üniversiteli kadınlar
Ev kiralarının duduk uçuklatan fiyatlara çıktığı, ev tutsan eşya bulamadığın bir zamanda Ebrar ve arkadaşı, komşularının dayanışmasıyla ev kurabilmiş oldukları için kendilerini şanslı hissediyor.
İstanbul’da üniversite öğrencisi genç kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı kendi alanlarında neler yapabileceklerini tartıştı.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde taleplerini konuştuğumuz Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi öğrencisi kadınlar, eşitlik ve özgürlük istediklerini söyledi.
Sürekli akranlarımla güvenli alanları oluşturmak hakkında sohbetler ediyoruz, üretmeye çalışıyoruz. Biz ürettikçe bundan beslenecek, güç alacak her meslektaşım için çok heyecanlıyım.
Yedi üniversiteden sekiz topluluk olarak ortak planladığımız forumda buluştuk, deneyimlerimizi paylaştık ve yan yana mücadele etmenin adımlarını attık.
8 Mart yaklaşırken İzmir’de yaşayan genç kadınların sokakta, evlerinde, okullarında, iş yerlerinde kendilerini güvende hissedip hissetmediklerini ve bunun nedenlerini konuştuk.
İAÜ, İÜ, İTÜ, YTÜ, MSGSÜ, Maltepe Üniversitesi, GSÜ’den genç kadınlar 8 Mart öncesi bir araya gelerek güvenli kampüsün, şiddetsiz bir yaşamın nasıl inşa edileceğini tartışıyor.
Kadınların ve LGBTİ'lerin eşitsizliğe uğramadığı, karar süreçlerinde söz sahibi olduğu, şiddete karşı oluşturdukları mekanizmalarla kampüs hayatını güvenli hale çevirebildikleri bir üniversite için...
İstanbul Aydın Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübü yaptığı çalışmalarla ve kurduğu dayanışma ağıyla örnek bir çalışma. Kulüp nasıl kuruldu, çoğaldı, neler yaptı sorularına E. Ava yanıt veriyor.
Üniversiteli işçi kadınlar: “Bir zamma alışmadan başka bir zam geliyor. Hani her evde buzdolabı var dediler ya. Ne buzdolabı, her ev buzdolabı zaten. Fatura korkusundan doğal gazı açamıyoruz ki”
‘Tekstil atölyelerinde günlükçü olarak genellikle öğrenciler ve işsizler çalışıyor. İnsanlar kendi mesleğiyle ilgili iş bulamadığı için buralarda çalışmak zorunda kalıyor.’
Üniversiteli genç kadınlar Muğla Kötekli Mahallesi’nde Zeynep Şenpınar ve öldürülen tüm kadınlar için açıklama yaptı. Genç kadınlar, ‘Katliamlar son buluna kadar mücadelemiz devam edecek’ dedi.
İstanbul Sağlık Bilimleri Üniversitede okuyan genç kadınlar, kendilerini taciz ve tehdit eden, sosyal medyadan hakaretlere devam eden erkeğin daha ağır ceza almasını istiyor.
Türkiye’de yaşamı muhafazakâr-cinsiyetçi politikalarla daha da sıkıştırılan genç kadınlar açısından nasıl bir tablo var, Altınbaş Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Dr. Tuba Demirci ile konuştuk.
Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanı Orhan Acar'ın video konferans esnasında yaptığı 'Kızların resimlerini de görüyoruz böylece ha, çaktırma' sözüne üniversiteli kadınlardan tepkiler artıyor.
Eve geldiğimde huzursuzluk çıkmaması için nasıl giyindiğime, nasıl konuştuğuma dikkat etmek, beni ben yapan çoğu şeyi saklamak zorunda kalıyorum. Siyasi görüşümden, cinsel yönelimime kadar.
Üniversiteli kadınlar okurken masrafları karşılayamıyor, şiddete ve tacize uğruyor, emeğini yok pahasına satmak zorunda kalıyor. Çözüm ise ‘birlik!’
Annemin verdiği tepki beni çok şaşırttı; ‘Kızım niye bağırmadın, kızım niye tokat atmadın, niye tepki vermedin’ Nasıl yani? Benim annem ‘Aman kızım sessiz ol, kimse duymasın’ demez miydi?
İktidarın, iktidarın politikalarıyla beslenen erkeklerin kadınları eve hapsetmesine, kadınları ikinci sınıf görmesine karşı biz kadınlar sokağa çıkmaya, üretmeye, çalışmaya, ilerlemeye devam edeceğiz.
Ege Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu, üniversitede yaşanan tacize karşı kadınları ses vermeye çağırdı.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.