Uzun bir aradan sonra üniversiteler açılıyor. Üniversiteyi yeni kazanan ya da üniversitede sadece yarım dönem bulunmuş öğrencilerin gündeminde ise barınma problemi var. Yeni üniversiteli arkadaşlarımız arasında ise en çok kadınlar endişeli. Üniversiteyi yeni kazanmış arkadaşlarımızın oluşturduğu whatsapp grubunda en çok barınmaya dair sorular soruluyor.

Ağırlıklı İstanbul’da ama üniversitesine çok uzakta oturan kadın arkadaşlarımız tarafından gelen soruların başında hangi özel yurdu tercih etmeliyim, okula en yakın özel yurtlar hangileridir gibi sorular geliyordu. Bu kadınlar, ekonomik durumu görece iyi ve bir odaya bir ev kirasının çok üzerinde rakamları vererek yine de özel yurtta kalabilen arkadaşlarımızdı. Daha sağlıklı yurt koşullarında kalmak isteyen, KYK’nın çıkmaması durumunda kendini garantiye almak isteyen, İstanbul dışından gelecek olan arkadaşlarıma “Neden o parayla eve çıkmıyorsun?” diye sorduğumda İstanbul’u yeterince tanımadıklarını, bu yüzden tehlikeli mahalleleri ayırt edemeyeceğini ya da henüz bir ev arkadaşıyla beraber eve çıkmak için yeterince tanıdığı olmadığını söylüyorlar.

İstanbul’da yaşayıp yeni bir eve çıkacak kadar durumu olmayan kadın arkadaşlarımız ise el mahkum günde 4-5 saat yol çekmek durumunda kalacaklarını ifade ediyorlar. Toplu taşımada yaşanan tacizler ise yine üniversiteli genç kadınlar için bir korku sebebi. Kendilerince çözümleri ise günlük kıyafetlerini “ona göre” seçmek!

KYK yurtlarının açıklanması sadece yerleşebilen kadınlar için değil neredeyse tamamı için hayal kırıklığı oldu. KYK yurduna yerleşebilen kadınlar açısından en büyük problem elbette ki yol, Esenler’de okuyacak olmasına rağmen KYK yurduna yerleşen birçok kadın şehrin diğer ucundaki Esenyurt’taki KYK yurduna yerleştirilmiş durumda. Nasıl nakil alabilirim, naklim ne zaman gelir soruları bir sonraki günlerde sıkça sorulacak gibi.

SEVİNCİ KURSAĞINDA KALANLAR

Çok yakın bir yurt olan Cevizlibağ KYK Atatürk Kız Öğrenci Yurdu’na yerleşen kadın arkadaşlarımız birkaç gün öncesinde “Kadir gecesinde doğduk galiba” diye sevinirken, Türkiye’de yaşamanın bir cilvesi olarak, görece iyi koşulları olan yurtlarında her odaya bir yatak daha eklendiğini öğrendiler. 3 kişiye göre dizayn edilen bu odalar, pandemi koşulları devam etmesine rağmen Bakanlıktan gelen talimatla 4 kişiye çıkarıldı, pandemi dönemi öncesi 3 bin 500 kişiye aynı binada yemek hizmeti veren bu yurt pandemi döneminde 5 bin küsur kişiye yemek hizmeti verecek.

KYK veya İBB yurduna yerleşemeyen kadınlar açısından durum vahim. Bu kadınların KYK yedek sıralamasının 10 binlere kadar çıktığını görüyoruz. Bu kadınların bir kısmı özel yurt bakmaya devam ediyor ama okula yakın özel yurtlarda kontenjan çok sınırlı kalmış, bir kısmı ise zaten özel yurda çıkacak ya da kira ödeyebilecek maddi duruma sahip değil. Seçenekler oldukça daraldığı için bu arkadaşlarımızdan birkaç tanesi ailesinin de ısrarıyla cemaat yurduna yazılmış oldu.

Üniversiteye yeni başlayacak olan kadın arkadaşlarımız, kendi okulunun yurdu sadece 138 kişiye barınma imkanı sağladığından ve okula yakın yeni yurt yapılmadığından dolayı belirsizliklerle yalnız bırakılıyorlar. Bir kısmı KYK yurdunun çıkmasını beklemeye devam ediyor. Ancak bu sırada kafasını en azından bir yerlere sokabilmek için özel yurtlarda bir odaya 2800 lira vermeyi kabul ediyor. Birkaçı cemaat yurtlarına yazılıyor. Başınızın çaresine bakın sistemi kadın öğrencileri sağlıksız, güvensiz koşulların kucağına bırakıyor.

Fotoğraf: Pixabay