Haziran 2024’te, Büyükçekmece’de denizde halıya sarılı cansız bedeni bulunan Sedef Güler cinayetinin dördüncü duruşması bugün görüldü. Mahkeme sanıkların tutukluluğunun devamına karar verirken beşinci duruşma  23 Ekim saat 14.00'a ertelendi.

Duruşmada, sanıklar ve sanık avukatları da hazır bulundu. Polislerin yargılanan faillerin çevresine dizilmesi ve Sedef Güler’in annesi Gülizar Sezer’in önüne dikilmesi dikkat çekti.

Mahkeme Güler’in bağlandığı zincirin alındığı nalburun ifadesiyle başladı. Nalbur, bir yıl önce sanık Fırat Baykara ve başka bir şahısın daha dükkanına gelerek zincir ve iki asma kilit aldıklarını ifade etti.

Sedef'in sarıldığı halı, 'kişisel eşya' denilerek aileye verildi

Mahkemede konuşan, Sedef Güler’in annesi Gülizar Sezer, sanıkların yaptıkları savunmaları ve Sedef’i suçlamalarını kabul etmediğini ifade ederek “Canilerin çocuğuma attıkları iftiraları kabul etmiyorum. Bunlar çetedir, dışarıda olanların da alınması gerekiyor” dedi. Sezer, bazı tanıkların dinlenilmediğini, onların da getirilerek ifade vermesi gerektiğini söyledi. Sezer, Sedef Güler’in cesedinin sarıldığı halının “kişisel eşya” denilerek kendisine gönderilmesine ilişkin ise, “Tehdit olarak bana halıyı gönderdiler. Diğer kızım üzerinden tehdit ediliyorum” ifadelerini kullandı. Cinayette ismi geçen diğer kişilerin neden araştırılmadığını soran Sezer, “Uyuşturucu baronusunuz ama bana gücünüz yetmeyecek” dedi. Sezer, Sedef Güler’in çalışmak ve eve destek olmak istediğini, bu yüzden iş başvurusuna gittiğini belirterek, “Çocuğum yoksulluğun kurbanı oldu. Benim çocuğum uyuşturucu bağımlısı değildi. Ama öyle denildi toplum beni dışladı. Ben dimdik ayaktayım, şerefimle iki kızımı büyüttük taksicilik yaptık. Bu adaletin bana sahip çıkacağını biliyorum, bu acıya dayanamıyorum. Adalet yerini bulsun” dedi. Mahkeme başkanı Sezer sanıklara bakarak konuştuğu için Sezer’i uyardı.

Beyanlarda yer alan isimler araştırılsın

Ailenin Avukat Türkan Kara, ara kararla istenen sağlık kayıtlarında Güler’in uyuşturucu kullanmadığının açıkça ortada olduğunu ifade ederek beyanlarda ismi geçen İzel, Dilara ve sanığın kızının duruşmaya celbi bakımından gerekli işlemlerin yapılması gerektiğinin altını çizdi. Kara, Güler’in vücudunda iki kişiye ait DNA’nın tespit edildiğini ve bunların kime ait olduğunun tespit edilmesini talep etti.

Kara, Yavuz Güngör’ün mahkemede açıkça uyuşturucu baronu olduğunu itiraf ettiğini ve yakalandığında da kanında uyuşturucu madde bulunduğunu ifade ederek, “Uyuşturucu baronu olduğunu açıkça mahkemede söyledi, sekiz yıl kesinleşmiş cezası var” dedi. Cinayetin bir iki kişinin planlaması ve işlemesiyle mümkün olmayacağını beyanlarda bahsedilen kişilerin nerede olduğunu soran Kara, kapsamlı bir araştırmanın yapılması gerektiğini vurguladı. Sanıkların ifadelerinde Sedef’in öldüğüne kendilerinin kanaat getirdiğini belirten Kara, “Sedef’in telefonu yok ortada. Fırat Baykara bize bu telefonu nereye gömdüğünü söylesin. Sedef’in ölüm saati tedbir edilsin” dedi ve sanıklar ile Güler’in gittiği evde çıkan tartışmanın site güvenliklerine bildirildiğini belirterek onlarında dinlenmesini talep etti.

Katil Sedef'i suçladı

Ardından söz alan Fırat Baykara suçlamaları kabul etmediğini, Güler’e ya da ailesine kötü bir ithamda bulunmadığını iddia etti. Sanığın avukatı da Baykara’nın adli kontrolle serbest bırakılmasını talep etti.

Sanık Yavuz Güngör ise öldürülen Sedef Güler’i suçladı ve 17 yıl boyunca cezaevinde yattığını, hayatının mahvolduğunu iddia etti. Güngör’ün avukatı da Güler ve Yavuz Güngör’ün sitede buluştuklarının söylendiğini, kayıtların incelenmesi gerektiğini ifade ederek güvenlik görevlilerinin dinlenmesini talep etti.

Mahkeme ara verdikten sonra ara kararı açıkladı. Sanıkların tutukluluğuna devam kararı verilirken sanık avukatlarının talepleri reddedildi. Mahkemenin beşinci duruşması 23 Ekim saat 14’e ertelendi. Duruşma sonrası yapılan açıklamada, Gülizar Sezer, "Bir buçuk sene sonunda kendimi ifade edebildim" dedi. Sezer konuşması sırasında rahatsızlanarak ambülansla hastaneye kaldırıldı.

Duruşma öncesi kadınlardan açıklama

Kadınlar duruşma öncesinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı yapan CHP İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun "Kadınları güvencesizliğe, yalnızlığa ve ölüme sürükleyen bu sistemden hesap soracağız" dedi. Açıklamaya Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Emek Partisi de katıldı. Açıklama sırasında konuşan Gülizar Sezer, "Bir tane daha evlat kurban vermeyeceğim. Ayşelerim, Sedeflerim valizlere sığdırılamayacak. Tüm çocuklarım için buradayım" dedi.

Fotoğraf: Evrensel