Sorunlarımızı çözmek için ‘bir’ değil, ‘birlik’ olmalıyız
‘Pandemiyle birlikte her şey zamlandı ama maaşlar aynı kaldı. Pandemiyi biz yaratmadık, bu zamların da yaşadıklarımızın da sorumlusu biz değiliz. Önce hükümet, sonra da patron sorumlu!’

Merhaba Ekmek ve Gül okurları,

Ben 28 yaşında Esenyurt’ta çalışan bir kadınım. Bizim iş yeri yerli üretim yapan bir yer. Pandemi olmasına rağmen yerli üretim yaptığımız için şirketin geliri arttı ama bizim kazançlarda hiçbir şey değişmedi. Pandemiyi bahane ettiler, çok az bir zam yaptılar. Zaten kadınlar olarak daha az iş yaptığımızı düşündükleri için maaşlar konusunda hep bir baskı var. Yapılan az zammı birkaç arkadaşımız görüşmeye gitti yönetimle, hemen “Tazminatlarınızı verir işten çıkarırım, bu süreçte iş de bulmazsınız” gibi tehditlerle karşılaştılar. İş yerimiz küçük bir yer ancak böyle zamanlarda insan düşünüyor, sendikalı olsak en azından maaşlar konusunda daha fazla direnebilirdik diye.

Önlemlere gelecek olursam; pek bir önlem alındığı söylenemez. Sadece bir kez ilaçlama yapıldı, hatta iş yerine maske alınacağı zaman bile bize “Bir maskenizi de kendiniz alamıyor musunuz?” gibi şeyler söylendi.

Pandemi başladığından beri çalışma saatlerimizde bir değişiklik olmadı. Ama çay saatimiz bile yok, dinlenmek için vaktimiz yok. Yemek yiyip hemen tekrar işimizin başına dönüyoruz. Hatta işimiz olduğu zamanda bir şeyler yiyecek olursak hemen laf ediyorlar. Normalde yemek molalarında yaptığımız kısa sohbetler yerini “Merhaba, nasılsın”a bıraktı. Baktığımızda mesai saatimiz hâlâ aynı ama iş yükümüz çok arttı. Pandemi nedeniyle rahatsızlanan arkadaşlarımızın işlerini bizler yapmak durumunda kaldık ve işler yetişmeyince de bir sürü laf yedik. Böyle şeyler yaşayınca insan işten çıkmayı bile düşünüyor, hatta ben hâlâ düşünüyorum.

Pandemiyle birlikte her şey çok fazla zamlandı ama maaşlar aynı kaldı. Evi idare etmek için ekstra bir önlem almadık ama boğazımızdan kıstık, daha ne olsun. Pandemiyi biz yaratmadık, bu önlemsizliklerin de zamların da yaşadıklarımızın da sorumlusu biz değiliz. Önce hükümet, sonra da patron sorumlu!

Herkes istiyor ki hep kendine olsun. Herkes bireysel düşünüyor. Ama aslında bireysel olarak düşünmeyip benim de maaşım eşit olsun, bir olalım, gidip konuşalım desek daha etkili olur. Sorunlarımız çözüme kavuşsun istiyorsak bireysel düşünmemeliyiz, birlik olmalıyız.

Görsel: Freepik

İlgili haberler
‘İşten atılma yasaktır’ yalan, Kod 29 gerçek!

Aslı Börek fabrikasından bir işçi kadın yazdı: ‘İşten atılma yasaktır’ lafı koca bir yalan. Onlarca...

Herkes kendisine benzeyenin gemisinde...

‘Ayrım yapmadan birbirimize kenetlenmemiz lazım. Çünkü biz işçiler olarak hepimiz aynı gemideyiz, bi...

Kafamızı biraz kaldırınca ‘İstifa edin’ diyorlar

Esenyurt’tan gıda işçisi bir kadın yazdı:Bu yaşadıklarımızın sorumlusu biz miyiz? İki tane sorumlu v...