Yerel seçimler öncesi Kartal Cumhuriyet Mahallesi muhtar adayı Gülcan Aydın ile seçim çalışmalarını, mahallede gördüğü sıkıntıları ve mahallelinin taleplerini konuştuk.

Önce kendi yaşamını dinleyelim; Gülcan’ın…

“Ben okuma hayalleri kurarken, çocuk yaşta ailem tarafından evlendirildim” diye başlıyor mücadeleyle dolu yaşamını anlatmaya. Evlendikten sonra da okumak, çalışmak istemiş ama eşinin ailesi “Bize yakışmaz, okuyamazsın. Bizde gelin çalıştırılmaz” demiş. Ama bir şeyler yapmak istiyormuş Gülcan. “Kadın isterse her şeyi başarır” diyerek hem okumayı hem çocuklarına bakmayı kafasına koymuş, öyle de yapmış. Sonrasında çalışmaya başlamış, birçok işe girmiş.

1988’de Cumhuriyet Mahallesi’ne taşınmış. “O günden beri mahallede hiçbir olumlu değişim olmadı, kadınların mahallede oturabileceği bir alan bile yok. Kadınlar bütün günü evlerde geçiriyor” diye anlatıyor mahallenin halini. “Kadınlar neden arka planda olsun ki” diye düşünerek aday olmaya karar vermiş.

NELER YAPACAK, NASIL YAPACAK?

Ev ev, kapı kapı dolaşarak kadınlarla bir araya gelmeye başlamış bile. “Bir ekip olarak yürütüyoruz seçim çalışmasını. Çoğunlukla kadınlardan oluşan ekipte erkekler de bizimle birlikte özveriyle çalışıyorlar” diyor, en büyük destekçisinin eşi olduğunu da eklemeden geçmiyor.

Cumhuriyet Mahallesi’nin nüfusu 21 bini aşkın, geçmiş yıla oranla nüfus artışı yüzde 2.84. Nüfusun çoğunluğunu düşük gelirli insanlar oluşturuyor, insanlar çoğunlukla gecekondularda yaşıyor.

Mahallenin yerel sorunlarını ve bu sorunlar karşısında yapmak istediklerini ise şöyle sıralıyor: “Kadınların rahatlıkla gidebileceği park, spor salonu gibi yerler yok. Spora gitmek isteyen kadın ücretini duyunca vazgeçiyor. Çünkü çoğunun kendine ait bütçesi yok, eşlerinin verdiği harçlıklarla ay sonunu getirmeye çalışıyorlar. Bir diğer sorun da ulaşım. Kurfalı’dan kalkan minibüsler mahalleye gelene kadar doluyor, işe gidenler, okula giden çocuklar büyük zorluk çekiyorlar. Bunu çözmek için kamu kurumlarıyla mahallelinin talepleri arasında köprü olmaya çalışacağız.”

Bunları nasıl yapacağını da anlatıyor Gülcan. Öncelikle “Birlikte yapacağız” diyor. Komiteler, meclisler kurarak; tek başına değil, birlikte bir yönetimi esas aldığını, mahallede yaşayan her insanın sıkıntısının ve talebinin sesi olmak üzere adaylığını koyduğunu söylüyor.

MAHALLENİN ORTAK DERDİ: ŞİDDET

Sohbetimizin bir diğer konusu da ne yazık ki ülkedeki tüm mahallelerin ortak bir derdi; şiddet. Cumhuriyet Mahallesinde de kadına yönelik şiddetin yaygın olduğunu ama çözüm mekanizmalarının olmadığını söylüyor Gülcan. Kendisinin de çocuk yaşta evlendiğini hatırlatarak, bu soruna kökten bir çözüm bulunabilmesi için her kadına dokunmak, derdine ortak olmak, dermanını ise hep birlikte bulmak gerektiğini düşünüyor.

Kadınlara bir de mesajı var; “Aman akşam oldu, kadın dediğin akşam saati dışarı çıkmaz, kötü anılır. Kadın çalışmaz. Kadının yeri evidir, mutfağıdır, eşinin ve çocuklarının yanıdır’ diye düşünmeyelim. Yaşamın tüm alanında kendi fikrimizle, duruşumuzla var olalım. Ben de bir kadın aday olarak bu anlayışlara karşı kadınlarla birlikte mücadele etmek istiyorum.”