DERGİMİZDEN

Ayşe’nin yeni konusu kocaların umursamazlıkları, kendilerine bakmadan kadınları küçümsemeleri... Bu romantizm nerede satılıyor, gidek alak…

Ceylan Azra’ya rastlamamış olsaydı yine de kurtulabilir miydi kocasından? Gerçek hayat Azralarla karşılaşma şansına bırakılamayacak kadar tehlikeli kadınlar için.

‘Otobüste biri oturarak biri ayakta giden iki kadın da mutlu. Biri ayakta olduğu fark edildiği için, biri bu dünyada minnacık da olsa bir haksızlığı kendince protesto ettiği için…’

Baskılanan sadece Gazîn’in sesi değil “Kilam söylüyorsa aşık olmuştur!” denilerek Gazîn’in etrafındaki bütün kadınların sesi kısılmaya çalışılıyor.

Nazlı, Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğiyle tanıştıktan sonra yaşadığı değişimi Ekmek ve Gül’e yazdığı mektupla anlattı: ‘Mücadelenin içinde olmak bana kendimi hatırlattı.’

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği’ndeki dayanışma ağının bir parçası olan ekmek dağıtımı da kadınların çare arayışının bir durağı oluyor.

İnsanca çalışma koşulları ve yaşanabilir bir ücret talebiyle sıfır zam dayatmasına karşı greve çıkan Bakırköy Belediyesi kadın işçileri Ekmek ve Gül aracılığıyla yeni yıl dileklerini iletti…

Sağlıklı bir şekilde yaşamak, bilimin bize sunduğu imkanlardan yararlanabilmek hepimizin hakkı. Ama her ne hakkımız varsa mücadeleyle kazananlar olarak HPV aşısı için de mücadele etmemiz gerekiyor.

Yaşamlarımızı çözülemez bir düğüm gibi sarmalayan şiddet yumağına, kadına yönelik şiddeti besleyen iktidara karşı, sıkı sıkı kenetlenen ellerimiz, birbirimize yasladığımız sırtlarımız cevap olacak.

Ne yalnızız, ne çaresiz. En büyük dayanağımız dayanışmamız ve kız kardeşliğimiz. Dayanışmamızı daha da büyüttüğümüz dirençli, umutlu, sağlıklı bir yıl olsun 2022.

Kadın mücadelesinin çeperini genişletmek zorunda bırakan ağır koşulların, aynı zamanda daha çok kadını bu mücadelenin etkin bir parçası, öznesi olmaya da meylettiren koşullar olduğunu unutmayalım.

Kemalpaşa Belediyesinde kısa bir süre önce örgütlenen Genel İş İzmir 7 Nolu Şube, 25 Kasım vesilesiyle İşçi Kadın Buluşması yaptı. Bir kadın işçi etkinlikten kendine kalanları Ekmek ve Gül’e yazdı.

Bizler sürekli şiddete mahkûm ediliyoruz, öldürülüyoruz. Hükümetin kadın düşmanı politikaları devam ettiği sürece ne fabrikada ne de ülkede koşullar düzelecek ne de biz kendimizi güvende hissedeceğiz.

5 Kasım günü işten eve dönerken Selçuk G. tarafından katledilen Lüleburgaz Belediyesi çalışanı İlknur Gökay Tuncel’in arkadaşı Şenay Ünlü, İlknur için yazdı.

Yaygın şiddet sorununu konuşurken karşımıza en çok çıkan argümanlardan biri bu. Şimdi bunun üstüne hep birlikte düşünelim, bu argüman neden yanlış cevap verelim.

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği 25 Kasım vesilesiyle serbest kürsü etkinliği yaptı, şiddeti konuştu. Kadınların ağızlarından dökülen ortak şey ise güvenli yaşamak istedikleri oldu.

Emine Bulut’un katledilişini protesto etmek için bir araya geldiğimiz mahalle eylemi dernek ile tanışmamda vesile oldu. Yürüyüşüm bütün kadınların yürüyüşü oldu. Kısacası dernek gücüme güç kattı.

Korkuya, baskıya, yok sayılmaya karşı ancak yan yana gelirsek ‘iyi oluyoruz’. Bir kez daha hissettik ki ne çok ulaşacak sesimiz ne çok birbirimizden alacak gücümüz var.

Bu sene yine öfkemiz çok kez yükseldi, çok kez üzüldük, çok kez moralimiz bozuldu ancak hep umudu birbirimizde bulduk. Mücadelenin bir parçası olarak ilerlemenin kazanımlar getireceğine inanıyoruz.

Şiddet dolu evlilik, zorlu boşanma süreci, üç çocukla hayata tutunma çabası. Geçinemeyince lisedeki oğlu okulu bırakıp çalışmaya başlayan Nurcan’ın tüm bu zor içinde tek dayanağı ise kadın dayanışması
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.