“İnsanların ruhundan yapılmıştır o…Şaraptan…

Şekerdendir… Bir ekmek ve Yaseminden…

Şimdi tadı ne hale geldi? Ateş ve duman tadı artık...”

Fairuz’un Beyrut için okuduğu bu dizeler, bölgesel bir savaş kışkırtması koşullarında artık hepimiz için daha somut.

Füzelerin ve bombaların havada uçuştuğu, günden güne Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren emperyalist savaşların tedirginliğiyle ekim ayını geçiriyoruz. Ateş artık düştüğü evi değil, yayılarak hepimizin hayatına sirayet ediyor.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 17 bini çocuk, 12 bini kadın olmak üzere 41 bini aşkın Filistinli öldürüldü. Bu ateş Lübnan’a ve bölgenin diğer yerlerine de sıçradı ve sıçrayacak.

Biz kadınlar ki yıllarca Ortadoğu’da “savaşa hayır, barış hemen şimdi” dedik. Ortadoğu’nun her yerinde kangrenleşmiş sömürgecilik ve emperyalist işgallerle yüz yüze kalan biz kadınlar. Ki savaşın da yükünü en çok sırtlayan yine bizleriz.

Böyle bir havayla geçiyor ekim…

Bir yanda dünya hali, bir yanda memleketin dört bir yanında hepimizin çevreleyen dertler. Bir ekmek kırıntısının bile dert haline geldiği bu dönemde yarın için umut aramak pek zor. Biliyoruz kız kardeşim.

İş, aş, hayat ve gelecek gayesi içerisinde bir umut ışığı arıyoruz. Biz kadınlar tarih boyunca bunu yaptık. Karanlığı eşeledik ve ışığı illaki bulduk.

Dergimizin bu sayısında yine bir birimizin hayatına ışık tutuyoruz.

Hayatımıza, emeğimize göz diken patronlara karşı işçi kadınlar direnişi ve sözü ile yer alıyor sayfalarımızda. Dertleri sıralarken dermanın bizde olduğunu da biliyoruz.

Hakkımızı olanı istiyoruz. Karanlığa emeğimizle, azmimizle ve örgütlülüğümüzle ışık tutuyoruz.

“Elim ateşten korkmuyor,

Ülkemin bütün kadınları gibi tırnaklarım küt

Ateşten sıcak bir tencereyi yanmadan alabilirim

Köz basarım yüreğime.

Yüreğim nasırlarıyla umudu koruyor,

Bir küçük ışıltıyla baharı bekleyen

Çekirdek ateşten korkmuyor.”

Sennur Sezer

Fotoğraf: Pexles