Kız çocuklarının pandemisi: Erken evlendirilme, yatılı kuran kursları, ev işleri
Pandemi döneminde ev işlerine itilen, evlendirilen ve başkaca sorunlar nedeniyle eğitimden uzaklaştırılın kız çocukları için daha gür bir sesle eğitim hakkı talep etmeliyiz.

Uzaktan eğitim sürecinde eğitimcilerin ve öğrencilerin yaşadıkları sorunlara dair çokça şey söylendi, yazıldı. Özellikle öğrencilerin eğitim olanaklarının yetersizlikleri, EBA’ya ulaşımdaki sıkıntılar, canlı derslere katılımın yetersizliği konuşuldu, tartışıldı. Öğrencilerin derslere devamda yaşadıkları sorunlar arasında internetin olmayışı, aile ortamının sorunları, ekonomik durumu gibi sebepler oldukça etkili oldu. Kız çocukları için uzaktan eğitim süreci başkaca sorunları da görünür kıldı.

Kız çocuklarının okul terki, açık liseye yönlendirilme ya da erken evlendirilme sorunları gündemin gerisinde kaldı. Yine cinsiyet eşitliği karşıtı söylem ve politikalar kız çocuklarının eğitim sürecinden koparılması gibi sonuçlar getirdi. Öğrencilerimin derse katılamama gerekçelerini ve bu olumsuz durumu nasıl çözebileceğimiz konusunu kendileriyle konuşurum, birlikte bunun üstesinden gelmeye uğraşırız. Böyle bir sorunun baş göstermesiyle birlikte iki kız çocuğunun yaşadıklarını aktarmak istiyorum.

Öğrencim Y. canlı derse katılamama gerekçesini şöyle anlattı: “Öğretmenim annem hamile idi korona oldu. Ben evin büyük kızı olarak (10. sınıf ) evin bütün işlerini yapmak zorunda kaldım. Sonra annem doğum yaptı, ben hiç zaman bulamadım derslere. Aile büyükleri de salgından kaynaklı yardıma gelemediler. Arada yemek yapıp getirdiler o kadar.”

Bir başka öğrencim T.de derslere tam katılım sağlayamıyordu. Bir dönem ara ara canlı derse katılan bu öğrencim de sürekli farklı mazeretler ileri sürüyordu. İkinci dönem başı derslere katılmadı. Diğer öğrencilerimden öğrendiğim katılamama sebebi, ailesinin onu yatılı kuran kursuna vermiş olması.

Milli Eğitim Bakanlığı gerekli önlemleri alıp, sağlıklı koşulları oluşturup, en kısa sürede okulları tekrar eğitim öğretime açmalıdır. Aksi durumda gençlerimiz özellikle kız çocuklarımız giderek eğitim sürecinden kopacak, gelecekleri belirsizleşecektir. 8 Mart’a giderken kız çocuklarımızın eğitim haklarını ve cinsiyet eşitliği taleplerimizi daha yüksek sesle dillendirmeliyiz.

İllüstrasyon: Başak Günaçan/moncarot

İlgili haberler
BM: Zorla evlendirilen kız çocuklarının sayısı art...

BM Nüfus Fonu, hazırladığı raporda zorla evlendirilen kız çocuklarının sayısının salgın nedeniyle ar...

BM: Korona izolasyonu mülteci kadınlar ve kız çocu...

Karantina önlemleri nedeniyle mülteci kadın ve çocukların şiddete maruz kalma riskinin daha fazla ol...

Kız çocuklarının okuması için mücadele eden bir ka...

Alman kadın hakları savunucusu, kız çocuklarının eşit eğitim olanaklarına kavuşması için mücadele ed...