
Eğitim Sen Ankara 1 No’lu Şube üyesi bir kadın eğitim emek emekçisi olarak yazıyorum bu satırları. Eğitim emekçilerinin yıllardır süren bilimsel, demokratik, anadilde, eşit ve parasız eğitim şiarının temsilcisi olan sendikamız Eğitim Sen, kadın kurultayına hazırlanıyor. Bizler de Eğitim Sen Ankara 1 No’lu Şube üyesi kadınlar olarak bir araya geldik. Toplantılar, görüşmeler yaptık; çalışma başlıkları ve çalışma grupları oluşturduk.
Bu süreçte daha fazla kadın eğitim emekçisi ile yüz yüze gelmenin, okumanın, tartışmanın, aydınlanmanın ve aydınlatmanın yollarını aradık. Benim de içinde olduğum beş kadın arkadaşla oluşturduğumuz çalışma birimi; Altındağ’da ve Mamak’ta çalışan, ilkokullarda ve liselerde görev yapan öğretmenlerden oluşuyor. Çalışmamız için “mülteci, göçmen ve geçici tarım işçisi çocukların eğitime erişiminin önündeki engeller” konu başlığını seçtik ve özellikle çalıştığımız alandaki mülteci öğrencilerin yaşadığı sıkıntıları tespit etmeye çalıştık. Sendikalı eğitimcilerin mültecilere bakış açısını değerlendirmek, sorunları anlamak ve bunun üzerine akıl yürütmek için anket düzenledik. Zaman zaman yan yana gelerek zaman zaman telefon görüşmeleri, uzaktan toplantılar yaparak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
ÖDENEN FONLAR ÖĞRENCİLERE HARCANMIYOR
Sanırım bu süreçte bizi en çok değiştiren şey, yıllardır mülteci öğrencilerle çalıştığımız halde aslında bu konuda çok da yeterli bilgiye sahip olmadığımız gerçeğiyle karşılaşmaktı. Mülteci statüsünde olan öğrencilerin meslek liselerine devam edemediği gerçeğini, bu öğrencilere tek desteğin AB projeleri ile sağlandığını, bu konuda yetkili kurumların hiçbir çalışma yapmadığını, fon sağlamadığını, hatta ayrılan AB fonlarının da mültecilerin eğitimine ayrılmadığını çok net gördük.
Anketimize katılan 30 eğitimcinin de benzer sorunları tespit ettiğini, mülteci öğrencisi olan eğitimcilerin daha çok duygu bağı kurabildiğini, öğrencilerini anlamak için daha çok çaba sarf ettiğini anket okumaları sırasında gördük. Çünkü hiç mülteci öğrencisi olmayan eğitimciler içinde, mülteci öğrencilerle çalışmanın dezavantajlı bir durum olduğu, öğrencilerin adaptasyon, akademik başarı ve kültürel uyum konusunda istekli olmadığı tespitlerinde bulunanlar vardı.
Kadın Kurultayı için hazırlıklar yaptığımız bu sürecin bize en büyük katkısı, kadın eğitim emekçileri olarak yürüttüğümüz bu tartışmalar ve kendimize ve birbirimize kattıklarımız olacak. Birlikte söz söylediğimiz, ses çıkarttığımız, itiraz ettiğimiz bir kurultay olması dileğiyle.
Görsel: Canva Pro yapay zeka görsel oluşturma aracı
İlgili haberler
Eğitim Sen 3. Kadın Kurultayı'na doğru Ankara'da e...
Ankara 3 No’lu Şube’de düzenlenen atölye çalışmasında kadınlar, aile politikaları ve toplumsal cinsi...
Eğitim Sen’den MEB’e toplumsal cinsiyet eşitliği d...
Eğitim Sen, 10 Mart'ta okullarda gerçekleştirilen 'toplumsal cinsiyet eşitliği' derslerine MEB taraf...
Bir eğitimcinin gözünden mülteci çocuklar
Ülkede siyasetin yaymaya çalıştığı ırkçılık en yoğun şeklinde kendini okullarda gösteriyor. Mülteci...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.