Kadından kadına uzanan ellerle yeniden kurulan hayat
Genç bir kadının yanına gittim ve ‘Aydın’a hoş geldiniz’ dedim. ‘Benim kimsem yok, yalnızım’ diye cevap verdi. Sarıldım. ‘Öyle şey mi olur ben varım, yalnız değilsin’ dedim.

Yaşamın içinden geçerken biz kadınların çektiği güçlükler, zorluklar ve çocuklarını tek başına büyütürken zorlanan kadınların hikayeleri hiç bitmiyor.

6 Şubat sabahı uyandığımda Facebook'ta dolaşırken ilk gördüğüm haber “Geçmiş olsun Kahramanmaraş” oldu. Haberin içeriğini öğrenmek için hemen haber sayfasını girdim. Çok acı bir haber. Sadece Kahramanmaraş olduğunu sandığım deprem on ili yerle bir etmişti.

Hava çok soğuktu, ölüm ve yaşam arasında gidip gelen insanların çaresizliği ve hiçbir şey yapamamak, o kadar acıydı ki... Tek yürek olmayı çalıştık. Evindeki eşyasını verenler, minicik çocuklarımızın kocaman yürekleriyle getirdikleri oyuncaklar… Daha sayamadığımız duygu yüklü anlar yaşadık. Hepimizin tek dileği, tüm yardımların deprem bölgesine acil ulaştırılmasıydı.

Açlık, susuzluk, barınma, ısınma sorunları baş göstermiş, sevdikleri, hiçbir şeyleri kalmamıştı. Depremzedelerin illere tahliyeleri başladı. Aydın’a gelen depremzedelerin Aydın Kapalı Spor Salonunda kayıtları vardı. Onların acılarını hafifletmek, moral vermek için yanlarına gitmiştim.

Genç bir kadının yanına gittim ve “Aydın’a hoş geldiniz” dedim. “Benim kimsem yok, yalnızım” diye cevap verdi. Sarıldım. “Öyle şey mi olur ben varım, yalnız değilsin” dedim. Sonra korka korka ailesini sordum. “Eşimden ayrılalı sekiz yıl oldu. Oğlum üç aylıktı ayrıldığımızda. 13 yaşında bir kızım var bir de.”

Evimiz, yurdumuz varken yaşadığımız zorluklar aklıma geldi. Yaşadıkları deprem korkusunu, travmaları atlatmak hiç kolay değildi. Evden çıkarken çocuklarını alabilmiş, telefonunu bile alamamıştı. Çocuklarımla başlattığımız zincirde, önce telefon işini hallettik. O kadar güzel yürekli insanlar vardı ki zincirin bir parçası oldu. Evini, çocukların okullarını hallettik. Biz kendimizi dahi zor geçindiren insanlarız ama onların acılarını ufacık da olsa hafifletebiliyorsak ne mutlu bize…

Biz kadınlar dayanışmamızı sürdüreceğiz. Çürük binaların canlarımıza mezar olmasına, enkaz altında kurtarın diyenlerin çığlıklarına engel olacağız. Gelecek kaygısı yaşayan kadınlarımıza destek ve dayanışmayı sürdürmeye devam edeceğiz. Dayanışma yaşatır.

Fotoğraf: DHA