Yokluğun, yoksulluğun çocukları ölüme götürdüğü yer: Aladağ
Tek seçenek olan cemaat yurtlarına bilmeden evlatlarını gönderen ana, babaların yüreği yandı Aladağ’da. 11 kız çocuğu ve bir çalışanın yaşamını yitirdiği yangının ilk duruşması 30 Mayıs’ta.

Aladağ. Yurt yangını. Kız çocukları. Cemaat yurtları. Yoksulluk. Yüreği kavrulan analar, Hatırlatmak için daha nice söz söylenir Aladağ yurt yangını ile ilgili. Ama eminiz ki birçoğunuz hatırlarsınız sadece Aladağ deyince.
29 Kasım akşamı Adana Aladağ’da bir cemaate ait olan ve 34 kız öğrencinin kaldığı yurtta 11’i çocuk 1’i hizmetli 12 kişi yaşamını yitirmişti. Çocukların birçoğu camlardan atlayarak kurtardı kendini. Zemin kattan yukarıya doğru ilerleyen bir yangın.
İlk değerlendirmeler sonucunda yurt binasında soba bulunmadığı tespit edildi, yangının elektrik kontağından çıkmış olabileceği üzerine duruldu. Bina ahşap kaplama olduğu için yangının hızla yayılmıştı. Bir baba “Burası Süleymancıların yurdu, yurdu yıkıp çocuklarımızı buraya yerleştirdiler” diyerek isyan etti.



YANGIN MERDİVENLERİ KİLİTLİ Mİ, DEĞİL Mİ?
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, binanın yangın çıkış merdivenin kapısının kilitli olduğunu, çocukların cesedinin yangın merdiveninin kapısının yakınında bulunduğunu ileri sürdü. Olayın ertesi gününde Aladağ’a giden Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, yurdun Milli Eğitim Bakanlığınca izinli olduğunu, Bakanlığın kendi çalışmalarını yapacağını; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının psiko-sosyal destek yönünden, olayın ilk anından itibaren 32 görevlisiyle sahada olduğunu dile getirdi. “Biz hem yaralananların hem de hayatını kaybeden çocuklarımızın, yavrularımızın ailelerinin yanında olacağız. Neticede olaya sebebiyet veren, yangına sebebiyet veren her neyse bu ortaya çıkacaktır ve sorumlularla ilgili işlemler yapılacaktır. Büyük bir acı ve dram halen sıcak” dedi. Kaynak yangın merdivenlerine çıkan kapının da kilitli olmadığını söyledi.

YANGINDAN KURTULANLAR YAŞADIKLARINI ANLATTI
Yanarak ölen 9 kız çocuğunun ailesi yangına ve ölüme sebebiyet veren sorumlulardan ve yetkililerden şikayetçi oldu. Yaralı olarak kurtulan 12-13 yaşlarındaki çocuklar ve 4 görevli yaşadıklarını anlattı. Çocuklar yangın merdivenleri kilitli olduğu için kaçamadıklarını, pencereden atlayarak kurtulduklarını ifade etti. Önce duman kokusu aldıklarını anlatan çocuklar, “Sonra ‘yangın’ diye sesler duyduk. Aşağıya indiğimizde görevliler bize ‘Siz yukarı çıkın, biz yangını söndüreceğiz’ dedi” şeklinde konuştu. Zeminin halı ve merdivenlerin ahşap olduğunu anlatan bir görevli, yangının üst katlara kadar yayılmasında merdivenlerin ahşap olmasının etkili olduğunu söyledi. Bir yeğeni hayatını kaybeden diğeri yaralı kurtulan bir vatandaş da devlete ait olan yurdun eski olduğu gerekçesi ile yeniden yapılmak üzere yıkıldığını, burada kalan öğrencilerin de Süleymancılara ait cemaat yurduna yerleştirildiğini, kendi çocuklarının da devlet yurdunda kaldığını sandıklarını belirtti.

AİLELERE ‘DAVADAN VAZGEÇİN’ DENDİĞİ ÖNE SÜRÜLDÜ
Aladağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, yurt müdürü Cumali Genç, müdür yardımcısı İsmail Uğur ile Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği’nin yöneticileri Ramazan Keleş, Ramazan Dede, Mustafa Öztaş, Mahir Kılınç tutuklanmıştı. Soruşturmayı yürüten savcının eğitime gittiği biz zaman diliminde İstanbul’dan bilirkişi raporu geldi. Raporda, yurt yöneticisi ve diğer 3 kişinin tali kusurlu bulunduğu söylendi ve 4 kişi tahliye edildi. Ancak itiraz üzerine tekrar tutuklandı.
Cemaat mensubu kimliği belirsiz kişiler tarafından, ailelerin ikna edilmeye çalışıldığı da ifade edildi. Ailelere şikayetten vazgeçmeleri durumunda çocuklarının ücretsiz eğitimini karşılayacakları söylenmiş.

YURTTA BULAŞIKLARI ÇOCUKLAR YIKAMIŞ, SIRAYLA TEMİZLİK YAPMIŞ
Sosyal Haklar Derneği (SHD) aralık ayı içinde bir rapor hazırladı. Rapor, çocuklarını kaybeden sekiz aile ile çocukları yaralanan yedi aileyle hazırlandı. İlçede 10 yıl önce inşa edilen devlet yurdunun çürük olduğu gerekçesiyle yıkıldığı belirtilen raporda, Yurttaşların iddiasına göre çürük raporu, yurda değil yan tarafındaki lojmanlara verilmiş olmasına rağmen yurt da yıkılmış.
Ailelerin cemaat yurtlarına mecbur bırakıldığı tespitine yer verilen raporda, ”Bazı aileler, söz konusu yurdu devlet yurdu zannetmektedir. Devlet yurdu yıkıldığında çocuklarının nerede kalacağını soran ailelere İlçe Milli Eğitim, bu yurdu adres göstermiştir” dendi. Aileler çocuklara temizlik yaptırıldığını ve bulaşık yıkatıldığını belirtirken, “Çocukların, bulaşık yıkarken elektrik şalterinin attığını yönetime bildirmesine rağmen önlem alınmadı” dedi. Babaların erkek oldukları için kızlarını görmelerine izin verilmediği ve çocuklara şiddet uygulandığı belirtilen raporda,”Her gün uzun saatler boyunca ağır din eğitiminden geçiriliyorlar. Çocuklar akşam ders çalışmak istediklerinde buna müsaade edilmiyor, hatta kimi çocuklara ’Kız çocuklarının okuması günah zaten’ deniyor” ifadeleri kullanıldı.



AİLELER: BİR DAHA YAŞANMASIN DİYE AĞIR CEZALAR VERİLMELİ
Soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet Savcısı 24 sayfadan oluşan bir iddianame hazırladı. Bilirkişi raporuna da yer veren savcı, yangının eskiyen elektrik tesisatından çıktığını ve yurtta bulanan yangına elverişli malzemeler sayesinde hızla yayıldığını belirtti. Yangın söndürme ekipmanlarının olmadığını kaydeden savcı, ölümlerin meydana geldiği 2'nci katın tapu kaydında olmadığını ve çatıda kullanılan ahşabın yangının büyümesine sebep olduğuna dikkat çekti. Ayrıca yurdun denetlenmesini yapan Aladağ Kaymakamlığında görevli 4 personelin de gerekli denetimi yapmadığı gerekçesiyle tali kusurlu olduğu ifade edildi. Savcı, şüphelilerin yurdun gerekli şartlarını sağlamadıkları gerekçesiyle asli kusurlu olduğuna dikkat çekerken tüm şüpheliler hakkında taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle Kozan Ağır Ceza Mahkemesine dava açtı ve davanın ilk duruşması 30 Mayıs'ta tarihine verildi. Aileler istenen cezaya tepki gösterdi. “Ciğerimiz yandı. Bu bir daha yaşanmasın diye ağır ceza verilmesi lazım. İhmal değil, kasıt var” diyen aileler en 25 yıl ceza beklediklerini dile getirdi.

MEB ‘ÖNLEM ALINMIŞTI’ DEDİ
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun Başbakanlığın yanıtlaması isteğiyle verdiği soru önergesine cevap veren Milli Eğitim Bakanlığı, Aladağ’da yanan ve 12 kişinin hayatını kaybettiği yurdun 2015 ve 2016’da üç kez denetlendiğini ve yangın önlemlerinin alındığını bildirdi. Yangın ile ilgili bilirkişi ön raporunda ise, yangın merdiveninin kapısının kollarının olmadığı belirtilmişti.
İlgili haberler
8 maddede çocuk istismarıyla ilgili doğru bildiğin...

Çocuk istismarı haberleri her geçen gün artıyor, ailelerin tedirginliği de öyle. Peki çocuk istismar...

Çocuklarını istismar eden baba ‘iftira’ dedi

Ağrı Patnos’ta öz kızlarını istismar ettiği öne sürülen ve tutuklu bulunan baba iftiraya uğradığını...