Mamak ve çevresinde yaşayan kadınlarla, pandemi sürecinde çalışma hayatına, ev yaşamına ve psikolojik durumlarına dair soruların yer aldığı bir anket yaptık. Görüştüğümüz kadınların büyük kısmı özel sektörde ve asgari ücretle çalışıyor, bir kısmı belediyede temizlik veya idari hizmetler bölümlerinde çalışıyor, bir kısmıysa çalışmayan kadınlardan oluşuyor.

Çalışan kadınların çoğu pandemiyle birlikte çalışma saatlerinde ve dinlenme sürelerinde bir değişiklik olmadığını ifade ettiler. Fakat kadınların yarısı çalışma süreleri içerisindeki yoğunluğun arttığını diğer yarısıysa azaldığını söylediler. İşyerlerinde işçi sayısının değişiminin eski zamanlardaki gibi devam ettiğini belirten kadınlar, işten çıkarma ve alımların önceki dönemlerle benzer şekilde olduğu cevabını verdiler. Pandemi döneminin çalışma sürecinde yarattığı en belirgin farklılık ise “baskı” olarak ortaya çıktı. Kadınlar işyerinde sözlü taciz ve baskının arttığının altını çizerken bazı kadınlarsa uzunluğu değişmese dahi mola sürelerindeki kontrolün ve baskının arttığını belirttiler.  

‘SENDİKALI OLMAK BU SÜREÇTE BİR FARK YARATIRDI’

Sendikalı olmanın işyerindeki koşullarda bir farklılık yaratıp yaratmayacağını sorusuna tüm kadınlar tereddütsüz fark yaratacağı cevabını verdi. Çalıştıkları alanlarda bu yönde bir çalışma olmadığını ifade eden kadınlar, “Eylem yapılsa katılır mıydınız?” sorusuna “Kesinlikle katılırdım” görüşünde birleştiler.

‘EV İÇİ SORUMLULUK ARTTI’

Yasaklar döneminde evdeki iş yükünün çok arttığını ifade eden kadınlar, uyku saatlerinin değiştiğini dile getirdiler. Ankete katılan kadınların tamamı işe giderken çocuklarını evde yalnız bıraktıklarını söylediler. Ayrıca kadınlar geçmiş yıllara oranla evin ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandıklarını belirttiler. Çoğu kadın ev içerisinde bir arada kalma süresinin uzamasının ev yaşamını ve kişileri olumsuz etkilediğini belirtti.

MUTSUZLUK, KARAMSARLIK, ENDİŞE…

Kadınların psikolojik durumlarına dair sorularda ise tüm negatif duygular belirli ölçülerde işaretlendi. Kadınların çoğunun işaretlediği üç duygu yer alıyor: Mutsuzluk, karamsarlık, endişe. İyi duyguların hiçbirini seçmeyen kadınlar, en yaygın olarak bu üç duyguyu tarif ederken, korku da kadınların hissettikleri duygular arasında yer aldı. Yaşanan sorunların nereden kaynaklandığını sorduğumuz soruda, tüm kadınlar hemfikir: Hükümet.

Fotoğraf: Unsplash