Meksika’da geçtiğimiz günlerde devlet başkanlığı, parlamento seçimleri ve bölgesel seçimler gerçekleştirildi. Claudia Sheimbaum Meksika tarihinin ilk kadın başkanı oldu. Eski Başkan Andres Manuel Lopez Obrador’un kaybetmesiyle yeni kadın başkanın vaatleri ise tartışılıyor. Meksika Komünist Partisi Kadın Çalışmaları Komisyonuna (Partido Comunista de México Marxista Leninista- Comisión Transversal del Partido para el Trabajo entre las mujeres) sorularımızı yönlendirdik.

Meksika’da ilk kez bir kadın başkan seçildi. Seçim süreci ve seçim sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Cinsiyet statüsünün, sınıf statüsünden daha belirleyici olduğuna inanan kadınlar için belki de umut anlamına geliyor. Burjuvaziyi temsil etmeye devam eden ve kendini demokrat ve ilerici biri olarak tanıtan birinin kadın olup olmamasının bizler için bir anlamı yok. Seçim kampanyası sürecinde işçilerin çıkarları, patronların ve bankaların kârlarından daha öncelikli olmadığı sürece hiçbir şeyin değişmeyeceğine dair genel söylemler ve vaatler var. Ancak bu mesele köklü bir değişim olmadan değişemez. Seçim sürecinde ise adam kaçırma, ölüm tehditleri ve cinayetler de dahil olmak üzere günde 4 seçim şiddeti suçu kaydedilmiştir. Hem erkekler hem de kadınlar bu durumdan etkilenmiştir. Bu olgu, organize suçun ülkenin giderek genişleyerek tüm bölgelerine sızdığını ve gizli anlaşmalar yapıldığını da gösteriyor.

Fotoğraf: Meksika Komünist Partisi Kadın Çalışmaları Komisyonu

Dünyada sağ siyasetin yükselişini gözlemlerken Meksika'da halkın sağa geçit vermediğini gördük. Seçim sürecinde sağ ve sol kliklerin kadınlara yönelik vaatleri nelerdi? Kadınların hangi talepleri öne çıktı?

Çoğumuz için AMLO ve Sheinbaum solu temsil etmiyor. Ama Meksika'da geçtiğimiz 6 yıldaki hataları için, halkın oy vermeyerek cezalandırdığı daha inatçı bir sağ kanat var. Xochitl ve Sheinbaum’un vaatleri arasında net bir fark yoktu; her ikisi de kamu güvenliğinin iyileştirilmesinden, konut kredilerine erişimden ve bekar annelere destekten bahsetti. Ancak ikisi de şu konulardan bahsetmedi:

Cinsiyetler arası ücret farkının giderilmesi, kadın cinayetlerinin federal düzeyde suç sayılması, doğum izninin uzatılması, çalışan kadınlar için kapsamlı çocuk gelişim merkezlerinin sağlanması, kürtajın yasallaştırılması, ev işçileri için sosyal güvenlik ve emekliliğin garanti altına alınması vs. Bunlar esas proletaryanın ve kadınlarının talepleridir.

Her halükarda, Sheinbaum’un ilk kadın başkan olması, ancak ve ancak kadınların, kadın işçilerin ve sömürülen halkın sorunlarını çözüme kavuşturması halinde Meksika için anlamlı olacaktır. Şimdi baktığımızda her iki mecliste de çoğunluğa sahip olduğu için belki kamu harcamalarını daha verimli kullanacaktır, ancak neoliberal politikaları terk etmeyecektir. Öte yandan AMLO'nun mega projeleri kâr getirmeye başlayacak, çünkü şimdiye kadar tüm mesele halkın kaynaklarıyla yatırım yapmaktı.

Bundan sonrası için kadın hareketi nasıl bir mücadele çizgisinde ilerleyecek?

Bizim görevimiz şu anda şiddeti ve cezasızlığı kınamaya ve 8 Mart (Uluslararası Kadın İşçiler Günü), 28 Eylül (Yasal, Güvenli ve Ücretsiz Kürtaj İçin Ulusal ve Uluslararası Mücadele Günü) ve 25 Kasım (Kadına Yönelik Tüm Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Ulusal ve Uluslararası Mücadele Günü) gibi büyük eylemlere odaklanmış olan kadın hareketinin ideolojik, örgütsel ve mobilizasyon düzeyini aşmaktır.

Fotoğraf: Canva Pro Kolaj