Elli cesur kadın, Mısır'dan Akdeniz’e kaçabilmek için yaşadıkları yeri terk ederek bir tekneye binerler. Vatanlarında maruz kalacakları zoraki evlilikten, eşitsizlikten, haksızlıklardan kaçarak, korunma ve yardım umuduyla Argos devletine (bugünkü Yunanistan sınırları içerisinde Mora yarımadasında bir antik yunan şehir devleti) sığınma talebinde bulunurlar. 2500 yıl önce Aisykhylos tarafından yazılmış olan bu oyun, dünyanın en eski oyunlarından biri olmakla birlikte özünde, elli genç kadının ya şadıkları baskıya karşı durarak hep bir ağızdan o çağlardan günümüze bir seslenişi. Oyun, içinde barındırdığı ritüelistik tavır ve teatral arkeolojik yapısıyla insanlığın en derin ve en gizemli fikirleri ile bağlantı kuruyor. Biz kimiz? Nereye ait olduk? Her şey ters giderse bize ne olacak? Argos’un vatandaşları bu kadınları korumak için oy kullanacak mı? Yoksa savaş tehdidi altında geri adım mı atacaklar? Mültecilerin yaşadıkları, erkeklerin şiddeti ve kadın hakları konularının birbirleriyle olan kaçınılmaz bağları oyunda ortaya seriliyor. Tüm bu sorunların karşısında oyun insanlığımız için ödemek zorunda olduğumuz bedeli, hem Avrupa hem de Türk toplumunun karşı karşıya kaldığı politik ve ahlaki soruları harmanlıyor. Oyun ilk defa Türkçe'ye çevrildi. Daha da şaşırtıcı olan, bu hikâyelerin yaşadığımız coğrafyanın kalbinden fışkırması...
İlgili haberler
4 ülkede mültecilik: Kendimi hiçbir yere ait hisse...
Mahnaz İranlı bir Kürt. 5 yaşında ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Irak, Türkiye, Danimarka, İngil...
GÜNÜN OYUNU: Bir Bebek Evi
‘Nora (Bir Bebek Evi)’ yüz kırk yıl önce yazılmış bir oyun ama buna rağmen bugün de tartışılmaya ve...
GÜNÜN OYUNU: Şafakta Buluş Benimle
Yüklü bir oyun “Şafakta Buluş Benimle”. Usul usul yağıp sırılsıklam ediyor. Sıradan cümlelerle; en ç...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.