Merhaba ben Öykü. 19 yaşımdayım. Tuzla Sanayi Bölgesinde tekstil işçisi olarak çalışıyorum. Kalem tutmam gerekirken elimde makas fabrikada perde kesiyorum. Fabrikanın çatı katında, 5 ütü makinasının çalıştığı ve klima olmayan bir bölümde çalışıyorum. Bazen sıcaktan tansiyonu yükselen ve bayılanlar oluyor. Patron 12 saat boyunca bizleri kameradan izliyor. İşçilerin bir dakikasını bile hesap eden patron ustabaşını yanına çağırıp bizleri şikayet ediyor, azarlıyor, işten atmakla tehdit ediyor. Bizler bu kadar strese ve zorlu koşullara 12 saat boyunca asgari ücret alabilmek için katlanıyoruz.
İşçilerden daha fazlasını isteyip asgari ücret veren, patrona boyun eğmek zorunda bırakan AKP hükümetine sesleniyorum: İnsanca çalışmak istiyoruz, bizler köle değiliz. Mecbur bıraktığınız asgari ücretle çalışıp bir ev geçindiremeyen işçiler bugün siyaseti yorumladığında hükümete “Tek kelimeyle emek hırsızlığı yapıyorlar” diyorlar.
Türkiye’de açlık sınırının altında kalan asgari ücretle çalışmaya mecbur hale getirilen milyonlarca işçiden biriyim. İşçi sınıfı olarak haklarımıza göz dikenlerin karşısında daha güçlü olacağımıza ve daha iyi örgütleneceğimize inanıyorum. Bu sisteme ve patronlara karşı zafer kazanacak olan işçi sınıfıdır.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
‘E hocam siz de ev arkadaşı alın, kaşar peynir yem...
Bekar olmak çoğu zaman iş görüşmelerinde avantaj ama, eh evde bekleyen bir eşiniz ve sorumlulukların...
Fabrikalar farklı, hak gasbı ortak
OSB’de 5 fabrika ve işletme hariç hiçbirinde sendika yok. Patronların tercihi de sendika olmaması za...
Taciz, hiçe sayılma, her koşulda işe devam etme: Ç...
Neydi bu ayrımcılık kendi çalışma ortamımız içerisinde? Takım liderlerinizden cinsel taciz görmekti...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.