barış

Kaethe Kollwitz tarafsız bir ressam değil daima kadınların, ezilenlerin ve işçi sınıfının yanında yer alan bir sanatçıdır. Eserleri savaşa, yoksulluğa karşı bir başkaldırıdır.

Savaşı barış zamanının bütününe yayan faşist iktidarlar da muhtemel tehlikelere karşı kadını, onlara kaç tane doğuracağını dikte eden politikalarıyla nesneleştiriyor. En az beş, en az dört. Yok on….

Öfkemizi, savaşı çıkaranlara yöneltelim. Emperyalist hesaplar, güç dengeleri uğruna şehirleri bombalayan, sivil halkı tehlikeye atanlara karşı birlikte “Barış istiyoruz” diyelim...

Dünyanın pek çok yerinde ‘savaşa hayır’ diyerek sokağa çıkılırken kadınlar da sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarla ‘barış’ sesini yükseltiyor.

Barış dolu günler olsun... ‘Kopardılar çiçeklerimizi, ama bahar gelecek yine, geçiyor bu zalimin günleri...’

Tezkerenin uzatılmasıyla savaşın 2 yıl daha devam edecek olmasına tepki gösteren kadın örgütleri bunun yeni göçlere, yoksulluklara, kadın ve çocuklar açısından bitmeyen şiddete yol açacağını belirtti.

Mezhepler kutuplaşmasının yoğun olduğu bir atmosferde şiddete karşı halkı yan yana getiren bir kadın: Mairead Corrigan Maquire

Tüm benliği ile barış mücadelesi veren ve bu sesi yükselten Bertha Von Kinsky ile tanışın...

Barış en çok kadınların dilindedir. Bu topraklarda da sınırların ardında da... Sırbistan, Kosova, Sri Lanka, Suriye’de yaşanan savaşlar ve kadınların barış mücadelesini ne kadar biliyorsunuz?

İnsanlık tarihinin en vahşi dönemine tanıklık eden, bu vahşilikleri yaşamında da deneyimleyen Kaethe Kollwitz devrimci bir kadındı.

Koronavirüs nedeniyle sokaklarda Newroz kutlayamayan yan yana gelemeyen Esenyalı Mahallesi’nde kadınlar, ‘Koronaya inat yaşasın Newroz’ diyerek seslerini birleştirdi.

Edremit Kent Konseyi Kadın Meclisinin çağrısıyla bir araya gelen kadınlar savaş değil barış istediklerini belirttiler.

İzmir Foça’da kadınların barış talebini dile getirmek için yaptığı eyleme polis slogan atılmasına izin vermedi. Kadınlar barış talebini dövizlerle dile getirdi.

1999 yılında başlattıkları mücadeleyle ‘barış’a büyük katkı sunan Barış Anneleri 20. yıllarında İstanbul’da bir buluşma gerçekleştirdi. Anneler ‘Biz sözün gücüne inanıyoruz, İlle de barış’ dedi.

Birileri gücüne güç katacak, ülkesinde kaybettiği oyları yeniden toparlayacak diye çocuklara bunları yaşatmaya hakları var mı? Ya savaşı seyreden bizlerin o çocuklara karşı sorumluluklarımız...

Sonuçta toplar, tüfekler, ağır silahlar olunca üstüne bir de ölümler gelince, metal işçisi kadınlar buna ‘harekat’ demedi, ‘savaş’ dedi.

“Şu anda savaşla ekonomik krizi gölgelemeye çalışıyorlar. Savaşın ve ekonomik krizin yükünü bize yıkıyorlar. Tüm gelirler savaşa harcanıyor. Sonunda savaşın kazananı belli.”

Savaşın vahşetini duyarsızlaştırıcı bir açıklıkla resmetmek yerine ‘etkileyici/hakiki’ olmanın çocuk odaklı yolları üstüne incelikle düşünmek daha uygun görünüyor.

Savaşın vahşetini duyarsızlaştırıcı bir açıklıkla resmetmek yerine ‘etkileyici/hakiki’ olmanın çocuk odaklı yolları üstüne incelikle düşünmek daha uygun görünüyor.

Savaşın haklı ve kazanan tarafı olmadığının objektifiyle gösteren fotoğraf sanatçısı Zehra Saleki, çalışmasını savaşta ölen ve savaş raporlarında isimleri kaybedilen binlerce çocuğa ithaf ediyor.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.