Pandemiyle kafe, restoran, bar çalışanlarına cinsel taciz artıyor
Amerika’da yapılan bir araştırma, bahşişe bağlı kafe, restoran, bar çalışanlarının pandemiyle birlikte tacize daha çok maruz kaldıklarını ortaya koyuyor.

Amerika’da 5 farklı eyaletten ekim-kasım 2020’de bin 675 restoran, kafe, bar çalışanıyla One Fair Wage ve UC Berkeley Gıda İşgücü Araştırma Merkezinin yaptığı “Hizmet Çalışanlarının COVID-19 Sırasında Sağlık Önlemleri ve Maruz Kaldıkları Taciz” başlıklı anketin sonuçları açıklandı.

“Maskeni çıkar ki sana ne kadar bahşiş vereceğimi bileyim” başlıklı çalışma, kafe, restoran, bar çalışanlarının yüzde 80’inden fazlasının bahşişlerde düşüş gördüğünü, yüzde 40’ının ise müşterilerin cinsel tacizinin arttığını belirttiğini ortaya koyuyor.

43 eyalette minimum ücretin altında maaş alan bahşişlerle yaşamını geçindirebilen iş gücünün büyük bir kısmı kadınlardan oluşuyor: garsonluk, barmenlik, otobüs şöförlüğü… Bahşişe dayanan işler aynı zamanda yıllardır cinsel tacizlerin en yüksek oranda yaşandığı alanlar. Pandemiyle birlikte kafe, restoran ve barların kapanmasıyla bu alanda çalışan işçilerin ciddi bir çoğunluğu uzun süre işsizliğe mahkum edildi. Salgınla birlikte, bahşişli çalışanların yüzde 60'ı, asgari altı maaşlarının sosyal yardımların yeterliliği için asgari eyalet eşiklerini karşılayamayacak kadar düşük olması nedeniyle işsizlik sigortasına erişemediklerini bildirdi. Pandeminin ilk dalgası sırasında restoran, kafe ve barlarda çalışan her 4 işçiden 1’i işini kaybettikten sonra, işe geri dönebilenler işsizlik yardımlarına erişimden yoksun oldukları aylar süren işsizlik nedeniyle kendilerini önemli ekonomik yükler altında buluyorlar. Bu sebeple de bir çok çalışan riske bakmaksızın çalışmaktan başka çareleri olmadığını ve müşteri bahşişlerine eskisinden çok daha bağımlı hale geliyor.

KAFE, RESTORAN, BAR ÇALIŞANLARI YÜKSEK RİSK ALTINDA

Anketi yanıtlayan işçilerin neredeyse yarısı (yüzde 44), restoranlardaki iş arkadaşlarından en az birinin veya daha fazlasının kovid-19’a yakalandığını bildirirken 10 işçiden yaklaşık 9’u (yüzde 88) kovid-19’a yakalanan birini tanıdıklarını bildirirken, bu işçilerin yüzde 42’si virüsten ölen birini tanıdıklarını bildirdi. Hastalığın yayılması açısından riskli bölge olarak ifade edilen restoran, kafe ve bar gibi yerlerde salgına karşı önlemlerin hem müşterilerin hem de çalışanların sağlığını gözeterek uygulanması halk sağlığı açısından da önemli bir gereklilik iken yapılan araştırma restoran, kafe, bar çalışanlarının yeterli korumaya sahip olmadığını veya kovid-19 için uygun güvenlik protokolleri altında çalışmadığını ortaya koyuyor.

BAHŞİŞLERİN DÜŞÜŞÜ KORKUSU ÖNLEMLERİN UYGULANMASINI AZALTIYOR

Anketi yanıtlayan çalışanların çoğu pandemiyle birlikte verilen bahşişlerin önemli ölçüde düştüğünü ve kafe, restoran, bar çalışanlarının müşterilere kovid-19 güvenlik protokollerini uygulamaya çalıştıklarında bahşişlerdeki düşüşün daha da arttığını ve güvenlik önlemlerinin uygulanması için uyarılan müşterilerin saldırganlaştığını bildiriyor. Çalışanların yarısından fazlası (yüzde 58), müşterilerin kendilerine daha az bahşiş vereceği endişesiyle kovid-19 protokollerini uygulama konusunda isteksiz hissettiklerini ifade ediyor. Bu durumun bir sonucu olarak işçiler geçim kaynaklarının dayandığı azalan bahşişleri alabilmek için, sağlıklarını ve fiziksel güvenliklerini tehdit eden müşteri davranışlarına tolerans göstermek zorunda kalıyorlar.

RESTORAN, KAFE, BARLARDA IRKÇILIK GÖRÜNÜR HALE GELİYOR

Araştırma aynı zamanda salgın sırasında müşterilerin artan saldırgan davranışları ve bahşişlerdeki genel azalmayla özellikle beyaz olmayan kadınlar olmak üzere beyaz olmayan işçiler için restoran, kafe ve bar ortamlarında zaten var olan ırkçılığı ve cinsiyet eşitsizliğinin yansımalarını güçlendirdiğini belirtiyor. Bahşişli lokanta işlerinde siyah kadınlar ve beyaz erkekler arasında saatte 4,79 dolarlık ulusal ücret farkı olduğu araştırmada ifade ediliyor. Bu fark hem beyaz olmayan işçilerin daha düşük kademedeki lokantalarda çalışması, daha yüksek kademeli restoranlarda istihdam edilmemesinden hem de müşterilerin beyaz çalışanlarla siyah çalışanlardan daha yüksek oranda bahşiş vermesinden kaynaklanıyor.

PANDEMİ DÖNEMİNDE RESTORAN ÇALIŞANLARINA TACİZ ARTIYOR

Birçok işçi, pandemi sırasında cinsel tacizde çarpıcı bir artış olduğunu bildiriyor ve bu, müşterilerden kovid-19 güvenlik protokollerine uymalarını istemek zorunda kalmasıyla daha da şiddetleniyor. Araştırmada çalışanların maruz kaldıkları söylemlere ve cinsel tacizlere de yer veriliyor. İşçilerin taban ücretlerini telafi etmek için ihtiyaç duydukları bahşişi alabilme ihtiyacı, müşterilerin çalışanları hastalık veya ölüm riskine maruz bırakarak, koruyucu donanımlarını kaldırmalarını talep etme hakkına sahip hale getirdiğini belirtmektedir.
Çalışanların yüzde 40'ından fazlası, müşterilerden istenmeyen cinsel içerikli yorumların sıklığında gözle görülür bir değişiklik olduğunu bildiriyor. Yaklaşık 250 işçi anket sırasında maruz kaldıkları cinsel içerikli yorumları paylaştı. Bunların önemli bir kısmı erkek müşterilerden kadın servis çalışanlarının görünüşlerini yargılayabilmeleri ve dolaylı olarak bu temelde bahşişlerini belirleyebilmeleri için maskelerini çıkarmaları talebi.

Pandemiden önce, ülke çapında kafe, restoran, bar çalışanları diğer sektöre göre en yüksek cinsel taciz oranlarını yaşadıklarını bildirdiler. Anket, pandemi sırasında bahşişlere bağımlı olmanın çalışanları artan cinsel tacize karşı ne kadar savunmasız hale getirildiğini gösteriyor. Minimum ücret düzeyinin altında maaş verilen çalışanlar, hayatta kalmak için müşteri bahşişlerine güvendikleri için, ırkçı söylemleri, müşteri tacizini reddetme gücü çok daha az oluyor. Minimum ücret düzeyi ve üzerinde maaş alan çalışanlar, işverenlerinden aldıkları normal ücrete güvenebildikleri için bu tür tacizi reddetme konusunda daha fazla yetkiye ve güvenceye sahip oluyorlar. Ankete katılan bir işçi, “müşteriler ‘güzel olup olmadığımı’ anlamak için maskemi çıkarmamı istiyor, bahşişimin bu isteğe uymama bağlı olduğunu hissediyorum ama kişisel güvenliğimi de riske atmak istemiyorum” diye yaşadığı çelişkiyi anlatıyor. 

Kafe, restoran, bar çalışanlarının yaşadıklarını anlattıkları ifadeler, pandemi sırasında müşteriler ile bahşişli çalışan kadınlar arasındaki güç dinamiğinde tehlikeli bir yükselişe işaret ediyor. Daha önce de işçilerin gelirleri için müşterilere bağımlı olmaları, bazen cinsel saldırı da dahil olmak üzere cinsel tacize neden oluyordu. Şimdi, buna ek olarak çalışanların müşteri bahşişlerine daha bağımlı olması, müşterilerin kadınların maskelerini çıkararak veya maskesiz yaklaşarak hayatlarını riske atmalarını talep etmelerine neden oluyor.

Anket yanıtlarının analizi, işçilerin şok edici derecede yüksek oranlarda virüse maruz kaldıklarını ve minimum altı bir ücret ve sınırlı iç mekanda hizmet vermekten dolayı büyük ölçüde azaltılmış bahşişler bağlamında artan cinsel tacize maruz kaldıklarını göstermektedir. Anket sonuçları, işçilerin savunmasızlığının ve bahşişlere bağımlı olmasının, tam bir asgari ücret almadıkları için, olmaları beklenen halk sağlığı görevlileri olarak hizmet etmelerini engellediğini ve onları sadece potansiyel bir ölümcül sağlık tehdidine maruz bıraktığını göstermektedir.
Araştırma bulgusu sonucu ortaya konan öneri ise; özellikle siyah çalışanlar ve genel olarak tüm restoran hizmet çalışanları için, tam bir asgari ücret, bahşişlere bağımlılıklarını ve müşteri tacizine karşı savunmasızlıklarını azaltacak ve pandeminin yayılmasını durdurmak için gerekli olan kritik halk sağlığı önlemlerini uygulama becerilerini artıracağı yönünde oluyor.

Fotoğraf: Unsplash

İlgili haberler
Tacize uğrayan kadın: Korkmayın, sessiz kalmayın!

Mağaza’da alışveriş yaparken kadınları taciz eden şüpheli kamera kayıtlarına rağmen serbest bırakıld...

Sınırların ötesinde COVID-19’un kadına yönelik şid...

Birleşmiş Milletler Kadın Komisyonunun yayımladığı rapora göre salgın sürecinde dünyanın birçok yeri...

SINIRLARIN ÖTESİ: Hindistan, Güney Afrika, Arjanti...

220 milyonluk Hindistan grevinde kadınlar güvenceli istihdam, Güney Afrika’daki çiftlik işçi kadınla...