‘Yol yürüyüş öğretir’
2020’ye “Birlikte Yürüdüğümüz bir 2020” diyerek girdik... Şair Gülten Akın’ın “Yol yürüyüş öğretir” dizesinden esinlendik...

2020 yılının ilk dergisiyle karşınızdayız. Dergimiz 2019’dan taşınan kadın gündemlerinin 2020’deki görünümlerinin neler olabileceğine dair tartışmalar içeriyor. Bu açıdan geçtiğimiz yıldan nasıl bir bakiye söz konusu ve önümüzdeki yılın kadın mücadelesini biçimleyecek ana dinamikler neler olacak sorusuna da cevaplar içeriyor.

Kadına yönelik şiddet, yakıcı bir gündem maddesi olarak varlığını sürdürürken, dergimizde kadınların geçim dertlerini ve krizin etkilerini anlattıkları yazılar da bir kere daha ortaya koyuyor ki, hayatta kalma mücadelemiz çok yönlü bir “savaş” halini almış durumda. 2019’da en az 474 kız kardeşimizi şiddet nedeniyle kaybettik. Resmi veriler son 5 yıl içerisinde “1 milyon 15 bin 337 farklı kadına yönelik gerçekleşen şiddet olayı” yaşandığını ortaya seriyor. Resmi rakama dahil edilemeyenlerle birlikte rakamın çok daha büyük olduğunu görüyoruz. Adeta bir savaş!

Kadınların yükselen tepkisiyle birlikte 2019’un son günlerinde ve 2020’nin ilk günlerinde hükümet nezdinde adımlar atıldığını gördük. Dergimiz bu adımların arka planında neler olduğunu ve kadınların kendi deneyimleriyle gözler önüne serdiği ağır şiddet olaylarının çözümü noktasında nerede durduğunu da tartışıyor. Elif Ekin Saltık’ın ve Av. Gülşah Kaya’nın değerlendirmeleri bu açıdan önemli tespitler barındırıyor.

Türkiye’nin küçük bir panoramasını sunan Esenyalı Mahallesi’nden Adile Doğan’ın yazdığı “beklentiler” ise, halimizin ahvalimizin bir özeti.

Ana gündemlerimizden biri de her zaman olduğu gibi işçi emekçi kadınların geçim mücadelesinde değişenler ve değişmeyenler. Asgari ücrete yapılan komik zam, çeşitli sektörlerde biten ve süren toplu iş sözleşmelerinin gösterdikleri, çalışma yaşamında krizin etkileriyle birlikte yaşanan değişikliklerin kadınların çalışma ve yaşam koşullarına etkileri farklı alanlardan, farklı sektörlerden kadınların anlatımlarıyla önümüze seriliyor.

Dergimizin bu sayısının dikkat çeken özneleri, genç kadınlar. Üniversitelerden, hastanelerden, AVM’lerden, fabrikalardan yazı ve mektuplarıyla yaşamaya mahkûm edildikleri şiddete, kötü yaşam koşullarına, geleceksizliğe karşı öfkelerini paylaşırken, bir yandan da bu cendereden çıkış yollarını bulmak için yarattıkları küçük birliklerin nasıl büyük etkiler yarattığını deneyimleriyle aktarıyorlar. Genç kadınların “Susmuyoruz” sözü 2020’nin en çok çınlayacak sözü olacak gibi görünüyor.

Tarih sayfamızda bu ay kendisi de bir sağlık emekçisi olan Şükran Doğan’ın yazısıyla Sovyetlerin kadın ve çocuk sağlığına ilişkin kurduğu sistemin nasıl bir sistem olduğuna odaklanıyoruz. Hep söyleriz; bugün en küçük talebimizi bile “hayal” diye nitelendirenlere “hayal değil gerçek, yapıldı ve yaşandı” diyerek vereceğimiz cevaplarımız elbette var.
Sağlık ve sosyal hizmet alanlarında kadınlar ve çocukları tümüyle yalnız ve çaresiz bırakan bugünkü sistemin 2019’daki haliyle 1920’lerin sosyalist Rusya’sını karşılaştırdığımızda “ileri” olan, “gelişmiş” olan, “insani” olan nedir, apaçık görünüyor. Bu yazıdan bakınca, bugün Ankara’nın göbeğinde iki kadının kaçırılarak tecavüze uğradığı, kadınların kendi olanaklarıyla ulaştığı karakol ve hastanede yaşadığı travmaların nasıl bozuk bir sistemin sonucu olduğunu gördüğümüz yazımız da ayrı bir anlam kazanıyor.

Geçtiğimiz yıl hem dergimizde hem de sitemizde paylaştığımız film önerilerimizin çok sevildiğini gördük. 2020’de de elimizden geldiğince devam edeceğiz. Bu sayımızda Senegal özelinde aslında dünyanın varmakta olduğu noktayı da özetleyen Atlantik filmine bakarken kendi coğrafyamızda yaşananlar da “bir bir aklımızın kıyısından bize el sallayacak.”

Bu ay orta sayfamızda biraz yüzümüz gülsün, yaşadıklarımızla biraz birlikte dalga geçelim diye “burç yorumları” paylaştık. Dediğimiz gibi, kaderimizin ne yıldızlarda ne de fincanlarda olmadığını biliyoruz elbette, ama istedik ki birazcık gülümseyelim...

2020’ye “Birlikte Yürüdüğümüz bir 2020” diyerek girdik... Şair Gülten Akın’ın “Yol yürüyüş öğretir” dizesinden esinlendik. Kadınların ayaklarına bağlanan zincirleri her adımda çürütüp döken, mücadelemizi, ortaklıklarımızı, olanaklarımızı olgunlaştıran, irili ufaklı engellerin ardından parlak güne ulaşmamızı sağlayacak olanın daha çok kadının aynı yolda yan yana yürümesi olduğunu biliyoruz.

Şubat’ta görüşmek üzere...

İlgili haberler
2019’dan 2020’ye... Mahalleden ülkeye...

Sorunların derinleşerek yeni yıla taşındığının farkındayız. Ama dertlerimizle birlikte, dermanımızı,...

2020: Ne değişti, neden değişti, nasıl değişecek?

2020, kadınların değiştirme güçlerini hatırladığı, daha çok örgütlendiği, birlikteliğimizin gücünün...

Bakanlık Genelgeleri: Suçun ikrarı mı, politika ıs...

Bugünün güncel dayanışma ağlarından biri olan sosyal medyayı baltalamaya niyet eden bu genelgeleri “...