoruz. Nerede olursak olalım sözlü olarak eşitsizliğe maruz kalıyoruz. Bunlar çok can sıkıcı oluyor. 6284'ün kaldırılmasına dair endişeliyim. Zaten çok endişe verici bir durumdayız şu anda. Ülke olarak çok endişe verici bir durumdayız, özellikle kadınlar ve çocuklar için. Bugün emeğin hakkının verilmesinden yana, kadınların daha ön planda olmasından yana, çocukların daha iyi bir eğitim almasından yana buradayım.
Berfin Zenderlioğlu (Yönetmen ve oyuncu): Oyuncular Sendikası ile bu meydandayım. Oyuncuların da birer işçi olduğunu düşünüyorum. Haklarımızı hep bir ağızdan haykırmak için, 'varız' demek için, birbirimize omuz verebilmek için, güç olabilmek için buradayım. Bu bizim bayramımız, bayramımızı kutlamak için buradayım.
Diş Hekimi Emel Eroğlu (Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Sekreteri): Cinsiyetçi anlayış tüm yaşamımızı etkiliyor. Çocukluğumuzdan itibaren üstlendiğimiz roller de ona göre şekilleniyor. Bu, hiç de eşitlikçi değil. Kadın olduğumuz için erkeklerden farklı sorumluluklarımız var. Hem çalışan bir kadın hem anne olarak hem de meslek örgütünde görev alan bir kadın olarak bunu çok fazla yaşadım. O nedenle ısrarla meslek odalarında kadınların yer alması gerektiğini savunuyorum. Sadece meslek örgütlerinde değil tüm örgütlerde. Kadınlar nasıl hayatın her alanında, diş hekimliğinde de kadın erkek oranı yarı yarıya, yönetimlerde de, temsiliyette de kadınlar ısrarla görev almalılar. İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçilmesine itirazımız giderek yükselecek. Geri kazanacağız sözleşmeyi. 6284'ün takipçisi olacağız. Kadına yönelik şiddetin, sağlıkta şiddetin karşısında olacağız. Gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını ısrarla talep edeceğiz. Bahar yakın.
Samandağ'dan depremzede bir kadın: Samandağ'dan geldik. Biliyorsunuz deprem bölgesiydi orası. 11 ilin depremden en çok etkilenen bölgelerinden bir tanesi. Sesimizi duyurabilmek adına geldik. Elimizdekiler bizim kutsallarımız. Cenazelerimizde kullandığımız bahur ve reyhan. Bunları getirip geldik. Hem işçi bayramını kutlarız hem cenazelerimizi anarız. Ölülerimizi anarız. Hem de3 bir daha yaşanmasın diye geldik. Hâlâ su kıtlığı var Samandağ'da. Temiz suyu çok az temin edebiliyoruz. Yaralarımız sarılmadı. Molozlar yaşam alanlarımıza dökülüyor, çadır kentlere yakın yerlere dökülüyor. Sesimizi de duyuramadık. Kimse bizi duymuyor. Bundan da şikayetçiyiz.
Pelin Pınar Giritlioğlu (Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı): Meslek alanımızda çok fazla meslektaşımız, kadın plancıların, mimarların özellikle özel sektörde çalışırken eşitsizliğe uğradığını, ayrımcılığa uğradığını, gerek maaşlar konusunda gerek özel hayatlarına ilişkin müdahalelerle karşı karşıya kaldıklarını görüyoruz. Bunlarla mücadele etmeye devam ediyoruz. Demokratik bir ortam kurulabilmiş değil. Umuyorum önümüzdeki seçimden sonra bunları daha katılımcı bir yöntemle birlikte konuşup çözüm bulacağız. Demokrasinin yeniden tesis edilebilmesi, emeğin yeniden değer bulması, her türlü ayrımcılığın ortadan kalkması, adaletli ve eşit bir dünya için buradayım.
Damla (Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi): Bugün buradayım çünkü benim annem de bir işçi. Onun haklarını savunmak için buradayım. Hem de demokratik, bilimsel eğitim almak için hem bir kaqdın olarak sokaklarda özgürce yürüyebilmek için hem de hayvan hakları savunucusu olarak Boğaziçi Üniversitesindeki zor koşullardaki hayvanlar için buradayım. Buradayız.
Gülten Dokuyan (Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi Derneği): Bugün 1 Mayıs'a çocuklarımızın beslenmelerine koyamadığımız yiyecekler için, alamadığımız gıda için, kaynatamadığımız tencereler için, insanca yaşayacak bir ücret, iyi bir eğitim, çocuklarımızı tarikatların karanlığına teslim etmemek için bu 1 Mayıs'ta alanlardayız. Bu 1 Mayıs'taki taleplerimiz kadınlar olarak sandığa yansıyacak.
Adile Doğan (Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı): Biz bugün derneğimizin üyeleri ile 1 Mayıs alanındayız. Kadına yönelik şiddete, kadın cinayetine, kadın emeğinin sömürüsüne karşı buradayız. 14 Mayıs'ta da tek adam rejimini göndermek üzere 1 Mayıs alanındaydık.
Gizem Gül (Mağaza Market Sen Üyesi): Market işçileri olarak fazla çalışma saatlerine son vermek, mobbinglere son vermek, 6 saat çalışma saati, az maaşa çok iş yüklenmemesi için buradayız.
Tekstil işçisi: Eşitlik için buradayım. Hayat pahalılığında aldığımız ücretler eridi. Yaşanabilir bir ücret için buradayız.
Genç bir kadın: 1 Mayıs'a katıldım çünkü daha umutluyum. Birlikteyken bunu daha çok hissediyoruz. Daha eşit, kadınların mutlu olabildiği bir gelecek hayal ediyorum. 6284'ün uygulandığını hayal ediyorum. Eşit işe eşit ücret verileceğini de biliyorum. Kadınlar olarak her alanda yaşadığımız eşitsizlikleri ancak mücadele ederek aşabileceğimizin farkındayım. Bu yüzden 1 Mayıs'a katıldım.İstanbul Üniversitesi öğrencisi: Geçtiğimiz aylarda bir hocamız taciz davasıyla gündeme geldi. Farklı bir fakülteye atandığına dair bir bilgi var. Bu tarz örnekler daha önceden de çok yaşanmış. Böyle hocaların bize eğitim verebilecek imkanlara sahip olmalarını istemiyoruz. Cinsel Tacizi Önleme Birimi kurulması talebimiz var bizim. Sadece var olmasını değil aynı zamanda etkin işlemesini istiyoruz. Üniversiteler açısından imkanlarımız çok kısıtlı. Üniversitelerde öğrencilerin daha fazla yan yana geldiği bir ortam olsa, demokratik haklarımız gerçekten işliyor olsa öğrenci kulüpleri bizim faydamıza işliyor olacaktı. Demokratik, özerk üniversiteler istiyorum.
SAĞLIK EMEKÇİLERİ: ‘ÇALIŞIRKEN ÖLMEK İSTEMİYORUZ’
Sağlık İş 1 No'lu Şube Başkanı Nedime Mutlu Yıldırım: Öncelikle kamu çerçeve protokolünün bir an önce insanca yaşanabilir bir ücret seviyesine çekilip bir anlaşmanın imzalanmasını istiyoruz. Çünkü şu an alınan ücretler asgari ücret seviyesinde. Görev tanımlarımız, meslek kodlarımız var kamuda. Bunlarla ilgili sorunların çözülmesi lazım. Haftalık 40 saat çalışma temel talebimiz. Kıdem tazminatlarımız olmazsa olmazlarımızdan. O kadar çok talepler için buradayız ki. Üyelerimizin bir çoğu özel sektörde. Özel sektörde sendikalaşma üzerindeki baskıların engellenmesi, bununla ilgili gerekli düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz. Güvenli bir çalışma ortamı istiyoruz. Çalışırken ölmek istemiyoruz. Her gün hastanelerden bir sağlıkta şiddet haberi geliyor. Evet düzenlemeler çıkarıldı ama yeterli değil. Bugün buraya taleplerimizi haykırmak için geldik. Tam da zaten seçim öncesi olduğu için buradayız. Bundan sonraki seçimi kim alırsa alsın bir uyarı niteliğinde, biz buradayız. Alanlardayız, taleplerimizi haykırmaya devam ediyoruz diyoruz.
GAZETECİLER #YANYANA 1 MAYIS ALANINDA
Fotoğraf: Evrensel
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyeleri, "Zamlar, sansür, kovulma / Karşı çıkanlar #Yanyana" pankartıyla Maltepe'deki 1 Mayıs alanında yerlerini aldılar.
TUZLA'DA DERİ İŞÇİLERİ YÜRÜDÜ
Fotoğraf: Hilal Tok/Ekmek ve Gül
Tuzla'da deri işçileri DERİTEKS önünde bir araya geldi. Deri işçileri, Aydınlı Mahallesinde geleneksel deri işçileri yürüyüşü ile mahallelilere 1 Mayıs çağrısı yaptılar. Sonrasında toplu halde 1 Mayıs alanına gidecekler.
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği'nden kadınlar ve Küçükçekmece Ekmek ve Gül grubu 1 Mayıs alanında erbane çalarak şarkı söyledi. Alanda coşku devam ediyor.
Fotoğraflar: Nisa Sude Demirel/Ekmek ve Gül
Küçükçekmece Ekmek ve Gül grubu erbaneleriyle 1 Mayıs alanında: "Özgür ve eşit bir dünyayı birlikte kazanacağız, kadınlar kazanacak"
Türkiye’nin dört bir yanında işçi ve emekçilerin 1 Mayıs kutlamaları için TIKLAYIN.
İlgili haberler
İran'da 1 Mayıs 2023| Zincirleri birlikte kıracağı...
İran'da 1 Mayıs'a doğru birçok kişi tutuklandı, 20 sendika ve kurum 1 Mayıs için ortak bildirge yayı...
1 Mayıs 2023 | Emekçiler kazanacak, kadınlar kazan...
1 Mayıs İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü, Türkiye’nin dört bir yanında...
Yenimahalle’den kadın işçiler: İşçiler bu yıl 1 Ma...
1 Mayıs tarihi de tam da yaşadığımız bütün bu kötü koşullarda daha anlamlı hale geliyor. Yenimahalle...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.